24
yalnızlık.
kimi insan yalnız kalamaz, kimi insansa yalnızlıktan kurtulamaz.
ama bir de başka bir lanet var ki bu; yalnız kalamamaktır, kendi sesini duyamaz hale gelmektir.
çevrende o kadar çok insan sürüleri vardır ki asla seni seninle bırakmazlar. vicdan muhasebesi yapamazsın, çünkü sürekli birileri senin adına kararlar vermek ister, buna izin vermesen de fikirlerini empoze etmeye çalışırlar.
ünlü olmak da böyle bir şeydir. sokakta yürüyemezsin, yağmur yağsa çıkıp ıslanmak isteyemezsin, istesen de yapamazsın.
zayıf görünmeye hakkın yoktur, ağlayamazsın, kavga edemezsin. ikinci bir şansın yoktur. tek atışta vurmak zorundasın. yeniden deneyemezsin. başarısız olduğun an o işi bırakmak zorundasın.
çünkü sen yalnız değilsin. çoksun. kalabalıksın. o yüzden sadece kendini düşünüp hareketetmek gibi bir lüksün yok.
bazen kimliğini gizleyip yalnızmış gibi davranırsın. tanınmadığın sürece o ikinci kimliğin tadını çıkarırsın. ama yine de bir şeyler eksiktir.
kocaman gözlük ve şapkalarla sokaklarda gezinip özgürlüğün tadını çıkarır gibi yaparsın. yalnızlıkla özgürlüğü bazı bağlamlarda eşleştiriverirsin.
sonra gerçek hayatına dönüp yine ışıl ışıl vevıcık vıcık dünyana dönersin. yığınların arasında yapayalnız ama çok.
↑