1
insan zihninin bir bug'ı. insanı tüketen ve yoran bir süreç. uyku bozukluklarının bir sonucu, aynı zamanda nedeni sayılabilecek bir hata. zihninizi yine sizin yarattığınız o kafesten geniş çayırlara salıvermek gerekiyor bazen. bunu yapamayacak kadar zeki olduğunuzu düşünüyorsanız, düşünmeyin.
felsefe yapmak eylemi nedense bizde hep kötü algılanır, avam kimselerin savunma mekanizması haline gelmiştir çünkü. kötü değildir lakin buna ehliyetiniz yoksa sizi tüketir.
2
düşünmeye başlayan bir insan zihni, gerçekdışı bir hapishanenin hücresinde oturur.
parmaklıkları görebilir ve onlara dokunabilir. etrafına bakıp düşünmeye devam ettikçe gardiyanları(küçüklükten gelen tabular) ve ellerinde olan silahları görür.
esir olduğunu anladığı an kaçış yollarını düşünmeye başlar ve işte felsefe bu noktada başlar. ve felsefe zamanla demir parmaklıkları aralayıp zihni kafesten dışarı çıkaracaktır.
gerçekdışı bir kafesten kaçan insan zihni, the sacred geometry of chance 'ın dediği gibi gerçekliğin geniş çayırlarında dolaşmaya başlar. ve bir zaman sonra dolaştığı yerin aslında gerçek çayırlar değil hapishane bahçesi olduğunu görecektir. ama parmaklıkları görmeyeceği için bir nebze daha özgür hissedecektir.
işte insan düşündüğü zaman, düşüncenin sınırları olmamasından ziyade kendisinin bir sınır olduğunu anlar. çünkü varlık sınırsız olabilecek iken benlik kısıtlıdır.
3
gerçekten tartışabileceğiniz, size birşeyler katabilen insanlar varsa çevrenizde, bu felseflik muhabbetler çok daha keyifli olur.
4
Günaydın dedik diye gün mü ayar
3 saatlik uykuyla nasıl ayakta duram
Soruyorum size eyyyy filozoflar
Böyle bir şey olabilir mi ya?
Tükendim arkadaşlar, Sokratesin fırt dediği yerdeyim. İntiyar başlıklarına atacağım şimdi kendimi.
↑