2761
27 yaşındayım. geçen yıl ağustos ayında mezun olup, son stajımı yaptığım yerde işe başladım. normalde askerliğini yapmayanları işe almıyorlardı ama staj süresince gösterdiğim kararlılıktan dolayı kuralı biraz esnettiler. bu süreçte şirketin üniversite ile yaptığı ortak bir projede, üniversite ve şirket arasında koordinasyonu sağlamak üzere, departman şefimizin teşvikiyle yüksek lisansa başladım.
1 ay önce çalıştığım iş yerinden, bir adet orospu çocuğunun "zaten yüksek lisans derslerine gittiği için, burada verimli çalışamıyor" gibi gerekçeler öne sürerek kuyumu kazmasından dolayı ayrılmak zorunda kaldım. 1 ay boyunca iş başvuruları yaptım. her zaman önüme askerlik engeli kondu.
bir ara dedim "istanbul'a mı yerleşsem acaba, taşı torpağı altın nasıl olsa." gittim 1-2 iş görüşmesi yaptım. askerlik işini sorun etmediler ama, 1500 lira maaş+satış primi gibi bir teklif sundular(bu arada elektronik mühendisiyim, iş satış mühendisliği işiydi). "olur da satış yapamazsam, ben 1500 liraya hayatta geçinemem, zararına çalışmış olurum istanbul gibi yerde" diye o işi de istemedim.
askerlik hiçbir zaman planlarım içinde yoktu. "nasılsa şu an devam eden yüksek lisansım var, 2-3 sene sonra da bi bedelli çıkar, bastırırım parayı" diyordum. zira hayata geç atıldığım için, askerlik beni daha da geç bırakacaktı. dün kesin kararı verdim. sabah uyanınca ilk iş, askerlik şubesine gidip tecili bozdurmak ve okulla ilişiğimi kesmek olacaktı. yetişirse ağustos celbine, yetişmezse kasım celbine gider gelirim diyordum.
sabah bilmediğim bir numaranın beni aramasıyla uyandım. başvuru yaptığımı bile unuttuğum, bulunduğum şehrin köklü firmalarından bir tanesi, beni yarın iş görüşmesi için davet etti.
özetle, hayat çok garip lan. dur bakalım yarın nasıl olacak.
↑