kayıt

iz bırakan kitap cümleleri

  1. 76
    kaderi değiştirmek boşuna bir çabadır. çünkü değiştikçe kendisi olan tek şeydir kader.
  2. 77
    "En büyük günahı işledik birlikte. O, masumiyetimi öldürdü... Ben gururunu."
  3. 78
    fazla olan bendim ama bunu anlamak istemiyordum. bazen birilerinin hayatında fazlayızdır bu kadar basittir. bize orada yer yoktur
  4. 79
    Ellerime sarılır beni bir gün unutacaksan bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma derdi boş yere mağaramdan çıkarma beni alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna tedirgin etme beni bu sefer geride bir şey bırakmadım tasımı tarağımı topladım geldim neyim var neyim yoksa ortaya döktüm beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim.
  5. 80
    "güzellik, başlı başına bir faşizmdi; dünyanın en adaletsiz dağıtılan şeylerinden biriydi."
  6. 81
    daha sabahına varamadan gecenin biri tutturdu ki kalk gidiyoruz, kalk geç kaldık diye. oysa gidecek ayak hükmedecek beyin bakacak göz yoktu. kalktık. vazgeçti.
  7. 82
    “Dünyada gereğinden çok kadın vardı; ama yalnız bir teki yoktu...”
    ― Yusuf Atılgan, Aylak Adam
  8. 83
    "İnsanları genel anlamda seviyorum ama kimseye tahammülüm yok."
    oğuz Atay
    (bkz: tutunamayanlar )
  9. 84
    "yaşanmıştır çünkü başından sonuna kadar ben düşündüm bunu"

    belki bir yıl oldu okuyalı ama hala kafamda yankılanır.
    (bkz: boris vian günlerin köpüğü )
  10. 85
    "hiçbir insan seven bir insanın karşısında alakasız olamaz. dünyanın bu en harikulade hadisesi karşısında kimse hareket ihtiyarına (davranış özgürlüğüne) malik değildir. buna hakkı yoktur. nasıl muhtaç olduğumuz havayı istemem demeye, mekan içinde bir yer işgal etmekten vazgeçmeye kuvvetimiz yoksa bize verilen bir aşkı almamaya da iktidarımız yoktur."

    (bkz: içimizdeki şeytan)
  11. 86
    "herkes aşık olmanın ortak dilini bulup yazmaya çalışıyordu. 
    ama aslında bu kadar basitti işte: birini öptüğünde salıncakta sallanır gibi hissediyorsan aşıksın." 
    Başucumda müzik

  12. 87
    Adım Sam. On bir yaşındayım. Siz bunları okurken galiba ölmüş olacağım.
    (bkz: sonsuza kadar yaşamanın yolları)
  13. 88
    "ayağın yere bassın"
    yazacağım kitaptan
  14. 89
    ben son derece inançlı bir inançsızım.

    (bkz: tanrı yanılgısı)
  15. 90
    god neva pramise wi a bed a roses, im nevea tell any baddy dat life ould smoode

    Tanrı size hiç bir zaman gül bahçesi vadetmedi, hiç bir zaman hayatının kolay olacağını söylemedi..
    jamaika özdeyişi şahane hatalar kitabı.
  16. 91
    babam, saati bana verdiği zaman "quentin, sana bütün umutlarin ve özlemlerin mezarini veriyorum" dedi

    (bkz: ses ve öfke)
  17. 92
    "eğer bir adam herkesle birlikte yürümüyorsa, belki onun duyduğu bir başka davulcunun sesidir. bırakın gitsin, o ses ne kadar uzaklardan gelse bile."

    sivil itaatsizlik - thoreau.
  18. 93
    Yarının merakına üstün geldi dünlerin hüznü, vazgeçti bugünden.
  19. 94
    “Her duydukları şey üzerinde inceden inceye fikir yürütürler, ama aslında hiçbir şeyle de candan ilgilendikleri yoktur.
    Ha böyle gürültü patırtı etmişler, ha uyumuşlar, hepsi bir.
    Konuştukları şeyler kiralanmış elbiseler gibi, kendi malları değildir. Yapacak işleri olmadığı için güçlerini öteye beriye harcarlar.
    Her şeye sarılan ilgileri, ruhlarının boşluğunu ve sevgi yoksulluklarını kapayan bir örtüdür. Ama orta halli bir yol seçmek ve orada derin bir iz bırakarak yürümek işlerine gelmez; çünkü böylesi can sıkar, göze çarpmaz; çok şey bilmek o zaman işe yaramaz, gösterişe yer kalmaz.”

    ...

    “Her şey; durmadan öteye beriye koşmalar, küçük ihtiras oyunları, hele de açgözlülükler, rekabetler, dedikodular, birbirine çelme atmalar, birbirini tepeden tırnağa süzmeler. Konuşmalarını dinledikçe insan budalalaşıyor.
    İlk bakışta zeki adamlar sanırsın, yüzlerinde ciddilik okunur, ama bütün söyledikleri şu biçim şeyler: “Falanca veya filanca, bilmem ne satın aldı, bilmem neresini kiraladı.” Başka birisi: “Aa! Olur şey değil; niçin acaba?” Ya da: ” Falanca dün akşam kulüpte müthiş para kaybetti, bir başkası üç yüz bin kazandı.”
    İllallah bunlardan.
    Bunlar arasında insanlık nerede? İnsanlığın yüceliği, bütünlüğü nerede kaldı?
    İnsanlık ufak paralar haline gelmiş.”

    Oblomov.
  20. 95
    "akmayan gözyaşları kalpte birikirler, zamanla kabuk tutarlar ve kirecin çamaşır makinesini tıkaması gibi kalbi tıkayıp felç ederler."
    Susanna Tamaro-Yüreğinin Götürdüğü Yere Git
  21. 96
    '' bu doğuştan gelen bir şey ''

    i.idefix.com/...
  22. 97
    zaman geçer ve her şeyi yiyip yutar, belki geriye yalnızca düşüncesi kalır.
  23. 98
    in the midst of silence lyra stood by lanre’s body and spoke his name. her voice was a commandment. her voice was steel and stone. her voice told him to live again. but lanre lay motionless and dead.

    in the midst of fear lyra knelt by lanre’s body and breathed his name. her voice was a beckoning. her voice was love and longing. her voice called him to live again. but lanre lay cold and dead.

    in the midst of despair lyra fell across lanre’s body and wept his name. her voice was a whisper. her voice was echo and emptiness. her voice begged him to live again. but lanre lay breathless and dead.

    ulan rofuss sen nasıl bir adamsın.

    edit: neyini eksilediniz lan? hayır kalsın tabi de merak ettim.
  24. 99
    Leylanın kim olduğu o zaman o kadar önemli değildi bizler için. Çünkü biz leylanın değil sevdanın adamlarıydık, leylaya duyulan sevdanın yani... Çıldırmanın eşiğine gelmemiz de bu yüzden değil mi? VE bize asıl acı veren leylamızı değil, sevdamızı kaybetmemiz değil mi? Leylasız yaşamaya alıştığımız halde, sevdasız bir an bile nefes alamadığımız gerçek değil mi?
  25. 100
    cennet bir yer, bir mekan, bir zaman dilimi değildir. cennet öğrenmektir, mükemmelliktir.