kayıt

Azra gülendam haytaoğlu

  1. 1
    Beş gündür antalya'da aranan 21 yaşındaki kayıp genç kız.

    Maalesef ki yine aynı olay; Bir kadın tecavüze uğrayıp öldürülüyor ve ormana gömülüyor.
    Yapan kişi de iş görüşmesi için gittiği söylenen emlakçı mustafa murat ayhan.

    Artık isim gizlemeye, fotoğrafı flulaştırmaya gerek yok. Bu cinayetler nasıl bu kadar kolay işlenebiliyor aklım almıyor. Kimin ne pislik olduğunu herkesin görmesi gerekiyor.

    Devlet vatandaşının güvenliğini sağlamaktan aciz. Cezalar yetersiz, katiller korunuyor.
    Ne iğrenç bir ülke olduk artık midem bulanıyor.
  2. 2
    Yine bazı kişilerin, hakkında beraber neden alkol almış, onunla ne işi varmış gibi söylemelerini gördüğüm, öldürülmüş genç kız.

    2021 dünyasında hiçbir davranışın, söylemin, tahriğin bir insanın öldürülmesine, tecavüze uğramasına ve bunların anlaşılmaya, normalleştirişmeye çalıştırılmasına sebep olamayacağını anlatmaya çalışıyoruz. Bir insanla ne ilişkiniz olursa olsun onun hayatına dair en ufak bir müdahaleye dahi hakkınız yok. Olm çok basit lan.
  3. 3
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
    İstanbul sözleşmesi yaşatır
  4. 4
    insanların pervasızlığı artık beni yalnız ürkütmüyor, iğreniyorum da.

    elbette türkiye'de her dönemde vahşi cinayetler yaşandı. dileyen, 90lı yıllardaki cinayetleri de konu eden sıcağı sıcağına adlı programını izleyebilir, kötü görüntüler var ancak izleyince anlıyorsunuz ki bu topraklar bu caniliklere ne yazık ki yabancı değil. tabi günümüzde iletişim imkanının gelişmesiyle her şeyden, anında haberdar olabiliyoruz. bu sebeple olaylara sıkça şahit oluyoruz ve bu insanı daha da etkiliyor. tabi ki habersiz kalalım demek istemiyorum.

    işin ilginç ve meseleyi daha da karmaşıklaştıran kısmı ise teknolojinin bir hayli ilerlemesi adli tıbbın ve kriminolojinin buna paralel gelişmesi, ülkede birçok noktada mobesenin yer alması gibi failin kısa sürede bulunmasını kolaylaştırıcı birçok etken olmasına ve faillerin de bunu çoğunlukla bilmesine rağmen, faillerin çekinmemesi, yani yakalanacaklarını bile bile bunları yapmaları. işte ben bunu tam olarak anlayamıyorum. üstelik türkiye'de infaz yasası her daim sıkıntılı olsa da öldürme ve cinsel saldırı suçlarında cezalar gerçekten ağır.

    velhasıl bir insanın bir insanın canını alması elbette kabul edilebilir değil ancak insanın bir kez geldiği şu dünyada yıllarını, ömrünü hiç etmesi de akıl alır gibi değil.

    buraya kadar hep katil açısından değerlendirmiş oldum. ya maktul? gencecik insanlar. türkiye'nin şu döneminde çocukluk ve gençliklerini yaşamaları, bütün bu rezilliklere şahit olmaları yetmiyormuş gibi artık yaşayamıyorlar da. bazen sözcük ve cümlelerin anlamı yiter. laf kalabalığından başka bir şey değildir söylenenler. genellikle bir ölünün arkasından edilen sözler böyledir. hayatımdaki en zor konuşmalar taziye konuşmaları oldu. çünkü içten içe biliyorum ki ateş düştüğü yeri yakar, yakıyor ve yakacak. biz acıları pay ettiğimizi söylesek de bu temenni ve öyle sanmaktan başka bir şey değil.

    rahmetle güzel kardeşim. umarım ki ruhun hiç incinmez.