1
orjinal adı le petit prince olan roman. çocuk kitabı diyen nice yiğitler aforoz edilmiştir. yazarı saint exupéry'dir. küçük prens deyip geçmemeli, resmi 50 fransız frangının üzerine basılmıştır.(bkz: Antoine de Saint Exupery)
2
sene 2009 da ünimin ilk yıllarında aldığım bir ders olan critical thinking de hocamızın israrlar okuttuğu ve sorular sorduğu kitaptır. En garip hadise derste bir kızın sözleriydi ; hocam ingilizce almanca fransızca ve türkçe okudum hepsinde farklı anlamlar çıkardım... ( geri zekalı galiba )
3
1943 yılında yayımlanmış, tüm dünyaya yayılmıştır ve yazın dünyasının en iyi 10 masalından biri kabul edilir.
4
kitapyurdu nun ücretsiz verdiği hediye olarak kitapların arasından çıkan çocuk kitabına benzeyen bir kapağı olan kitap. ancak okuduğum en güzel kitaplardan biri. gerçek sevgiyi tarifi muhteşemdi.
5
çocuklukta okunduğunda kesinlikle farkettirmeden insanın geleceğini şekillendiren, benim için değerini hiçbir zaman kaybetmeyecek kitaptır.
6
''neyse ki, yaşamın anlamını bilen bizler için, rakamların hiç önemi yok!''
''gözler kördür. insan ancak yüreğiyle baktığı zaman gerçeği görebilir.''
''örneğin sen öğleden sonra dörtte geleceksen, ben saat üçte mutlu olmaya başlarım''
7
Lise seviyesi bilgi kuramı başlangıç derslerinde bazı öğretmenler tarafından zorunlu olarak okutulan kitap.
8
-beni evcilleştirirsen eğer, yaşamıma bir güneş doğmuş olacak. senin ayak seslerin benim için diğerlerinden farklı olacak. ayak sesi duyduğum zaman hemen saklanırım. ama seninkiler, bir müzik sesi gibi beni gizlendiğim yerden çıkaracaklar. şu ekin tarlalarını görüyor musun? ben ekmek yemem. buğday benim hiçbir işime yaramaz. bu yüzden de bu tarlalar bana hiçbir şey hatırlatmazlar. buna üzülüyorum. ama sen beni evcilleştirseydin, bu harika olurdu. altın renkli saçların var senin. ben de altın renkli başakları görünce seni hatırlardım. ve rüzgarda çıkardıkları sesi severdim..
9
bugün elime alıp yarısını sabah, yarısını akşam okuduğum, -arada işim olmasa tamamını sabah bitirebilirdim- bitirdiğim, büyülendiğim masal kitabı. okuyun, okutturun. yalnız mavibulut yayıncılık versiyonundan aldım ve kitap elimde dağıldı okurken. bozuldum bu işe. kitaba başladığım dakikalarda dağıldığını görünce okuduktan sonra atarım dedim ama kitap beni büyüleyince o dağınık halini toparlamaya çalışıp kitaplığıma iliştirdim.
12
''ancak kendine alıştırdığın şeyleri tanıyabilirsin,'' demiş tilki. ''insanların herhangi bir şeyi tanımaya ayıracak zamanları kalmadı. her şeyi, gidip satıcılardan hazır alıyorlar. ama arkadaşlık satan satıcı olmadığı için insanların arkadaşı da kalmadı. sen arkadaş istiyorsan, beni kendine alıştır!''
13
önce oyuncakçıda denk gelinen daha sonra dayanamayıp d&r dan alınan kitap.. evet kitabın ilk sayfasına adımı soyadımı yazdım.. çok güzelim.
14
"Generalime bir kelebek gibi çiçekten çiçeğe uçmasını emredersem ya da trajik bir piyes yazmasını istersem ya da bir martı olmasını emredersem ve general de bu emrimi yerine getirmezse kim suçludur?" diye küçük prense sordu kral. "General mi, yoksa ben mi?"
"Siz." dedi küçük prens yüksek sesle.
"Doğru," dedi kral. "İnsan herkesten verebileceklerini istemeli. Bir otoritenin kabul görmesi mantıklı olmasına bağlıdır. Eğer halkınıza gidip kendilerini denize atmalarını emrederseniz size isyan ediverirler. Bana gelince... Emirlerime uyulmasını istemek benim hakkım. Çünkü ben mantıklı emirler veriyorum."
"Peki benim günbatımı?" diye hatırlattı küçük prens. Sorduğu bir soruyu asla unutmazdı.
"İstediğin günbatımı olsun. Gereken emri vereceğim. Ama benim yönetim ilkelerime göre, uygun koşulların oluşması için daha beklemeliyim."
15
Az önce elime alıp bitirdiğim kitap. Az önce dediğim 2 saat olmuştur belki. 100 sayfa falan hemen bitiyor.
Hakkında birşeyler söylemek değil de alıntılarla kendisini anlatmak isterim. Ama böyle bir şeye kalkışırsam bütün kitabı da buraya yazmam gerekir. Siz iyisi mi bir yerlerden edinip okuyun. Nasılsa popüler kültüre mâl olmuşluğundan herhangi bir arkadaşınıza sorsanız elinde olur, verir size. Sonra eğer şanslıysanız kitap üzerine dolu dolu sohbet edersiniz. Ya da sadece arkadaşınızın boş boş ötmesini dinlersiniz çünkü sadece popüler olduğu için okumuştur.
Bana gelmeyin mesela. Ben popüler olduğu için merak edip okudum. Aydınlanmadım. Belki gerizekalıyımdır belki de anlatılmaya çalışılanı zaten biliyorumdur. Ama bence ilk ihtimal daha kuvvetli.
16
popüler kültüre kurban gitmemiştir. bu kadar çok satılması, bu kadar çok sevilmesi popülerlikten değil. dünyada 250 dil ve lehçeye çevrilmiş tek kitaptır. kapakları da enfes. çin'de küçük prens'i çekik gözlü görürsünüz mesela. çad'da zencidir, rusya'da bembeyaz, porto riko'da kel. herkese hitap eder bu yüzden.
18
insan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilir.Gerçeğin mayası gözle görülmez.
Sırrım oldukça basit: İnsan gerçeği ancak yüreğiyle baktığı zaman görür. Gerçeğin mayası gözle görülmez.
Küçük Prens bu önemli sırrı unutmamak için yineledi:
- Gerçeğin mayası gözle görülmez.
- Gülünü önemli kılan, uğruna harcadığın zamandır.
Küçük Prens bu sözü de yineledi:
- Uğruna harcadığım zamandır.
Tilki son bir kez daha konuştu:
İnsanlar bu gerçeği unuttular. Ama sen unutmamalısın. Evcilleştirdiğin şeyden sen sorumlusun. Tıpkı gülünden sorumlu olduğun gibi.
Küçük Prens yineledi:
- Gülümden ben sorumluyum.
çölü böylesine güzel yapan bir yerinde bir kuyu gizliyor olmasıdır.
daha nice efsane söze sahip kitap. büyürken kaybettiklerimiz, farkına varamadıklarımızı tekrar hatırlatması gerekiyor. 7-10 lira bir şey. mümkün olduğunca eşe dosta hediye edin.
kargolayın.
19
popüler kültüre mal edilmeye çalışılan bir kitaptır. her yaştan herkesin okuması gerekir . ama şu da var ki hayatınızın belli zamanlarında bazı şeyleri anlayabilmek adına belli yaş aralıklarında da okumak gerekir. kitap bir kere okuyup kenara koymak için yazılmamış adeta.
20
"Senin insanların," dedi küçük prens, "tek bir bahçede beş bin gül yetiştirip Aradıklarını bulamıyorlar..."
"Bulamıyorlar," dedim.
"Oysa aradıklarını tek bir gülde veya biraz suda bulabilirler..."
Tek oturuşta okunabilen kitap. Ama tavsiyem sindire sindire okumaniz yönünde.
21
okuduğum ilk uzun soluklu kitap. uzun soluklu dediğime bakmayın, yedi sekiz yaşlarında falandım o zamanlar. ondan önce okuduğum şeyler, en ince dergilerden biraz daha ince olan çocuk hikaye kitaplarıydı.
22
“Birinin sizi evcilleştirmesini kabul etmişseniz, biraz olsun gözyaşı dökmeyi de göze alacaksınız.”
cep kitabıdır aynı zamanda ne zaman darlasa hayat, bir parçalık nefes sağlar.. küçüklere masal büyüklere hakikattir..
23
modasının geçmesini dilediğim eser.
(bkz: sanat sanat içindir)
24
kesinlikle bir insanın yaşamının her evresinde (çocukluk, ergenlik, yetişkinlik ve olgunluk) okuması gerektiğini düşündüğüm her defasında anlamı değişen harika eser.
lakin filmi kesinlikle olmamış. hele ki fragmanı izleyip kanarak açarsanız ciddi bir hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz. neredeyse bir sene çıkmasını beklemiştim filmi, sinemada izlememe rağmen çok üzülmüştüm. resmen hakaret edilmiş kitaba.
25
Her yaş grubuna alınabilecek en güzel hediyedir.
"Senin oradaki insanlar, dedi Küçük Prens, bir bahçenin içinde binlerce gül yetiştiriyorlar ama yine de aradıklarını bulamıyorlar. Aslında aradıkları tek bir gülde, ya da bir damla suda bulunabilir. Ama kördür gözler. İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman gerçekleri görebilir."
↑