kayıt

130 liraya hz. muhammed terliği satan cübbeli ahmet hoca

  1. 1
    din tüccarlığına yeni bir boyut getirmiştir. bu terliği giyenlerin rüyasında hz. muhammed'i gördüğünü iddia etmiş.

    tr.sputniknews.com/...
  2. 2
    eğer buna inanıp alan insanlar varsa hemen aynısını ben de yapmaya başlayacağım. akılları yok ama paraları var ihihih ^^
  3. 3
    Rızkın onda dokuzu ticarettendir diyen bir kapının ardındadırlar bunlar. Al sat al sat, din sat duygu sat don sat... yeter ki kendi kaderini kendi ellerine almayı başaramamış bir grup gariban bulsunlar, mezarından kefenine, terliğinden ereğine kadar her şeyin okunmuşunu okutabilirler. Şaşırmamak lazım
  4. 4
    bura türkiye. doğaldır.
  5. 5
    Bence din tüccarlığı bile elden gidiyor,madem para gözünü kör etmiş. Ona göre davran kardeşim ,130 lira ney yani ?
    Sat 13 bin liraya falan ,zaten alacak insanlar var
  6. 6
    en iyi esnafın, din tüccarları olduğunu tekrar tekrar göstermiştir.
  7. 7
    Şaşırtmamıştır. Zira aynı hoca yanmaz kefen de satışa çıkarmıştı. Hatta kefenin kumaşının maliyeti yüksek olduğu için para karşılığında ön sipariş de almıştı. Sonrasında bu olay gündeme geldiğinde kendisine kumpas kurulduğunu söylemişti.

    Kefeni anlattığı video:
    youtu.be/...

    Yanmaz kefen hakkında iftira atıldığına dair video:
    youtu.be/...
  8. 8
    "Dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık suçu, 5237 sayılı TCK’nin 158. Maddesinde düzenlenmiştir.

    5237 sayılı TCK’nin 158. maddesinde yer alan suç tipleri, dolandırıcılık suçunun temel şekline göre cezanın artırılmasını gerektiren nitelikli unsurları olarak belirlenmiştir.

    5237 sayılı TCK’nin 158. Maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, dolandırıcılık suçunun dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle işlenmesi, bu suçun temel şekline göre daha ağır ceza ile cezalandırılmayı gerektiren bir durum olarak kabul edilmiştir.

    Burada dikkat edilmesi gereken husus, dinin bir aldatma aracı olarak kullanılmasıdır. Bu nitelikli unsurun gerçekleşebilmesi için, dinî inanç ve duygular, aldatma aracı olarak kötüye kullanılması gerekmektedir.

    Suçun oluşabilmesi için, dinî inanç ve duyguların kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirilen hile ile haksız bir yarar da sağlanmış olmalıdır."

    Bir devleti devlet yapan, halkın ortak mutabakatı ile oluşturduğu yasaların ve kanunların ne denli işler hale getirildiğine bağlıdır. Devlet, yapısı gereği toplumsal sözleşmenin koruyucusudur. Devletin bir kolu olan orduda olduğu gibi eğer devlet teşekkülünün tamamında yahut belirli bir kısmında siyasi, maddi çıkar ile ideolojik menfaatler doğrultusunda belirlenen yasalarda ve bu yasalar doğrultusunda oluşturulan suçlara yönelik verilen cezalarda bir suistimal var ise bu tüm devlet teşekkülünün ortadan kalktığını gösterir.
  9. 9
    Yazık.cok yazık.ha kızmıyorum aslında!Türkiye gibi Ortadoğu bölgesinde olan bir ülkede,din ve Kur'an herzaman kazanma aracı olmuştur.suclu aslında o şahıs değil.anladiniz kimler suçlu.