kayıt

tuz

  1. 1
    vücudunda ödem olan insanların tüketmemesi gereken üç beyazdan biri.
  2. 2
    Bir zamanlar çok değerli olduğu için, beyaz altın denen madde. Kültürümüzde de yeri ayrıdır. (bkz: tadı tuzu yok hiçbirşeyin)
  3. 3
    yemeklerimize katarız,tadını yerine getirir. sofra tuzu iyonik bağlı bir bileşiktir. formülü NaCl dir.
  4. 4
    asit ve bazı karıştırınca ortaya çıkanlardan biri.

    bir diğeri için

    (bkz: su)
  5. 5
    iyotlusu makbul olan madde.
    hatta iyotu uçmasın diye ağzının kapalı, ışık almayan kutuda saklanması gerekir.
  6. 6
    doğaüstü varlıklara karşı koruyucu az masraflı madde.*

    (bkz: supernatural)
  7. 7
    NaCl olarak bilinen beyaz kristal yapılı bileşik.
  8. 8
    yemeklerde ve salatalarda boku çıkartılınca çok rahatsız edici olan, açık yaraya değdiğinde veya dudak derinizde sorun varsa çok yakan bir madde.
  9. 9
    çeşitleri olan, inorganik bileşiklerdir. yemeklere koyulanı ise sofra tuzu olarak gecer. birçoğu vücut icin zehirleyicidir. tepkimelerde tampon olarak kullanılırlar.
  10. 10
    her sofrada bulunur fakat fakirlerin en büyük düşmanıdır aslında. bilirsiniz fakirler sümüklüdür ve sümüklerini koluna eline silerler. işte bu sümük fakirlerinin üzerine tuz dökerseniz erirler. evet erirler. : )
  11. 11
    canfeza şarkısı.

    sözleri:

    Seni ölümle eş zamanlı sevdim ben inan.
    Çünkü sevdim eş zamanla ölmüş oldu dimağ.
    Beni bıraktığın yerde bir ben bıraktım git al.
    Bulacağın ben değilim,yalnızca bir sükût bin ah.

    Hatalarıma bakıp beni tanıdığını sananlar.
    Hatalarını anlayacaklar mutlaka zamanla.
    İş işten geçmiş olacak,bedenim toprak.
    Ruhumu taze bir nar ağacından topla.

    Çekirdeklerimi tükür devrildiğim kumlara.
    Hayat göz yaşlarımla doldurduğum kumbaram.
    Umut,acı,keder,hüzün biriktirdim.
    Sende de varsa aşk için gereken başka bir şey sun bana.

    Ben gölü seven ateş,sen çölü seven yağmur'um.
    Sen sufinin neyi,ben bir cariyenin tamburu.
    Bastığım her yerde izini aradığımdan kamburum.
    Ben kesesinde aşk taşıyan tecrübesiz kanguru.

    Şarabı saki taşır,keş cebinde afyonu.
    Şarap aşığın afyon da zavallının papyonu.
    Hayat bana sevgi bana vuslat bana,acı bana.
    Acı bana sana çarpan yağmur yüklü kamyonum.

    Yollara saçılırsa yağmurdan yüküm.
    Kalbimi katlederim damarlarını büküp.
    Beni bağlı olduğum bu okyanustan sökün.
    Yahut sende ardım sıra okyanusa dökül.

    Bu şehir keşiş dağının eteklerinde yaşar.
    Kurban olayım eteklerine topladığın taşa.
    Orman insana ve hatta taş yılana yaşam.
    Aşk ateşten olur,şiir aşkı tutan maşa.

    Terin yakar gözlerimin bebeklerini.
    Önemli olan nereye gittiğin değil ne kadar beklediğindir.
    Karşılaşırız mutlaka bir ara.
    Eski sen değilsin diyorsun,evet değilim.

    Hafif bir rüzgar okşuyor varlığımı.
    Yüzü aklımda değil artık yalanlarına kandığımın.
    Bi can borcum olsun sana,birgün gelirsen al.
    Ben herkesin sana aşık senin yalan sandığınım.

    Kilitlerimi kır içimden geçmişini topla.
    Geçmişimde var olan hiç bir günahtan korkmam.
    Her nesne küf tutuyor,unutulur zamanla.
    Beni bulduğun o sandıktan rutubetimi kokla.

    Yaşamadıkça seni, yazamıyor şu elim.
    Yazamadıkça elim, yaşayamıyor seni.
    Mesele bizle alakalı ben ve sen değil.
    Sayıyorum ölüme doğru senden geri.

    Hep bir adım gerindeyim,
    Sebeptir adın derindeyim.
    Serin değil, kadın gemimdeyim.
    Dalgalar derinde gir, biliyorum bu okyanusla bağını ey nehir!
    Gökyüzünden seyredin..

    Başım dik yürüdükçe, sana takıldım.
    Seni sevmek kalbin işi sanat akıldır.
    Sanattan önce de vardı sana takıntım.
    Beni sevenler seni sevmesinden ötürü sanata kıldır.

    Koca sevdam nasıl sanata sığdı? kırdım.
    Üstünden ömür geçti aramızdaki son lakırdının.
    Kırdım, parçaladım aşkı sanata sığdırdım.
    Havaya uçurdum barutla gök bakırdı.

    Geri dön, bana doğru geliyorsan.
    Ben gelirim, bana yakışmaz seni yormak.
    Çık gel, halâ gelmeyi deniyorsan.
    Fazla bekledik, adil değil seviyorsak.

    İnsanlar bilmeden konuşmakta uzmandır.
    Soğuk bakışlarda yürüdüm yollarım buzlandı.
    Ayaklarım kaydı düştüm, kalktım yükü omuzlandım.
    Göz yaşımın tatlılığı tuzdandır.

    Onlar bilmiyorlar her şeyi duydum.
    Sarhoş ve deli hakkımda tek söylenen buydu.
    Gücenmedim daha da fazla içtim aşkı, şarabı.
    Nerede görülmüş avından vazgeçtiği kurdun?

    Beni gören sen sanır,sen misin bana tanım?
    Dizlerinde yatarım çünkü sensin benim vatanım.
    Toprağına daldırırken aklı ziyan kafamı,
    Ben beni bir sen uğruna bir deliye satanım.
  12. 12
    ben 24 yaşındayım ama fazla tuzun tansiyonu yükseltme yönünden 40 yaşından daha fazla olan kadınların ve adamların fazla tuz kullanması zararlıdır.
  13. 13
    www.youtube.com/...
  14. 14
    yaşlılar diyetisyeni yiyebilirsin demeden tuzlu bir şey yememeli.
  15. 15
    7 senedir kullanmadığım ürünlerin başında. diğerleri için (bkz: şeker )(bkz: un )
  16. 16
    Türkiye'de yapılan bir araştırmada günlük ortalama 15-16 g tuz tüketimi saptanmış. Olması gereken ise 5-6 g.
    Dikkat edelim lütfen.
  17. 17
    yaşlılar tuz kullanmasın yaşlıların tuz kullanınca tansiyonları bozulduğu için yaşlıların tuz kullanmaması lazım yaşların tuz kullanmaları hiç iyi değil lan yaşların tuz kullanmaları aç kahve içmelerinden bile daha çok kötü.
  18. 18
    tansiyonu olanlar dikkat biraz tuz dan başka tuz tansiyonu patlatıyor biraz tuzdan başka tuz tansiyonu çıkarıyor tuz konusunu doktora sorun yine de.
  19. 19
    giysilerden leke çıkarır. nem çeker. üzerinize yemek mi döküldü, hemen üzerini kapatacak kadar tuz döküp bekletin.
  20. 20
    Nefret ettiğim besin. Çok zararlı bu. Normalde hiçbir şeye ayrıca tuz eklemem, benim tuz oranına karar verdiğim yiyecekler de yenilmez zaten evde. Üzücü.

    Neys, şeker misali bu olmadan da besinin daha leziz olacağını düşünürüm tabii bunda aile mirası bir tansiyon hastalığı olasılığı da belirgin etken fakat geçen gün omlete tuz eklemedim. Alışması hayli zaman alacak, korkunç bir tat vardı. Tuz, şeker, kola ve çaya alışmama neden olan ebeveynlerime kırgınım.
  21. 21
    mide sorunu olanlara tuzlu yemekler sindirim iflasına da sebep olduğu için önerilmiyor muş.
  22. 22
    "bir yanım şeker
    bir yanım tuz
    tuzdan yanayım.
    bir yanım toprak
    bir yanım deniz
    denizden yanayım.
    bir yanım ben
    bir yanım sen
    senden yanayım."
    (bkz: bedri rahmi eyüboğlu)
  23. 23
    "Lut gölüne dönüşür kalplerimiz. onca tuzumuzla barınmaz artık hiçbir canlı içimizde. kendi çukurumuzda kendi acı tuzumuzla kalırız."
    "tuz kadarız. birbirimizin yarasına merhem olmak yerine, birbirimizin yarasını deşip üzerine tuz biber ekenleriz."
    bkz: tuz kadar)
    (bkz: gonca özmen)
  24. 24
    (bkz: tuzluyarak yedin mi)

    23 yıllık arkadaşıma ergenken yaptığım espridir. Gadasını aldığım evlendi ya la.
  25. 25
    eski çağlarda çok kıymetli olan mineral. ekmek-tuz-(içecek) ikram geleneğinde bu yüzden yer bulmakta.