1
Batının Çin Japonya ve Güney kore haricinde üstünlüğü deyince sorunun nedeni ortaya çıkıyor. Sorunun temel nedeni teknolojiye yatırım yapmamaktir.
2
(bkz: rönesans)
Batı rönesans sayesinde aklını özgür bırakırken doğuda hala kim kimi sikebilir, kim kime helaldir tartışılmaya devam etmiş bu sayede de batı her alanda doğuya tur bindirmiştir.
3
(bkz: Denetim)
Batı adaletin bir gün kendine de lazım olacağını bilir. Adalete dikkat eder, vatandaşlarını gözetir. Vergi veren adam da ben niye bu paraları veriyorum demez, nereye gittiğini bilir. Vergisini kaçırırsa ya da kurallara uymazsa ceza alacağını da bilir.
Batıda devletin parasına bizim paramız gözüyle bakarlar. Doğu'da ise para devletin nereye gitti ne oldu umrumda değil kafasıyla bakılır. İyi denetlenmez. Yiyen adam da rahatça yer haliyle.
Doğu da ise bunların kıymeti yoktur. Adalet sana lazımsa önemlidir. Devlet cezayı gücünün yettiğine keser. Sistem tahsil edemediği parayı, parayı odeyenden almaya başlar. Mesela a kisisi vergi kaçırdı. B kisisi zar zor da olsa ödüyor. Doğu ülkelerinde a ödemiyor, alamıyoruz parayı, o halde b,ye geçirelim. Ondan alırız diyor. Böylece git Gide daha çok insan sistemi sikmeye çalışıyor. Avrupalı bir adamın ailesini getir, 1 nesilde o da bozulur.
Özetle batı oturmuş, mantıklı kurallar koymuş ve bunlara uyuyor. Uymayanı cezalandırıyor. Doğu'da da kurallar var, bir kısmı saçma, doğru kurallara da uymayanların da ceza alacağından emin değilsin.
Batı ve Türkiye gibi oldu entry ama doğu ülkelerinin çoğu benzer durumda diye düşünüyorum. Çin ayrı hikaye de bilgim yok o konuda.
4
Bir sözlük girdisi ile tespit edilemeyecek kadar fazla sebep olduğundan burada tartışılamayacak şey.
Herhangi üç Türk insanı bir aradayken söz mutlaka batıya nazaran geri kalmışlığımıza gelir ve bir sebep arandığında bu başlıkta bakınızı verilebilecek klişe tarihi olaylar ve sebep sanıldığı hâlde birer sonuç olan bazı olgular sayılır. Bu bizim tarihi ipe dizilmiş inciler gibi ard arda gelen büyük şahsiyetler ve devasa olaylardan ibaretmiş gibi algılamamızdan ileri gelir. "Matbaanın gelişi aydınlanma hareketlerini hızlandırdı." Denir örneğin, beş asır önce matbaaya sahip olan Çin'in yahut elli yıl sonra topraklarında matbaaların yayılmaya başladığı Osmanlı'nın neden bu süreçlerden geçmediği sorulmaz bile.
Sonuç olarak o üç tertemiz doğulu insan, bir kez daha komplekslerini kaşımış, gözünde tanrısal bir konuma getirdiği batı insanını anarak modern ibadetini yerine getirmiş, atalarına olan kızgınlığını dile getirmiş, ideal toplum fikrinin zaten kendisinde bulunduğunu fakat diğer doğulularda bulunmadığı için bu halde olunduğunu ifade ederek sorumluluktan kurtulmuş ve rahatlamıştır. Şimdi her biri o kafeden kalkacak ve doğulu yaşamına devam edecektir. Doğulu derken bir aşağılama sezdiyseniz, benim değil o üç kişinin aşağılamasıdır bu. O üç kişinin binlerce benzeri, o sırada bütün geri kalmış coğrafyanın bir yerlerinde, aynı anda ve aynı zamanda aynı fikirlerle ve bazen aynı öfkeyle başlarını yastığa koyar ve ıslak rüyalarında kocaman taş binalardan müteşekkil sokaklarda yürürken, ucuza alabildikleri son model telefonlardan neşeli şarkılar dinledikleri rüyalar görürler. Bunun için onları yargılayamam.
5
uzaya roket fırlatmak imkansız değildir. imkansız gibi gözükmesine sebep olan, bu fikrin yeterince ciddiye alınmamasıdır.
yaaaaaaaaaaaaaaaaaaniiii: tembellik .
edit: sözü edilen tembellik, bir şeyler üretmeye kalkışırsa öleceğini sanmaktır.
6
sosyal bilimler. sosyal bilimleri hayata entegre etme farkı. bu benim yıllardır inandığım bir fark. sosyoloji ve antropoloji ayrımına bile bakarsanız, sosyolojinin nerede çıktığını hangi ülkelerde ortaya çıktığına bir bakarsanız şaşırmayacaksınız. ülke gerçeğinin algılanması, yerelden evrensele ulaşan yolda en önemli güçtür.
toplum potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmekten tutun, gözle görülmeyen sorunların, gelecek sıkıntıların önceden çözülmesi, eğitimin, insana özgürlük tanıyan politikanın ve ortak çıkara yönelik algı yönetiminin en önemli parçası. sanat ve iletişim bu kısma dahil. sanat, bilim denen kurumun insan seviyesinde ufkunu belirliyor. ufuk ne kadar ileride olursa, tekniğin geri bir noktada tutunma şansı yok. buna, tiyatro, sinema, fotoğraf, resim, modern sanatlar, hepsi dahil...
halkla ilişkiler öyle bir araçtır ki, 1 birim olan gücü 5 bilim olarak gösterebilirsiniz. doğru bir politikanın içerisinde doğru şekilde kullanılması mümkün. sosyoloji, sosyal psikoloji ile toplum eğilimlerini takip ederek hukuk güncellemesi, daha yaşanılabilir toplum düzeni, daha ferah şehirler, her türlü yeniliğin başlangıcı buradadır, nettir.
önümüzdeki 5 yıl bize ne lazım? atıyorum mühendis, mühendis bir toplum. o zaman diğer bölümlerin tamamını ihtiyacına göre alırsın, o jenerasyonu üretirsin ya da teşvik edersin... böylece, ekonomik sorunlara, işsizliğe ve potansiyel işsizliğe çözüm bulman daha kolay olur, sektöre göre mezun ürettiğin için...
(bkz: batı medeniyetinin doğulu kökenleri)
***
(bkz: araştırma)
7
okuma oranları, özgürlüğe olan düşkünlük, akla ve bilime değer verme, bilim insanlarını koruma, sanata ve sanatçıya hak ettiği ilgiyi verme...gibi gibi çok genel başlıklar altında toplanabilir.
8
elbette ki eğitimdir evvela. ardından gelen şey ise reformlarını tam olarak yapmış bunu da halkın istemiş olmasidır.
↑