kayıt

inception

  1. 1
    başrolünde Leonardo DiCaprio'nun olduğu başarılı bir Christopher Nolan filmi.
    www.imdb.com/...
  2. 2
    rüyalar aleminde geçen bir beyin yıkama filmi.
  3. 3
    düşünce çalıp düşünce aşılayan, fikir hırsızlığı filmi.
    bu lucid dream olayının multiplayerını yapmış adamlar.
  4. 4
    izlerken başta pek anlaşılmayan ama film ilerledikçe anlaşılan ve izleyiciye nasıl yani dedirten filmdir.
  5. 5
    Christopher Nolan ' ın sürprizlerle dolu filmi.
  6. 6
    sonu bir türlü anlaşılamayan film...

    sanırım filmin sonundaki en büyük ibneliğin nedeni bu foto:

    --! spoiler !--

    4.bp.blogspot.com/...

    --! spoiler !--
  7. 7
    ana karakterin film sonunda en büyük isteği olan ''çocuklarına kavuşma'' durumu gerçekleşmiş olan filmdir.şöyle ki:

    daha filmin başlarında kıza durumlar açıklanırken herkes totemini gösterir.leonardo dicaprio çıkardığı totemini gösterirken 'bu onundu' der.ve film boyunca onunki gösterilmez.böylelikle izleyenlerde 'nooldu lan şimdi kavuşamadı mı?' soruları bırakır.ancak totem leonardo'nun olmadığı için onun dönüp dönmemesinin önemi yoktur.leonardo'nun totemi yüzüğüdür.rüyasında yüzüğü takar gerçek hayatta takmaz ve son sahnede yüzüğü takmamaktadır.yani çocuklarına kavuşmuştur.
  8. 8
    totem olayıyla hatırlanan film.

    (bkz: herkesin bir popisi olmalı)

  9. 9
    an itibariyle trt'de "başlangıç" adıyla tv'de ilk kez yayınlanan film.
  10. 10
    i.imgur.com/...
  11. 11
    Christopher Nolan'ın ilk bilim kurgu filmi. Filmde kullanılan kurgu tekniklerini ve senaryo detaylarını ilerleyen Nolan filmlerinde sıkça görücez muhtemelen.

    ha bu arada, Cobb'un totemi topaç değil.
  12. 12
    edgar allan poe 'nun dream within a dream sözünün bir üst seviyesidir.
  13. 13
    müzikleri bir harikadır.

    (bkz:hans zimmer )

    www.youtube.com/...
  14. 14
    bu filmi ilk defa 15-20 gün önce izledim. bugün bir kere daha izledim acaba gözümden kaçan bir yerler var mı diye. yoo pek de bi yer yokmuş. sonrasında da filmi sildim, gitti. bir daha izleyeceğimi zannetmiyorum. 2 kere yeter zaten. her ne ise, buraları geçip filme gelelim.

    film güzel, gerçekten güzel. genel anlamıyla kurgusunu beğendim. rüyanın içindeki rüyanın içindeki rüyanın... son derece özgün bir konu. her ne kadar, aşağıda kafama takılan ve bence mantıksız bulduğum bazı noktaları olsa da düşünce olarak son derece özgün. hatta bu konudan bence ileride daha çok sanatçı ekmek yiyecektir. hakkıyla yiyeceklerse helali hoş olsun. yine görüntüler açısından muazzam bi film olmuş. hoş, ben bu şekilde efektlerle ve bilgisayar hileleriyle yapılan görüntülerden ziyade, doğal görüntüleri beğensem ve tercih etsem de bu, filmin sinematografisini takdir etmeme engel değil. sanırım film bu yönüyle de oscarda bi ödül kazanmış. müziklerde de yine hans zimmer ustalığını konuşturmuş. oyuncular da tabi çok iyi. oyuncular konusunda en beğendiğim nokta ise, hiçbirisinin bir adım öne çıkmamış, hepsinin filmde eşdeğer düzeyde katkı sağlamış olması.

    şimdi sıra filmde gördüğüm ve anlamlandıramadığım bazı mantık hatalarında:


    -- spoiler --

    1. kimyasal ile ilgili sahnelerin bir tanesinde kimyasalın orta kulağı etkilemediği ve kişi düşme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığında kişinin rüyadan uyanacağı uygulamalı şekilde gösteriliyor ancak minibüste giderken ve minibüs birçok badire atlatırken uyuyan kişiler kemerle bağlı olsalar da yine de düşme tehlikesi geçiriyorlar, hatta o çarpışmaları bir yana bırakalım. minibüs düşerken de aslında dengelerini kaybettiklerinden dolayı uyanmaları gerekiyor ama hepsi ancak dürtme sayesinde uyanıyor?

    2. gerçek hayattaki 5 dakikanın rüyada 1 saate tekabül ettiği anlatılıyor ve cobb ile mal, (rüya yılı ile) 50 sene rüyada kalıyorlar. şimdi matematiksel hesaplamalara girmeyecem ama bu nerden baksanız 50 saate, yuvarlak olarak 4 güne tekabül ediyor. bir insanın bu kadar uyuması imkansız eğer kimyasal yoksa - ki mal ile cobb kimyasal almamışlar ya da bundan bahsedilmiyor.

    ama durun evet, biliyorum cobb zaten mal ile rüya içinde rüya çalışmaları yaptığını ve gidebildikleri kadar derine gitmeye çalıştıklarını söylemişti. yani bu 50 yıl 4. ya da 5. katmanda yaşanmış olabilir. farzedelim ki 4. katmanda yaşanmışsa...tren ile öldüler ve 3. katmana çıktılar, sonra mal intihar etti ve 2. katmana çıktı. olaya bu noktadan bakarsak, her şey rüya gibi de gözükebilir.

    tabi bu 2. maddeyi, filmin sonundaki dopaç döndürme sahnesinden bağımsız olarak ifade ediyorum.

    3. mimar kızın yaptığı labirentler fischer'in bilinçaltına nasıl yerleştiriliyor?

    4. ilk rüyada kahramanlarımız, minibüs ile düşerken otel odasında da yer çekiminden kurtuluyorlar. ama otel odasında yer çekiminden kurtulmaları, karlı sahnede kahramanlarımızı değil, çığın düşmesini sağlıyor. minibüs düşerken boşlukta olmalarından dolayı (yer çekiminden dolayı olduğunu düşünmüyorum, zira yer çekimi her noktada var) otel odasında havaya kalkmaları, bence karlı havada da onları etkilemeliydi sanki. sadece çığın düşmesiyle kalmamalıydı olay.

    bir iki tane daha var bu şekilde ama, bunlar neredeyse hemen hemen her filmde olan basit hatalar oldukları için onları söz konusu etmek istemiyorum.

    -- spoiler --

    ancak bu hatalar, filmi kötü yapar mı ya da her filme bu şekilde mi bakılmalı bundan emin değilim. bu ayrı bir tartışma konusu ama mükemmel kurguya sahip olduğunu düşünenlerin bir kez daha düşünmesi gerektiğini düşünüyorum açıkcası.

    genel itibariyle beğendim ama benim gözümde bir şaheser mertebesinde olmayan bir filmdir.

    son olarak nolan'ın ilk filmindeki kötü karakterin adının da cobb olmasının sadece bir tesadüften ibaret olmadığını düşünüyorum.

    iyi seyirler.
  15. 15
    oldukça keyifli bir film.

    sinemadan çok fazla anlamam. yalnız film teknik olarak gayet başarılı geldi bana, tabi en başarılı yanı kurgu.

    yalnız bir sanat eseri olarak abartıldığı kadar üst düzey olduğunu düşünmemekteyim. zira herhangi bir felsefi derinlik içermemekte, eğlencelik bir parça olarak kalıyor bu yüzden.
  16. 16
    Her izlenişinde yeni bir detayın farkedildiği film.Adamlar yapmış aaabi
  17. 17
    (bkz: bir cristophar nolan klasiği)
  18. 18
    müzikleri hoştur.

    hans zimmer - time
  19. 19
    bu gece show tv verecekmiş. yayın saatine baktım, 23:00-00:00 görünüyor ki reklamlar da dahil buna. yolunmuş kuşa çevirecekler filmi desenize. içinde öpüşmeli koklaşmalı sahne de yok ama demek ki gerçekliği sorgulamayı da sakıncalı buluyorlar. ilginç.
  20. 20
    33.media.tumblr.com/...

    olayın özü budur.
  21. 21
    the matrix ama daha çok the thirteenth floor'un başarılı uyarlaması. teknolojinin katkısı, nolan'ın varlığı ve sağlam kurgusuyla hakkını veren bir film olmuştur.
  22. 22
    (bkz: matruşka )
  23. 23
    en iyi filmler sıralamamda başı çekiyor. her şeyiyle muazzam film.
    www.youtube.com/...
  24. 24
    bir ldc harikası. film size mindfuck yaşayabilir fakat olayı kaçırmadan izlerseniz ne kadar etkileyici bir film olduğunu anlarsınız.

    yine de bir the basketball diaries değil.
  25. 25
    Bi y*rrak anlamadım ama millet bu kadar beğenmişse güzeldir herhÂl.
    • neyini anlamadın finali mi anlamadın tamamını :D
    • Ya şimdi filmin sonunda o beybıleyd dönüyordu ya, heh işte rüya mıydı orası?
    • Yine anlamadım :D
    • aslında yüzüğün olmaması sebebiyle gerçek hayatta olduğu kesinleşmiş bir durum gibi lakin yönetmen gerçek ile hayal birbirine karışmış gerçek önemli değil diye tatava yapmamızı istiyor :D