3
milletlere, uluslara bölünmüş insanlığın bir bölümünün, bu bölünmüşlüğün nasıl, ne zaman ve ne için olduğunu unutarak veya hiç bilmeyerek savunduğu fikirsel olarak kısır bir düşünce biçimidir. Milliyetçilik, milliyetçi histeri, milliyetçi linç, milliyetçi boşalma gibi reaksiyonlara gebedir. biraz derininde, insanın doğasında varolan aidiyet duygularını, ait olma isteğini bulabilirsiniz. milliyetçilik sadece uluslar için oluşturulmuş bir söylem değildir.
milliyetçilik, ait olarak taraf tutmaktır ki, bu karşıdakini ötekileştirir. ötekileşen birey saldırganlaşır, saldırganlaşan bireye verilen tepki etki-tepki kuralları dahilinde gayet normal bir şekilde saldırganlaşır ve şiddete yönelir. milliyetçilik işte böyle şiddeti doğurur. savunan insanlar şiddeti de savunmuş olurlar.
belki bilirsiniz, 1-3 yaş arası çocuklara televizyonu göremediğiniz için "televizyonun önünden çekil göremiyorum" derseniz, çocuk, televizyonu kendi daha iyi görebileceği bir yere geçer. çünkü dünyayı sadece kendi gözünden görmektedir.
milliyetçi kimseler yukarıda söz ettiğim 1-3 yaş zeka seviyelerine pek bir şey ekleyememiştir ve ölene kadar ekleyemeyecektir. çünkü bu milliyetçilik öyle bir örümcek ağıdır ki, bir kere sizi etkisi altına aldığında bir daha ömür billah kurtulamazsınız. tedavisi olmayan tek hastalıktır. dersim, sivas, kahramanmaraş... bu hastalığın yarattığı büyük yaralardır ki, bu yaralar milliyetçi zihinler tarafından görmezden gelinir.
bir çoğu cahildir. yazık.
↑