2
hayatının son yılına kadar her zaman ırkçı bir düşüncesi vardı malcolm'un. biyografisini okurken son sayfalara gelene kadar, bu mu insanların bu kadar övdüğü malcolm x diyorsunuz kendi kendinize. tamamen siyah ırk üstünlüğünü savunan, beyaz adamdan nefret eden, siyah-beyaz eşitliği mücadelesinde kendisine yardım etmek isteyen beyazların tekliflerini reddeden, katıldığı sempozyumlara beyazları kabul etmeyen lanet bir ırkçıyı görürsünüz. hatta başlarım böyle adama diyip kitabı yarıda bile bırakabilirsiniz. ancak bari bitireyim de boşa gitmesin diye devam edince, son 50 sayfada öyle büyük bir değişimle karşılaşırsınız ki şaşırmamanız imkansızdır.
mekkeye hacca gittikten sonra, hacda siyah ve beyazın bir arada ibadet edebildiğini, aynı sofradan yediğini, aynı safta namaz kıldığını görünce meselenin kesinlikle renklerde olmadığını anlar. hac dönüşü müthiş bir değişim yaşar. zaten bu değişimi yüzünden bağlı olduğu cemaatten atılır. sürekli ölüm tehditleri alır. eskiden sadece beyazlardan aldığı tehditleri bu sefer yıllarca kardeşim dediği insanlardan almaya başlar. tamamen yalnız kalmıştır. ama her zaman söylediklerinin arkasında kalmıştır. siyah-beyaz eşitliğinde artık herkesin yardımını kabul edeceğini, beyaz adamın siyah adamdan hiçbir farkı olmadığını savunmaya başlar. zaten çok geçmez. değişimden bir yıl sonra...
sadece 1 yıl sonra, bir konuşmaya başladığı esnada bir adam ayağa kalkar. "çek ellerini cebimden" diye bağırıp ortalığı karıştırır. bu sırada bir başkası ucu kesilmiş pompalı tüfekle malcolm x i göğsünden 2 kere vurur. yetmez. koca adamı 2 el ateşle öldürmenin yetmeyeceğini düşündüler. en önde oturan 2 kişi kalkar ve yere yığılmış malcolm a çocuklarının gözü önünde kurşunlar yağdırmaya başlar.
koca adam artık ölmüştür. ölümünün hemen öncesinde kendi biyografisini yazan ve ölümünün hemen öncesinde biten biyografisine şu notu ekler.
"artık her sabah gözlerimi açar açmaz, başkasından bir gün daha ödünç almışım gibi geliyor bana. sanki vurulmuşum da can çekişiyormuşum gibi geçiriyorum her günümü. bu kitabı basılmış olarak okumaya ömrümün yeteceğini hiç sanmıyorum..
şan allah'a özgüdür. benim olan tek şey ise günahlarımdır."
bu sözleri okuduktan sonra biyografi biter ve ister istemez gözleriniz dolar. adeta ölümünden haber edilmiş gibiydi. kendisi ile aynı davada farklı bir cephede savaşan martin luther gibi o da fikirleri silahlarla susturmaya çalışan insanlar tarafından öldürülmüştür.
'iyi beyazlar veya iyi siyahlar olmak gibi bir durum yok. iyi veya kötü insanlar vardır.'
malcolm x
↑