91
orda burda zırt bırt yer bildirimi yapanları,
:(( üzgün hissediyor gibi sikik paylaşımlar yapanları,
#gülmekgüzelşey diye yorum yazıp at gibi sırıtarak fotoğraf çekinenleri,
sevgilisiyle fotoğraf çekinip "sevgiliniz mi yok? çok mu yalnızsınız? bize ne amk?" mesajı verenleri,
stajının ilk günü masasında fotoğraf çekinip, altına da #working :( yorgun hissediyor yazanları
itinayla arkadaş listemden kaldırdığım platform. ana sayfama can geldi resmen.
92
sinir bozucu bir hal almaya başlamış olan sosyal paylaşım sitesi.
ayrıca öğrenci yıllarındaki eziklerin nasıl da sizden daha güçlü, hayatta yer edindiklerini yüzümüze vuran, gözümüze/götümüze sokan site.
bakıyorsunuz;
- evden okula, okuldan eve kravatı gırtlağına kadar çekilmiş olarak giden, elinden ekmeğini alsalar ağlayan sünepe ilker barnebau da maç izliyor ve şimdi mühendis olmuş.
- "üniversiteliye veriyor" dediğin allahın motoru yasemen... şimdi "doktora veriyor"
- o sidikli, sümüklü sizle muhabbete girmek için bir götünüzü yalamadığı kalan ama sizin "bi kafa sikme be" dediğiniz tipsiz sinan... vücut yapmış, tipi düzeltmiş, ağzına sıçar vallahi.
o siklemediklerin şimdi, "sen neler yapıyorsun kardeşim" dediklerinde sen ne diyorsun?
- abi ben yani. ne iş olsa yaparım abi.
vay arkadaş. bir yerde görmeseler bari. kahrolsun zuckerberg.
93
bu siteye her şeyi deyin ama sosyal medya demeyin amk. çöpçatanlık sitesidir, doğrudur. porno sitesidir, doğrudur. oyun sitesidir, doğrudur. ama sosyal medya değildir. sosyal medya twitter dır sözlüktür.
insanların ikinci bi sanal profil yaratıp prim yapmaya çalışmasından başka bi boka yaramaz. paylaştığı her fikir, her resim, her etkinlikte kendisinin ne kadar da mükemmel olduğunu ispatlamaya çalışır. yok aga sen o değilsin. bombok bi herifsin işte. klavye başından kalktığın an o sefil hayatına geri dönüyorsun. nereye kadar devam ettireceksin bunu?
gündüz yaşadıkların seni tatmin etmiyor demek. sabah kahvaltını yaparken annenle babanla konuştukların, onlarla paylaştıkların yetmiyor demek. kapıdan çıkıp eve geri dönene kadar yaptıkların kesmiyor demek.
sokağa çıktığında yaşadığını hissetmiyorsun demek. eğer bunlar seni tatmin etmeye yetseydi eve dönünce de normal olanı yapar uyurdun. gereksiz laçka muhabbetlere katlanmazdın sırf hayattan geri kaldığını hissetmemek için o ekrana bakarken. beyin hücrelerini yavşatır, siker atar, yorar seni o ekran. ruhunu da yorar kafanı da. bunu görememişsen hayatı yaşamayı öğrenmemişsin demektir. siktiriboktan insanların siktiriboktan onaylarını siktiriboktan hallere girip almaya çalışıyorsun. yaşadığın o kısıtlı şeyleri de facebookta paylaşacak şekle getirip paylaşıyorsun, bakın böyle fantastik bi hayatim var diye. yazık, vallahi acıyorum sana ve senin gibilerine.
bu siteye üye olmadan önceki hayatınla karşılaştır şimdiki hayatını. o zamanki kişiliğinin şimdiki profilinden daha renkli olduğunu göreceksin. o zamanki samimiyetinin, gülüşünün profil resminden daha güzel olduğunu göreceksin. bırak insanlar seni tanımayı hak etsinler seni tanımak için.
94
insanların artık iyiden iyiye hırsa bağladığı sitedir. an itibariyle sayfamda biri eşinin bugün aldığı çiçeğin resmini paylaşmış, yetmemiş üstüne yazdığı notu da çekip paylaşmış. bir diğeri, nişanlısıyla gittiği akşam yemeğinde, silip süpürdükleri masanın resmini çekip "aşkımla x restorantta" diye paylaşmış. arkadaş, tamam bazen süslenip püslenip aman hoş oldum resim çekip koyayım facebook'a da bikaç beğenen olsun, kendime biraz daha güvenim artsın diye düşünüyoruz, olabilir ki bu benimde yaptığım eylemdir. fakat hadi böyle sama sapan, yapmacık ve zorlama bi günü kutlamışsın, belki aşkından geberiyosun bilemem ama bu ne yani, yahu aşkınla belli romantik bir yemek yiyorsun, çıkarıp telefonu masanın resmini çekmek nasıl bir görgüsüzlük? hadi onu geçtim, karşında ki erkeğe saygısızlık değil mi? o adam sana nasıl katlanıyor yada tencere kapak mı yaptınız nedir yani. eşin çiçek almış, belli akşam atacağın tripten tırsmış, araştırıp nettende iki cafcaflı söz karalamış oraya, eline alıp hemen resmini çekme fikri nasıl geliyor aklına anlamıyorum ki. hadi geldi, bu reklam hevesi nedir? bu adamın yaptığına bakın, kızlar, tam aradığınız model mi diyosun ne diyosun? yada sen çiçek aldın diye sabaha kadar uyumayacağız mı, hırsımızdan arşivdeki en olmazla mı gidip evlencez, nedir stratejin? bunu okuyupta "kıyamam kıskanmış bu da" diyen olursa yeminle pekmezini akıtır, facebook'umda paylaşırım.*
95
yıllar evvelinde çat pat kullandığım, zamanın mallıklarını da nadir de olsa yaptığım, artık orası yüzünden iğrenmediğim insan kalmadı... gibi bir duruma gelince zaten de meraklısı olmadığımdan bıraktığım gözetleme kulesi.
mesele o ufak tefek ay gösteriş vs değil lan, bildiğin senin telefon numaranı vs bilmeyen birisi sana zart diye mesaj atabiliyor. ilk açıldığında istediğin listende olan, insanları beni görmesin mesaj atmasın falan diyerek ayarlayabiliyordun, sonradan sadece dışarıya kapalı oldu.
peki ya bildiğin, başkası adına seni gözleyen ergen ergen zıbıdık bilmemneyle arkadaşmış, onun attığı şarkıyı aslında sana attırmış vs böyle bir mallığa beyinsizliğe başka nerede şahit olursunuz?
sana ulaşması başka türlü asla mümkün olmayan birinci dereceli akraba abuk subuk mesaj atar özelden, benim gibi biri zaten cevap vermez ama hayal kırıklığı düpedüz. birden ar damarı çatlayanlarla doldu ortalık. şimdi senin çevren saçmaymış kardeş diyebilirsiniz, yahut fazla hassassın ama o site en eziğine bile gereksiz güven vermiyor mu? sırf bana hava atmak için memleketin bir ucunda yaptığı pikniği gösteren de değil, hayır o da salak ayrı da, ne bileyim işte b..ok gibi insan huylarını gelişmemişliğini tetikliyor, yılların sosyoloğu olman gerekmez, şimdi niye bu kadar takıyorsun dersen kısa yazamıyorum ben ondan.
eklemek isterim ki sözlük hayatımda en çok eksilendiğim yazı facebook ile alakalıdır. oysa gerçekten güzel kullanan insanlar hedefim değildir, arkadaşımın nişanlandığını da gördün sevindim. asıl mesele abazanlıkla arkadaşlığa göbekten kazık sokan tavırlar, yoksa eğlenin bana ne görmem etmem.
arkadaşımla tanıştığını bilmediğim biri de, o fotoğrafı beğendi diye birine aşık olmuş sayılmalar vs vardır akıl alır şey değil. tamam benim çevre kötüymüş tümünü hayattan s..tt.. ettim zaten. kimsenin işine karışmam lakin facebook için yaşamayın derim. iyi niyetli insan olarak, aslında çok savunanlara küfür etmek istiyorum ama iyi biri gibi görünmek istiyorum. hani bazıları da çok mutlu, çok zengin falan fotoğraflarla belgeli, önce yaşamak, sonrası!
beğenmiyorsan kapat git, aklıma gelince yaptım. bu beni entel yavşak yapmadı, kapat gibisinden zorlama yok.
96
bu platformda her şeyi paylaşın ki, zaten paylaşıyorsunuz, tatillerinizi, gittiğiniz mekanları, yediğiniz içtiğinizi, hatta gerdek gecenizi de yine paylaşmaya devam edin ama, #huzur deyip de bir şeyler paylaşmayın gözünüzü seveyim. gitmişsiniz güzel doğa içinde bir yere, ya da açmışsınız kitabınızı, almışsınız kahvenizi eline, böyle kalp gözünüz açılmış, beyninizin odaları boşalmış, tam o sırada eşşek kadar ekranlı telefonunuzu çıkarıp fotoğraflayıp paylaşmak nedir arkadaş? bırak o anın tadını çıkart. sonra dersin neden mutlu olamıyorum, aşık olamıyorum diye ağlarsın, lan sen sen değilsin ki o hesaptaki hayal kahramanısın.
hayalisin çünkü sen oraya kendini değil, olmak isteyip de hiç olamayacağın insan olarak kalacaksın. bir kere gittiğin mekanları, hayatında ilk kez tattığın yemekleri, tüm kış köpek gibi çalışıp bir haftalık tatil yerlerini, sanki hayatının rutiniymiş gibi paylaşan, bir de 'geçen gün yine.. (: ' esprileri yapıp aslında bu durumların ironisi olduğunu da yüzümüze vurursan, sen ortak tabaktan bulgur kaşıklayan olarak kalacaksın kendi içinde çemçük ağızlı.
son olarak da lafım facebook sana, evet hiç bir zaman populerliğini kaybetmeyeceğini anladık, twitter şu anki konumunu nasıl instagrama bıraktıysa da o da kaybolacaktır zamanla, ama sen hayır, o yüzden de hepimiz birer hesap sahibiyiz sende. nüfus cüzdanından daha önem arz eder oldun. ama gözünü seveyim daha hayatımızı çalacak şeyler koyma, herkesin ait olduğu hayatı gösterecek düzeyde birbirimizden haberdar olmamızı sağla yeter. samimi ol ciğerimi ye.
97
sırf sabahları günaydın dediği için hala kullandığım zımbırtı.
yalnızlık zor şey çocuklar...*
98
Sosyal medya hesaplarıma üşüşen akrabalarımı oyalamak için kenarda beklettiğim, yıllardır paylaşım yapmadığım site. Bir de doğum günü mevzularında baya işe yarıyor. Birçok arkadaşımın doğum gününü unutmaktan kurtarmıştı beni.
99
an itibariyle ulaşılamamaktadır. direngeziparkı
100
son 1,5 ayda 2 milyon kullanıcı kaybetmiş sosyal paylaşım sitesi. oyun oynayan kullanıcılar olmasa rakam daha da hızlı artabilir. çoğu paylaşımın altında "paylaşacağın şeye sokayım" tarzında bir buton olsa diye çok iç geçirmişliğim var.
101
insanların konuşma tarzlarını bile değiştiren sitedir.
arsenal ile eşleşen beşiktaş taraftarı bir arkadaşım.
"kanka yhaaa. arsenal :(" yazmış.
yhaaa ne lan g.tüne koduğum. 35 yaşında eşşek kadar adamsın. yhaaa ne?
v yerine w yazan bi kızla evlenirsin de "anan zaaaa xd" diye ağlayan çocukların olur inşallah göt oğlanı.
102
Ciddi anlamda insanların hayatına müdahale eder durumda günümüz itibari ile.
Yok küsünce engellemeler falan. Gittigi yerde gezmek yerine sırf feys'e fotoğraf atmak için bilmem kaç çeşit resim çekinen tipler var. Ne yaptığınızı, nasıl hissettiğinizi yazmasanız olmuyor sanki.
Gerçek sosyal hayat bu değil.
103
her kullanılan programın içine eden sosyal medya hesabı.
profil isminin değişmesine, bilgi paylaşımı vs. gibi sebebiyet verir.
eğer 2 saatinizi şunu istiyorum yok bunu istemiyorum, bunu izin veriyorum burdan e-mail almak istemiyorum bunu denkleştirmek istiyorum diye küçük aptal kutucuklara tik atarak geçirmek istemiyorsanız,
senkron etmeyin, etmeyin...
104
facebooktan sizi tanımayan insanlarla iyi günler yazıp merhaba yazıp konuşmayın facebooktan konuşmak için iyi günler ve ya merhaba yazıp konuşma mesajı yazdığınız sizi tanımayan insan ben bu kişiyi tanımıyorum bana mesaj atıyor diye sizi şikayet eder onun için facebooktan sizi tanımayan insanla konuşmasanız daha doğru olur daha iyi olur.
105
silip kurtulduğum hesaptır.
evet iletişim anlamında eksiği çok olacak. mailden hallice idi oralar artık. bütün duyurular oradan yapılıyordu. herkesle oradan iletişiyorduk okul, hoca vs.
ama dayıdan amcadan kuaförden ve hatta kankaların analarından yılmıştım. iyi oldu.
beni arayan nerede bulacağını iyi bilir.
106
on senelik hesabımı kapattığım ancak başka sosyal medya hesabım olmadığı için minimal stalk ihtimalimi de kaybettiğim dolayısıyla bir miktar üzgün olduğum sosyal platform.
fake hesabı olan varsa verebilir mi bir şey deneyeceğim.
↑