18
geçen gece geç saatlerde yatmamdan mütevellit, üzerine de ekşi'deki ''twitter'daki akıl almaz gay hesabı'' adlı başlıkta epeyce vakit harcamamdan dolayı eskiden bu yana içimde halihazırda bulunan biseksüellikten biraz olsun yırtmama sebep oldu bu az sonra anlatacağım ilginç rüyam.
sıradan bir iş günü. çalışıyorum. firma kargo servisine indim. her zamanki muhabbet, goygoy derken içeri bir eşcinsel geldi. pasif olduğunu söyledi tamamen. bana yazıldı ilk önce. ben de ne tersledim ne hemen kabul ettim. biraz naz falan yaptım gibi sanırım.
derken birden kendimi bununla sevişir halde buldum. simüle edilmiş gay pornolarının gerçek haline dahil olmuştum resmen.
her türlü sevişme şekline girdiğimizi en ince ayrıntısına dek hatırlıyorum. ama zevk alıp-almadığımı henüz ben de çözemedim.
adam için pasif diyordum, ben aktif pozisyondayım diyordum ama bu sefer ben pasifi oynamak istedim nedense. oral, anal vesaire ne bok varsa denedim. gerçekte yaşamak istediğim ve ne hisler uyandıracak dediğim şeylerin bana ne ifade ettiğini tattım. irvin yalom'un nietzsche ağladığında kitabındaki şu hani freud'un doktor breuer'i hipnotize edip de ona evini terk ettiği zaman ki hissi yaşattırması ve tekrardan huzurlu olmasını sağlaması gibi.
ara sıra böyle rüyalar şartmış demek ki. bir simülasyon evrenin yaşıyoruz ama hala da bazı şeyleri ''rüya içinde rüya'' görerek çözmeye muhtacız.
(bkz: allah bizi helak et)
↑