Hiç tanımadığın insanlara varlığını armağan etmek

Akıl karı değil açıkçası. Salak salak insanlara neden varlığımı armağan edeyim ki.
Vatan için savaşmak ayrıdır bir insan topluluğuna kendini feda etmek ayrıdır.

(bkz: hiç tanımadığın insanların kurtardığı topraklarda yaşamak)

Yargı zamanı xdd
bu yargı değil, alelade bir şov.
şuraya bir bayrak as da tam olsun. ardından 10. yıl marşı ve kapanış.
www.youtube.com/...
çok boş laflar ya. üzüldüm.

diğer yorumları gör (1)

onlardan üstün olduğunu düşünen insandır.

saçmalıktır.

hiç tanımadığı insanların iyi olması için çalışmak, bu uğurda bir şeyler yapmak tamamdır bu konuda sorun yoktur fakat hiç tanımadığı bir insana ya da ırk denen bomboş bir şeye armağan etmek tabii ki saçmadır.

(#1607244) şu entryde meadros denen yazar arkadaşın zırvaladığı lafı bu noktada ele almak gerekir. bu topraklar, topraktır. okuyunca komik gelebiliyor ama kabullenmek gereken budur. bundan 100 sene evvel ''kurtarılan'' bu topraklar eğer kurtarılmamış olsaydı da burada insanlar yaşayacaktı yani. çok basit bir mantık bu. belki biz doğmayacaktık ama bizim yerimize başkaları doğup, yaşayacaktı. işin biyolojik kısmına girmek istemiyorum o noktada. buranın adı türkiye değil de belki başka bir şey olacaktı belki, belki biz yine de burada doğacaktık. yine de yaşayacaktık. verilmiş anti-emperyalist bir savaştı o ırklarla alakası da yoktu. doğu cephesinde birkaç yıl sonra isyancı diye bombalanan insanlar savaşıyor, hatta ermenileri kesiyordu.

o yüzden boş yapmayalım. insanın emeğinden başka kendini uğruna feda edebileceği başka bir şey yoktur. (#1607237) şurada sezenist a feminist'in dediği ''vatan savunmak başka bir şeydir'' lafında da asıl mevzu sömürü altına girmemektir. eğer o lafın altında da ırkla yahut dinle alakalı bir şey varsa o da saçmadır.

bir de bu konunun asıl çıkış noktası olan andımız konusu var ki o da bu topraklarda yaşayan egemen olmayan toplumlara ve ırklara uygulanan bir asimile politikasıdır. hiç kimse bir kimlik kabul etmek zorunda değilken herkese bir üst kimlik kabul etme zorunluluğu getirmek mi? beni chp diktatörlük ediyordu diyen 60 yaşındaki akp'li amcalara çevirmeyin. gerçi haklılar ama neyse.

güzel konu. birbirimizi confirmation bias manyağı yapmadan evvel biraz enine boyuna inceleyelim.

maedhros arkadaşa ben katılmıyorum. dediği doğru eyvallah, inkar edecek değilim, tanımadığım gencecik adamlar can verdi bu ülke kurtulsun diye. yaptıklarını takdir etmekle beraber kendimi borçlu hissetmiyorum. benden çok yıllar önce olmuş olaylar, aynı zamanda elimde olan bir durum değil. ne seçim şansı sunuldu ne fikrim soruldu. kimseye siz gidin bu ülkeyi kurtarın demedim. o yüzden borç gibi bir durumdan söz etmek mümkün değil. ölen o insanlara saygı duymayın, kendinizi borçlu hissetmeyin demiyorum, tercih meselesi. kimseyi böyle hissetmeye zorlayamazsınız diyorum. bu durumda kendimi borçlu hissedecek olursam yaşayamam zira hayvanların endüstriyel biçimde katliama uğraması, ormanların amına koymamız, direk tüketim toplumunda bulunmak ve ne kadar özenli biri olursan ol yaşadığın dünyaya zarar vermek gibi şeylerden de sorumlu tutulmam gerekir. halbuki hiç biri bana sorulmadı. hiç birinde seçim şansım yoktu. bir borcum da yok.

şimdi bu durumun karşı argümanı şu. eğer onlar seni kurtarmasaydı bu durumda olmayacaktın. öyle bir şey yok, belki var olmayacaktım, belki fransız ya da hangi ülke işgal etmiş olsaydı onun vatandaşı olacaktım ve çok daha iyi şartlarım olacaktı, belki afrikadan hallice olacaktık. her senaryo mümkün ve hiç birinin anlamı yok çünkü yaşadığım zaman ile ilgileniyorum. o yüzden bu argüman geçersiz. boşuna tartışılmasına gerek yok.

varlığını tanımadığın insanlara armağan etmek kısmına gelirsek. burada benim seçim şansım var. sevmiyorum abi insanları. tanıdıklarımdan 2-3 kişiden fazlası için canımı vermem ben. bana ne? diyelim verdim zaten boşa. bok yoluna ölüyorsun. hadi öldün yine kıymet bilen/bilmeyen oranı malum. sen git vatan için canını ver, siyasi görüşünden ötürü bir kişi arkandan kötü laf etmezse ben diplomamı yırtarım. yani boş yere öldüğünle kalırsın. bir sik de değişmez. bunu askerlik için söylüyorum. ülke işgal edilse ben de savaşırım ama tanımadığım insanlar için değil, kendi özgürlüğüm ve insani haklarım için savaşırım. mevzu bu kadar.

tanımadığınız salaklar için ölmeye bu kadar hazır olmayın. canınız değerli, dünyaya bir kere geliyorsunuz. burada takılan çoğu insan belirli bir kültür edinmiş, müzik zevkleri, hobileri, belirli konularda bilgileri var. boşuna edinmediniz bu meziyetleri. sizin okuduğunuz kitap numarasına sayamayan insanlar var lan. ölmeyin onlar için. size yazık.

bu arada ölüm üzerine konuştum da sadece bununla kısıtlı değil. ülken için iyi bir şeyler yapmak isteyebilirsin. şahsen gerekli görmemekle beraber buna sadece saygı duyarım. ya da sadece kendin için iyi bir şeyler yapmak istersin ama bunun bir sonucu olarak ülkene katkın da dokunur. yine olumlu bir şey. ben ikinci gruptayım.

illa varlığım şunlara armağan olsun diyebilirsiniz. ilk paragrafta dediğim gibi tercih meselesi.

tümünü gör

↑