kayıt

londra

  1. 1
    birleşik krallık başkenti.
  2. 2
    hayatimdan 13 yil calan, karsiliginda pek bir sey vermeyen sehir. bir dil verdi, bir de universite diplomasini. e bunu da dunyanin her yerinde alabiliyorsun zaten.

    (bkz: london bridge)
    (bkz: tower bridge)
    (bkz: london eye)
    (bkz: westminster)
    (bkz: hackney)
    (bkz: stoke newington)
    (bkz: haringay)
    (bkz: wood green)
    (bkz: tottenham)
    (bkz: london 2012)
    (bkz: greenwich)
    (bkz: buckingham palace)
    (bkz: madame tussauds)
    (bkz: big ben)
    (bkz: camden town)
    (bkz: hyde park)
  3. 3
    değişik bir şehir bu... milyonlarla kişinin yaşadığı bir dil okuluna benzetmek yanlış olmaz. ingilizler dil okulunun hocaları, diğer milletlerden olanlar ise öğrenciler... hindistanlı, pakistanlı, ispanyol, italyan, afrikalı, türk, polonyalı, rus, fransız, alman... sokaklarda çoğunlukla görülecek milletler bunlardır. ingilizler de oluyor tabii yer yer... semtine göre kendinizi bazen yeni delhi, bazen ankara'da ya da antep'te hissedebilirsiniz. southall bölgesine giderseniz ingiltere'de olduğunuzu tamamen unutur, manor house bölgesine giderseniz de adeta türklerin içine düşersiniz. onun dışında ingilizlere gelirsek, ingiliz aksanı benim için kızlardan duyduğumda "ağzını yerim" dediğim aksandır. bir süre sonra alışılıyor, ama zorladığı anlar da olmuyor değil. özellikle gürültülü ortamlarda vs.

    burada şu ana kadar geçirdiğim bir aydan sonra hayatın durmadığı bir şehir diyebilirim londra için... özellikle oxford street, soho , piccadilly circus, old street, camden town, leicester square gibi semtler ve meydanlar gece 4'te bile saat akşam 10'muşçasına hareketlidir. clubların ağırlıklı olduğu yerler old street, soho ve camden'dır. pubların ağırlıkta olduğu yerler ise hammersmith, fulham, carnaby street, ealing broadway semtleridir. pub kültürünü iliklerinize kadar hissedeceğiniz bir şehirdir londra... fakat publar gece 12, 12 buçuk gibi kapanır. bu, kötü yönlerinden biridir diyebilirim.

    gezilecek, görülecek çok yer vardır. haftalık gelenler için oyster card alıp haftalık top-up yapmalarını önerebilirim. ulaşımın dünyada belki de en pahalı olduğu şehirdir. günde minimum 4, maksimum 10-15 pound yola verebilirsiniz gezdiğiniz zone'lara göre. şu an pound'un 3,6 tl olduğunu belirtip sözlerime devam edeyim.

    görülecek yerlerin başında tabii ki tower bridge ve westminster gelir. big ben, parlamento binası, london eye gibi ünlü binaların hepsi buradadır.trafalgar meydanı ise 10 dk yürüme mesafesindedir. ünlü national gallery de trafalgar meydanı'ndadır. british museum ise tottenham court road'a yakındır. bana sorarsanız, bu müzenin çok bir numarası yok ama görülmesi gerekir yine de... diğer önemli yerler ise hyde park, marble arch, oxford street, piccaddilly circus, green park (buckingham sarayı'nın olduğu yer) , camden town (çok acayip bir semt), baker street (sherlock izleyenlerin iyi bileceği bir yer), greenwich, oxford ve daha niceleri... saymakla bitmez herhalde.

    bunların dışında futbolseverler için de epey bereketli bir şehir denilebilir. zira chelsea, arsenal, west ham, tottenham, fulham gibi takımların evidir londra... geçen hafta stamford bridge ve emirates stadlarına gittim. emirates'te maç da izledim ve stada aşık oldum diyebilirim. ambiyans, tribün ve sahanın yakınlığı, stada ulaşım ve içeri giriş rahatlığı, stadın mimarisi vs her yönüyle muhteşem bir stat. chelsea'nin stadının olduğu bölge daha farklı tasarlanmış. chelsea village deniyor zaten oraya, fulham broadway'dan bir iki durak sonra geliyor. stadın etrafında otel, pub, restoran, ne ararsan var. gelmişken bir de maç izliyorsun gibi his veriyor. zira stadı dışardan, allianz arena ya da emirates gibi stat görüntüsünde değil, otel gibi, kulüp binası gibi duruyor.

    kısacası paran varsa yaşanır şehir londra, güzel şehir... night bus'larda ilginç maceralar yaşayacağınız, durduk yere çok farklı yerlerden insanlarla samimi olacağınız, eğleneceğiniz, biranın güzelini içeceğiniz, pub kültürünü tadacağınız, yer yer ingilizce'nin kralını duyacağınız, para yönünden iliğinizi kemiğinizi sömürecek, insana verilen değeri ve tanınan özgürlüğü rahatlıkla hissedebileceğiniz, kimsenin kimseye müdahale etmediği, herkesin kafasına göre takıldığı, ulaşım ağının mükemmel olduğu bir şehir... bundan sonraki aylarda fikrim değişirse ya da yeni yorumlarım olursa onları da yazarım buraya... o yüzden "to be continued" diyelim...
  4. 4
    Bakimgım sarayının 2arka sokağında DONER tabelası olan şehir.Döneri kötü ama muhhabeti iyidir adamın.Ayrıca Chelsea,Arsenal,Totenham gibi takımların olduğu mekan.
  5. 5
    iki türk takımın taraftarlarının da aynı zaman dilimi içerisinde bulunacağı şehir.
  6. 6
    eğer 6 aylık süreç iyi işlerse gideceğim muazzam şehir. medeniyetin beşiği. sherlock holmes müzesi ve doctor who müzesini göreceğim lan. onun dışında gezilmedik yerini bırakmayacağım.

    ama dediğim gibi süreç istediğim doğrultuda olursa. nasip.
  7. 7
    bilmeyenler için ingiltere şehiri.
  8. 8
    bilmeyenler için avrupa şehiri. Havalimanları da aynı standartlara sahip.

    Not: avrupadan ayrılcaklar filan diyenlerin kalbini kırarım.
  9. 9
    Bu şehrin %38,4'ü halka açık yeşil alan, yani park ve bahçeymiş. Aynı şeyin istanbul için oranı %1,5. New york %14, berlin %14,4, paris %9,1, hong kong %41.
  10. 10
    Aklıma geldikçe beni üzen şehir. Kardeşim gidecek yazın. bir daha ne zaman döner de onu görürüm bilmem.
  11. 11
    eğer bir gün ingilterede dil öğrenmeye karar verilirse kuşkusuz londrada bu eğitimi alın derim. www.academix.com.tr/...
  12. 12
    irlanda nın ilerisin de ayrıca.
  13. 13
    Evi barkı tarlayı bahçeyi satıp yerleştiği şehir. Türklerin gırla olduğu bir yere düştüğüm için adaptasyon sorunu çekmediğim, sabah akşam kelle paça çorbası bulduğum şimdilik benim için güzel olan şehir :) tottenham - everton maçını canlı izleyip yeni yapılan stada hayran olduğumuda belirtmeden geçemeyeceğim :)
    • kötü birisin.
    • Şu siteye vpn ile bağlanmak dışında hayat şahane :) yavaş yavaş değil hızlıca adapte oluyorsun ortama :) yakında kebapçıda çalışmaya başlarsam tam gurbetçi olacağım burada :)
  14. 14
    Hiç bir tuvaletinde taharet musluğu olmayan bir şehir! Taharet musluğu neden olmaz oğlum manyakmısınız siz?
  15. 15
    karışık eğitim hayatımın bir kısmının geçtiği zaman zaman sevdiğim zaman zamansa nefret ettiğim şehir.

    sevgili gibi diyebiliriz.