18
uzun bir süre sonra canlı izlediğim fenerbahçe maçı oldu.
ilk yarıda karabükspor'un bıkkınlık veren "oynamama" inadı yüzünden açıkçası pek bir şey anlamadım. ama şunları diyebilirim, nabil dirar çok boş bir oyun sergiledi. biliyorum ki, "koşuyor" diye bu takımda ilk 11'de. şeyşu desen çok ağır kalıyor. topla oynama becerisi yüksek ama atik değil. giuliano ve soldado birkaç defa verkaç yapmak istedi ama ilk yarının genelinde birbirilerine uzak oynadılar.
topal-josef bildiğimiz gibi. lan lig sonuncusu var karşında. adamların yapacağı iş belli: kapanıp, kontraatak yapmak. sen ne yapıyorsun? "yan pas, stopere ver, topal al, şener'e ver, dirar'a ver...top kaybı."
topal inanılmaz pas özürlü ya. uzun topları evlere şenlik. josef biraz daha iyiydi ondan. ama o da "aman ali rıza bey bir şey olmasın" kafasında. geri dörtlüde şener hariç diğerlerini beğendim. volkan'a da pek iş düşmedi.
ikinci yarıda şener'i çıkarıp, valbuş'u aldı aykut hoca. dirar'ı beke çekti. dirar'ın önüne de şeyşu geldi. valbuena girer girmez etkisi gösterdi. 55'te duran toptan golü bulduk.
burada dikkatimi çeken şeyşu'nun oyundan düşmesi idi. kontraatağa çıkacaktık bir pozisyonda. adam gidemedi lan resmen. dakika daha 60'tı hem de..
ve valbuena nefis bir gol attı...ağları aldı resmen.
soldado bugün topla pek buluşamadı. cücü de istediği performansı sergileyemedi. oyuna sonradan giren isla ve fernandao'yu da beğendim. fernandao fiziğini iyi kullandı birkaç pozisyonda.
maçın yıldızı valbuena'dır elbette.
averajlı ikinci sıraya yükseldik! daha iyisi inşallah!
↑