1
türk dizilerinin genel anlamda kalitesiz olmasındaki en büyük etkendir. dikkat edilirse hiçbir cümle düşünsel veya sanatsal değildir. kaliteli izleyici izlerken karmaşıklık, düşünsellik, farklılık ister. fakat durum türkiye için farklı işliyor.
küreselleşmeye tam anlamıyla giremeyen bir ülke olduğumuzdan mıdır bilinmez ama hayat zevklerimizin çağdaş toplumlarla farklı olduğu aşikar. bizim düşüncelerimiz kendi kapalı alanımızda bize yetiyor ve bunun getirisi olarak yeniliklerin, sanatsallıkların neler olduğu bilinemiyor. zevklerimiz bu duruma göre şekilleniyor ve kimin ne yaptığı, ona nasıl ayıp olduğu, adamın ne hallere düştüğü gibi düşünceler etrafımızı sarıyor.
durum böyle olunca aşk-ı memnu, yaprak dökümü gibi diziler çoğunluğun ilk sırasına yerleşiyor. hal böyleyken kaliteli yabancı dizilerin de anlaşılması bir hayli zorlaşıyor. oysa küreselleşmenin getirdiği daha geniş bir dünya görüşü kişinin zevk anlayışını da değiştirir.
maalesef çoğunluğun durumu hüzün verici. farklı kültürlere açık olmadan, sadece kendi kültürünü yoğurup yoğurup şekillendirenlerin ülkenin hakimi olması daha hüzün verici.
evet diziden buralara geldim, garip gelebilir. fakat konunu ucu buraya kuvvetli bir şekilde dokunuyor.
3
izleyen kitlelerin olayı çabuk kavrayabilmesi ve contayı yakmamaları için olabilir.
4
cumle mi kuruluyor ki basit olsun allasen ancak uzun uzun sarkilar caliniyor aralarda uzun uzun bakismalar..
↑