ingilizce
- 62Pek çok ülkede konuşulan bir dil olan dil ingilizce.
- 61dünyanın en kolay dillerinden biri olmasına rağmen niye bu kadar çok zorluk çektiğimizi bir türlü anlamadığım dil.
- 60artık bilinmesi pek bir şey kazandırmayan dil. varsayılan olarak bekleniyor zaten...
- 59bazen duyuyorum, görüyorum, "İki turist için bu dili mi öğreneceğim !?" diye. bu tarz yaklaşımlar ve laflar cahilcedir, ...akademik olarak olsun, mesleki olarak olsun yükselmek istiyorsan veya sade vatandaş olarak bilimsel makalelere merakın varsa bu dili bilmek zorundasın. konuşmak, bilmek demek değildir, bu da belirtmek lazım.
- 58en önemli kalıbı (bkz: are you sex) olan Almanca temelli dil.
- 57eğer kalıplardan ve kurallardan emin değilseniz bir şeyler yazmadan önce kontrol etmenizin faydalı olacağı dil.
(bkz: is were) - minimalist kedi is were. var ya olm flajdlandö.
- 56Kesinlikle öğrenilmesi gereken dildir.
Son sınıftayım. Bir yandan kpss, bir yandan ales, bir yandan bu. Yıllar önce sözlükten tanıştığım bir ahbabım mutlaka ingilizce öğrenmem gerektiğini söylemişti. Onu o zamanlar dinlemedim. şimdi sürünüyorum. - 55Britanya adası doğumlu var olan kadim dillere kıyasla daha çocuk sayılabilecek 5.yy civarları ilk eserlerini veren dogum esnasında çokça Fransızca etkisinde olan bir dildir . Şu an adaya ait olduğu iddia edilse de artık adaya ait olmayan dildir. Öyledir ki kolonicilik ve kolonicilik sonrası dönemde dünyaya o kadar yayıldı ki artık dilin kullanımı ve kullanım detayları ada dışında gelişip dünyaya yayılmaya başladı.
- 54maalesef değerinin anlaşılmadığı dil. sırf teknik konularda daha etkin olmak için ya da turist olup rezil olmamak için de değil, evinizde oturup herhangi bir filmi, kitabı, diziyi, oyunu izlerken verileni alabilmeniz için. çünkü çeviri ne kadar iyi olursa olsun her zaman anlatılanı değiştiren bi şeydir. çoğu eser ingilizce yazıldığı, değilse bile önce ingilizceye sonra dilimize çevrildiği için türkçe bir metin okumak ne olursa olsun içerik zenginliği bakımından orijinaline nazaran fakir olarak nitelendirilecektir. genellikle bir kalıp, bir cümle, bir deyiş çevrilirken yorumlanır, açıklanır, özetlenir, uyarlanır yani "türkçeleştirme" uygulanır. hatta çoğu zaman yerine göre daha akıcı ve şiirsel olsun diye komple değiştirilir. şahsi fikrime göre, iki dil bilen bir kişi ortaya koyduğu eseri bu iki farklı dilde de yazsa iki eser aynı olmayacaktır. çünkü dil aynı zamanda düşünce şeklini de yansıtır. iki farklı dilde aynı şeyleri düşünmek, hissetmek bile zorken bunu bir de yüksek verimlilikle aktarmak elbette mümkün olmayacaktır. özellikle orijinal dilde yazılan bir metin fonetik açıdan, yani müzikalite olarak belirli bi ritme sahiptir. sözlerin tınısı anlamlarını yansıtır, anlatım biçimiyle aynı metronomu yakalar. bunu yakalamaya çalışan çevirmenler büyük emek harcıyor elbette, ama yapay kalıyor her halükarda. ingilizce türkçe'ye nazaran daha vurgulu bir dil, o yüzden duyulan ritmin bile ayrı bir etkisi vardır. maalesef çoğu kişi ilgilendiği metni orijinal şekilde okuyup anlayamadığından bunun tadını ve farkını henüz kavrayamamıştır. umarım bir gün başınıza gelir diyip, eyyorlamamı burada bitiriyorum...
- 53yaz tatili geliyorken en iyi eğitim için dil okullarını seçip ingilizce geliştirmekte fayda var.
örnek olarak bursa'da yaşayanlara tavsiyemdir.
www.bursaegitim.net/... - 52Konuşurken insanları Türk olmadığıma inandırabildiğim dil. Starbucks Pelinsu'su ya da Berkecan'ı gibi değil, baya nyc Dünya Ticaret Merkezinden ışınlanan bürokrat gibi...
Faydasını gördüm. - 51Muazzam dil ama yörelere göre belirgin farklılıklar göstermesi hangisinin öğrenileceği konusunda sıkıntı çıkarıyor.
British kadınlardan dinlemesi enfes olan dil. - 50içinde latinceye ek olarak kuzeyli viking istilaları nedeniyle iskandinav dilleri, güneyli normanların istilası ve iktidarı nedeniyle de normanca ve fransızca dilleri kökenli çok sayıda sözcük barındıran dil.
- 49yurt dışında kendini ifade edebilecek, ne istediğini anlatabilecek düzeyde bilinmesi yeterli olan dil.
neticede native biriyle karşılaşsanız bile, geçmiş zaman cümlesi kurarken fiilin şu halini kullanayım, beni doğru anlasın demeyeceksiniz. i came demekle, i was come demek arasında öyle dev bir uçurum bulunmuyor. her ikisinde de karşı taraf sizi anlayacak "ııyy cahil" demeyecektir.
gramer açısından doğru konuşmak önemli mi? evet belki çok önemli, ancak ingiltere'de bile gramer sizin bildiğiniz kadar mükemmel olmayacak. sonra "vay totosuna kırbaç vurayım boşa kastık bunca zaman gramer" demeyin. - 48Kesinlikle, yabancılar ile interaktif etkileşim şart. Neden mi? Öğrenilen her şeyin temelinde bir çaba vardır. Bir şeyi İngilizce açıklamak, düşünceni hissetiğini söylemek için çabalamalısın. Eğerki her gün yaparsanız bu dediğimi yaklaşık 6 ay içerisinde kendinizi İngilizce konuşuyor halde bulacaksınız. Yabancı bir sevgili bulmak en iyi çare. Bulamaz iseniz, yabancı bir arkadaş. Öğrenci iseniz work and travel programları. Hiç birini yapamaz iseniz, yabancı öğretmenler ile online İngilizce özel ders sitelerini deneyebilirsiniz. Ben Üniversiteyi bile İngilizce okudum ama ne yazıkkı akıcı konuşamıyordum. Ne zamanki yabancı bir sevgilim oldu, her gün onla konuşarak geliştirdim. Şuanda yurt dışında yabancı bir firmada çalışıyorum. Tek Türkte benim. Ve inanın, İngilizce konuştuğunuz taktirde iş fırsatları inanılmaz derecede artacak.
- 47Ay go yu go vi go.
- 46Bir türlü Öğrenemediğim lanet şey.
- 45şiire yakışmayan dil.*
- 44Bu dildeki et isimleri(beef,pork gibi) Fransızca kökenliyken, çiftlik hayvanlarının isimleri(sheep, goat, pig gibi) eski Anglosakson dilinin kalıntıları.
Sebebi ise Norman İstilasıdır. William the Conqueror abimiz Hastings Savaşı ile Ingiltere'yi ele geçirince, Anglosakson soyluları ya sürgün etmiş ya da doğramıştır. Yerlerine de Norman soyluları koymuştur. Dolayısıyla lordlar Norman, avam ise Anglosakson olmuştur. Bu sebeple hayvanlar onları yetiştirenlerin diliyle, etler de onları yiyenlerin diliyle isimlendirilmiştir.
Alın size zehir gibi bir saat 01:10 bilgisi.
#iyibilgi - 43yabancı bir kızla konuşmaya çalışıyorum kız az önce dalga geçti benimle yok abi olmuyor yapamıyorum çok sinir bozucu. :[
- Zittiret uruspuyu.
- 42turist kızı yatırıp sikecek kadar öğrendikten sonra daha fazlasına gerek görmediğim dünya dili.
- aynen knk. sen bu işi biliyon.
- tşk knk
- 41Öğrenenler şerefsizmiş. Ben bugün bu fikir sıçmığını öğrendim.
- 40anadil olarak kullanan ülkelerin bilimsel, kültürel vb. başarıları ve birçok icadın bulucuları olmaları sebebiyle çok fazla terimi küresel bazda işgal etmiş dildir.
bir zamanlar latincenin işgal ettiği gibi...
evrensel dil ise matematiktir. karıştırmamak lazım.
mesela türkçe terimler görmek istiyorsak mesela, kızı erkeği ayrı sınıflarda okutmaya çalışmaktan ziyade okulu gerçekten öğrencinin içindeki mucidi ortaya çıkaracak şekilde dizayn etmeye çalışmalıyız.
(bkz: arapçıların anlamayacağı girdiler) - 38anadolu lisesi seviyesinde kaldığım dildir. acilen adam gibi öğrenmem gerek. lisedeki hocam trakyalı ingilizcesi konuştuğundan sıfırdan başlasam daha iyi olacak gibi.