1
ben de vardı bir tane. çok severdim. benden bir buçuk yaş küçüktü. benim gibi sarıydı. ben 5-6 yaşındayken bizim sokağa taşındılar. daha önce 2 sokak aşşağıda babaannesinin orada oturuyorlardı. dedesi bakkaldı. beraber gittiğimiz zaman dedesi bize sakız verirdi. ben 1.sınıfa giderken su çiçeği olup ona ve kardeşine bulaştırdım. onun suratında benden daha çok iz kalmıştı. yaz tatillerinde köye giderlerdi ona belli etmezdim ama çok üzülürdüm 2 ay boyunca dönmesini beklerdim. oynadığımız sokak oyunlarında hep biz eş olurduk. bir kere bile kavga etmedik. kavga edenlerin arasında kaldık. bazen onları bırakıp kaçardık. başka mahallelere gider hayaller kurardık. mahallede eski yıkık dökük bir ev vardı. oradan acaba hayalet çıkacak mı diye bakar altımıza işeyene kadar birbirimizi korkuturduk. evlerinin altı boştu orada seksek oynamak için sakladığımız mermer taşlar vardı. düğün bile yaptık orada.
o çok güçlüydü. büyük bendim ama zayıf olan da bendim. çok hızlı koşardı. ağaçlara çıkacağımız zaman ben yüksekten çok korkardım. o benim yerime de çıkıp dut toplar avucundakilerin yarısını bana veriridi. biz küçükken evli yelek diye bir yelek modası vardı. mahalledeki bütün çocuklar ona sahip olmak için analarının başının etini yerdi. bir gün yakalambaç oynarken onun yeleğini tutup yakaladım. tam sevinecekken o evli yeleğini çıkarıp gülerek koşmaya başladı. dokuz kiremit oynadığımız zamanlar aşşağı sokakta topraktan tümsek vardı. oyunu yenmemiz için en kestirme yol o tümseği tırmanmaktı. ama ben korkak olduğum içim tırnamazdım. o ise çoktan tırmanmış elini bana uzatırdı. ama ben hep uzun yoldan giderdim. bir gece annesine anne ben elifi çok seviyorum demiş. ablam söylemişti bunu. ben de onu çok seviyordum.
sonra uzaklaştık. bok varmış gibi büyüdük. evlerimize bilgisayar bağlanınca kimse sokağa çıkmaz oldu. koptuk gittik yanyana evlerde oturmamıza rağmen. geçen otobüsten inince arkamdan biri seslendi. oydu. yürüdük eve kadar konuştuk. aklıma çocukluğumuz geldi. ona sımsıkı sarılmak istedim. o da bana sarılmak istedi bundan eminim ama sarılamadık lafın gelişi görüşürüz deyip ayrıldık.
seni hala çok seviyorum.
2
ihanet etmeye en meyilli olduğunuz kişidir aslında. ihanet kelimesi belki biraz ağır kaçar ama aslında tam olarak ihanettir çocukluk arkadaşının en iyi/yakın arkadaş olmaması. ama olmuyor işte. çoğu zaman mı kimi zaman mı bilmem ama olmadığı da oluyor yani kısaca.
3
yıllar sonra ikimiz de son model bmw'lerimizle o sokağa girince fark ettik. böyle olmuyordu. hemen gittik bakkala bi kames top aldık.. sonra çıkardık smokinleri çift kale maç yaptık... götümüzden terler aka aka geçirdik o günü...
t; yıllar sonra birlikte bir gün geçirilen arkadaştır.
4
Hatıra defterlerinde bir sayfa ayrılırdı. Bazen akla gelir stalk yapılır Falan.
5
Komik anıların kumbarasıdır. Mazinin güzel tarafıdır.
6
hayattaki yeri her daim farklı ve özel olan insandır. Her şeyden önce varlıklarıyla bile mutlu olduğunuz günleri hatırlatırlar size, yürüyen çocukluk anılarınızdır o bir nevi. Sizi son birkaç yılınızla tanımaya çalışan insanlardan ziyade belki de sizi sizden daha iyi tanıyan, yanında sürekli kendinizi doğru ifade etmek için çırpınmadığınız kişidir. Uzun süre görüşemeseniz bile biraraya gelince konuşacak bir şeyler bulabildiğinizdir.
nihayetinde sevilirler elbette, istisnalar hep olur.
7
her zaman hafızada ve gönülde yer eden arkadaştır. hayatın ilerleyen safhalarında görüşmesen de, haber alamasan da, arayıp sorma tenezzülünde bulunmasan da her zaman seninle birliktedir. çünkü onunla büyümüşsündür. iyi ya da kötü fark etmez. çocukluk arkadaşları insana çok şey katar.
8
özlediğimdir. ara sıra konuşuyoruz, yaşadığı yere davet ediyor. gidesim de geliyor ama ikimizin de eskisi gibi olmadığını bildiğimden vazgeçiyorum.
9
Geneli kolpadır.
Size çok şey ifade eden çocukluk anıları ona bi sikim ifade etmez.
Yanlış kişidir gereksizdir.
Zaten çocukken seçme konusunda yetişkinlikteki kadar bilinçli olmadığımız için ve gelecekte o kişilierin nasıl insanlar olacağını bilmediğimiz için yıllar sonra gördüğümüz zaman cok da önemsememekte fayda vardır. Aksini görmedim keske öyle olmasa...
10
annelerin arkadas olmasI dolayIsIyla edindigim 2 tanesi var, ikisi de bana bir anlam ifade etmiyor su anda. dunya goruslerimiz farklI, zevkler renkler her sey farklI. oturup konussam tIkanIyorum. ne devam ettirmek geliyor icimden muhabbeti ne de yeni konu acmak.
cocukken tabii oyle degil zira saklambac, kovalambac gibi ortak zevk alInan bir oyun mutlaka bulunur ve oynanIr. zaten o ara hayatInIn kocaman kIsmInI oyun kaplIyor.
11
seçilmemiş arkadaştır.
iyi anlaşılıyorsa ve görüşülmeye devam ediliyorsa kardeşten pek farkı yoktur. yalnız, büyüdükçe mental olarak arada bir uçurum açılmaya başlıyorsa, can sıkar.
12
büyüdükçe düşünmenin getirdiği farklılıkla çoğu patır patır elenen sonucunda iki üç tanesiyle yola devam etmeye karar verilen arkadaştır.
iki üç yine iyi...
13
Bende 2 tane vardi 1 tanesi kendi yaptığı hareketlerle kendini bitirdi. Diğeri de askerden anca geldi evlenecek diye bekliyoruz. Bir süre sonra arkadaştan da öteye geçiyor. Ben bu adamla yeri geldi 11 kişiden dayak yedim amk.
14
Aklımız erdi ereli hayatımızda olan, sayısı az arkadaş. Bir bilemedin iki.
15
Çok garip bir şey lan ciddi diyorum bak.
3 kişi beraber büyüdük, birbirimizin evlerinde kaldık, yeri geldi birbirimiz için kavgaya girdik. Hayat bizi ayırmaya çok zorladı ama kopmadık. Hatta bir tanesi evlendi fakat eşinden çok hala bizimle görüşür, özellikle de benim dibimden ayrılmadığı süre çok fazlaydı sığıra artık evlendiğini zor da olsa öğrettim ki düştü yakamdan. eşi de bizi bize şikayet eder. Anlayışlı kadın sağ olsun gülerek yapar şikayetini, anlıyor herhalde nasıl bir şey olduğunu.
Diğeri bizden 1 yaş küçük, özellikle benim elimde büyüdü sayılır. Abi - kız kardeş gibi olduk hep, yeri geldi sağlam kazığını yedim ama sonrasında da köpek gibi pişman olduğunu da gördüm.
Öz olmasa da kardeşim, canım dediğim iki insan var.
16
çocuğu var ellerinizden öper.çocukluk arkadaşımın çocuğunun adı çınar.
17
Bundan iki üç sene kadar önce dağıldık. Sağolsun kendileri bana kendimden başka guvenecegim kimse olmadığını öğrettiler.
Üzülüyor muyum? Asla.
Bazı şeyler yaşanmadan büyümüyormuş insan.
Yolları da bahtları da açık olsun ve mümkünse olabildiğince de uzak olsunlar benden kâfi.
18
liseden sonra koptuk. aslında liseyi de ve şu an üniversiteyi de aynı yerde okuyoruz bir süre aynı yurtta da kaldık ama eskisi gibi olmuyor hiç. onun kendi tercihiydi.d
19
Benimki kuzenimdir. Doğduğumuzdan beri beraberdik. Kendisi safça bir kızdı, hep korur kollardım onu, okulda dışlarlardı savunurdum hep. Kendisiyle hala muhabbetik var ve görüşünce sohbetin dibine vururuz.
20
sahipseniz dünyada cenneti yaşamak gibi bir şey. sizi en baştan beri tanıyor ama ondan bağımsız bir hayatınız da var. mesela beni uzun zamandır aramıyorsun diiye trip atmıyor ama bir görüşsen sanki en son on dakika öce görüşmüşsün gibi samimiyet var. işin düşerse koşulsuz şartsız arayabiliyorsun. hatta bazıları dur telefon yetmez diyip sizi derdo görünce 4 5 saat yol tepip yanınıza geliyor. cidden mükemmel bir şey.
21
en sevdiğim arkadaşlarım bu gruptandır. birbirimizi götümüzde don olduğu zamanlardan itibaren tanırız, kimin ciğeri kaç kuruş eder biliriz. çok zor zamanlarımda bana yetiştikleri olmuştur, hakları ödenmez. çocukluk arkadaşı bi tanedir. onlar için canımı veririm.
22
kuzenim hariç 1 tanedir. kuzenimi full sayıyorum. diğeri ise 30 seneye yakın. nazar boncuğunu da koyayım. zira ortalık kenafir gözlü kaynıyor.
↑