her şeyden önce, bakış açılarını sığ diye nitelemesek daha sağlıklı olacak.. senin de dediğin gibi bir bakış açısıdır bu ve yine senin de dediğin gibi çoğu kişi tarafından bakılan açı bu.. benim burnuma senin yazdıklarından "gerçek islam bu değil" kokusu geliyor, demek istediğin bu mu?? yani oruç tutmak çoğu kişi tarafından benim gibi algılanıyor ama aslında öyle değil mi demek istiyorsun?? burada nefsini köreltmekten kastın ne??
sığ ve malayani bakış açımla devam etmek istiyorum..
oruç ibadettir, doğru.. çeşitli faziletleri var, bu da doğru.. ve ben bunlardan sadece birini aldım diyelim.. suç mu?? olmasa gerek.. bunlardan biri de açın, fakirin halinden anlaman.. bu yaygın kanı neden seni rahatsız etsin, anlayamıyorum.. diğer faziletlerini sen say, öğrenelim, belli ki "halden anlamak, kendini fakir yerine koymak" kadar yaygın değillermiş ki, benim gibi sığ adamlar o noktalara yetişememiş..
orucun mantığı yanlış mı değil mi bilemem.. ama verdiğim örnekteki gibi, durumumu simüle edip kendine mutluluk sağlamak rencide edici, bu da evrensel bir şeydir sanıyorum.. düşük yapan kadına gidip, ay çok şükür ben yapmadım dersen üzülür, bu tartışılacak bir şey değil sanıyorum..
kendi çapında şükrediyorsna ne mutlu sana, ama bunu aç kalayım, aç kalanlardan yola çıkayım diye yapıyorsan durum vahim ki ben de buna işaret ediyorum..erdemli olanın, etik olanın, insanca olanın, mahrum olmadan da kıymet bilinmesi olduğunu, en azından başkasından yola çıkarak mutlu olunmaması gerektiğini düşünüyorum..
ben "şahıslar değil, söylemleri eleştiririm" tavrını çok anlayamadım.. söylemler, şahısların düşünsel süreçlerinin eseri değpil mi?? benim söylediklerim sığ, ben sığ olmayan biri olabilir miyim?? benim bakış açım malayani, ben derin olabilir miyim?? bunlar birbirinden bağımsız değerlendirilmeyecek şeyler..
fakirin halinden anlamaktır, ha ama acımak için değil demişsin ama bu senin şahsını bağlayan bir şey, herkesin böyle olduğunu savunamazsın/bilemezsin.. yani sen, tüm oruç tutanların niyetini iyi görmek isteyen birisin, içinden güzel şeyler geçiyor, harika ama duygularını karıştırmadığında, sadece aklınla baktığında, bir süzgeçten geçirdiğinde geriye şu tortu kalıyor.. aç kal ki açın halinden anlayıp allah'ın sana verdiklerine şükret.. bu kadar, eleğin üstünde kalan bu.. demin de sordum, şimdi de soruyorum, bunun üstüne koyabileceğin bir şey var mı, eleğin üstünde kalacak başka bir şey veriyor musun bana?? duygularını ve kendi iyi niyetini karıştırmadan.. mesela sen durup düşündün mü açlara neden yardım edilmiyor diye?? bunca zaman tuttuğun orucun şahsında, kişiliğinde ne gibi bir değişikliği oldu, verilen nimete şükretmekten, açlık ne zormuş demekten başka?? hangi oruçtan sonra bambaşka bir insan oldun çıktın, hadi çok büyük olaylar beklemeyelim, açlığı anladım, verdiklerine şükrettimden başka ne getirdi sana oruç zihin dünyanda??
bunların hepsine sana ne de diyebilirsin kesinlikle ve doğal olarak, bu senin inanç dünyan..
zekat sağlıklı dağıtılsa diyorsun, zekatın hazır yiyiciliğe sofra kuran, yardım mantığını yerle yeksan eden bir tutum olmasına girersem, senden daha çok "sığ" yerim ben, o kısma girmeyeyim..
orucun herhangi bir bencilliğimizi, ahlaksızlığımızı, karakterimizdeki bir sivriliği almaz, törpülemez, böyle bir adama rastlamadım, iyi insan iyidir, içinden gelir, bunu oruç veya başka bir ibadet biçimi çıkarmaz, budistler görünürde en canlıya saygı duyan yaklaşıma sahipler, arakan'da adam kesiyorlar.. inançların insanları iyi yapmak gibi bir amacı olduğunu düşünmüyorum..