kayıt

oy vermek için eğitim alma şartı

  1. 11
    seçme ve seçilme hakkının yanlış yorumlanmasıyla istenilen şart.

    devlet eğer en ücra köşedeki ferdine bile belli bir eğitimi sağlayamıyorsa bu onun ayıbıdır, genel hak ve özgürlükleri bağlayan bir mesele olmaz. şahıslar genel tabloya oy verdiği gibi kendi bölgesindeki kişilere göre de oy verdiğinden onun halinden anlayan sorunlarını dinleyen kişiye de oy vermesi gayet olasıdır ve bu insancıl ihtiyaçları görüp yorumlaması için belli bir eğitim almasına hiç gerek yok.

    bunun gibi türlü hak ve özgürlük kısıtlayıcı şeylere gitmektense o eğitimsiz kısıma ulaşmayı amaçlayacak parti programları, il ilçe faaliyetleri ve güçlü bir yapılanma ile işin içinden tabiki alnının akıyla çıkabilir tüm siyasi partiler. bunu engelleyen hiçbir şey yok. öncelikli olan buna niyetlenmek.
  2. 10
    toplumun önemli kısmının eğitim konusunda alerjisi olmasından dolayı olması zor şarttır. zaten bu alerjik tepki nedeniyle oy vermek için bile yontulmaya ihtiyacı olan güruhlar doldu ülkemizde.
  3. 9
    Her secim istisnasız ampule basan ilkokul mezunu dedemin kesinlikle destekleyecegi öneridir.zaten biliyosunuz bir amele için üniversite,doktora, vatandaşlığa yeterlilik sınavı fln hep çok mühim mevzulardır.
  4. 8
    2. dünya savaşı sonrası ilk seçimlerde japonya'da uygulanandır.

    seçmenler sadece üniversite mezunlarından oluşturulmuştu, şimdiki sistemde ise oylama el yazısı ve imza ile yapılıyor. böylece sadece okuma yazma bilenler oy kullanmış oluyor.

    2008 yılında aysun kayacı "Dağdaki çobanla benim oyum eşit olamaz" dediğinde ortalık feci karışmıştı. büyük çoğunluk onu haksız olarak gördü. ama bunun sebebi aslında "benim oyum" diyerek kendini yüceltmesidir.

    eğer "eğitimli, aydın bir kişi ile siyasetin s sinden anlamayan, henüz okuma yazmayı dahi zor başaran insanların oyu aynı mı olacak? ülkenin geleceği bu insanlara mı kalacak ?" tarzında bir söylemde bulunsaydı eminim daha az tepki alırdı.

    görüyoruz ki aysun kayacı hanım efendi haklıymış. sadece üslubu yanlış.
  5. 7
    japonyadaki sistem uygulanmalı. mühür yerine ad soyad ve imza ile oy kullanılmalı. en azından okuma yazma bilmeyenler oy kullanmasın.
    (bkz: ampule bas ampule )
  6. 6
    Yanlıştır. Dünyayı gerizekalılar yönetmezse tadı çıkmaz aq. Hayatı hileyle oynamak gibi o ne öyle...
  7. 5
    İktidar değiştirecek şart. Türkiye sınırları içerisinde hangi parti iktidarda olursa olsun asla yasalaşmıyacaktır.
  8. 4
    çok güzel fikir de çoğunluğun işine gelmez. bırak eğitimi oy pusulasına 3+4 gibi robot olmadığınızı kanıtlayın tarzında soru koysan, yanlış cevaplı oyları saymasan, seçmenlerin yarısının oyu geçersiz olur. adam bir zamanlar akp'deydi diye pusulada hem hakan şükür hem de akp'ye evet basmış. beynini siktiklerim.

    bana kalsa direk idam ettiririm böyle adamları. daha oy pusulasına tek evet basması gerektiğini bilmeyen, bu kadarcık bilgiyi öğrenememiş, hadi öğrenemedi diyelim azcık mantık kurup düşünememiş bir insandan topluma, kendine ya da başkasına hayır getirmesini bekleyemeyiz. solucan kadar beyni olmayan bu adamlara değil oy verme hakkı, yaşama hakkı bile çok.

    çok mu zor peki ilk entry'de bahsedilenler. değil. çocuk yetiştirmek için oy vermek için eğitim lazım. bir sınav yapılıp sınavdan alınan puana göre oy hakkı tanınabilir insanlara. atıyorum 300 puan üstünden 270 aldıysa 5 kere oy atabilecek gibi. bunlar zor şeyler değil ama maalesef çoğunluğun işine gelmez.
  9. 3
    büyük bi hışımla "yok artık ağız tadıyla sen eksi verme arap yazısını da mı göremeyeceğiz" diyodum ki siyasi bi başlıkmış. eğitim şart.
  10. 2
    maksat eğitim olsa hedef başkanlık sistemi, demokrasi, teokrasi falan değil, araç meritokrasi olurdu. "kapitalist sisteme bağlanmış demokrasi", paran olduğu sürece en tepeye çıkabilmene imkan veren yönetim biçimlerinden biridir.
  11. 1
    şimdiye kadar niye uygulanmadığını anlamadığım durum. sanırım dünyanın hiçbir yerinde yok bu uygulama. en boktan işi yapabildiğimizi gösterebilmek için bilimum diploma, sertifika, belge alma şartı koşuluyor insan ama bir ülkenin bir ulusun hatta abd gibi bir ülkeden bahsediyorsak tüm dünyanın kaderinin belirleneceği siyasi seçimler için oy kullanma yetkisi verilen kimseden hiçbir bilgi, eğitim beklenmemektedir.

    çokça tartışıldı, bir çobanla benim oyum bir mi, oy vermek için üniversite mezunu olma şartı getirilsin gibi saçma tartışmalar çıktı. üniversite mezunu biri çoğu zaman bir çobandan daha ahmak olabiliyor. okulda alınan eğitimde hangi siyasi oluşumun sana fayda edeceğini göstermiyor kimse. bu yüzden okul eğitimi ile, meslek ile ölçülebilecek bir şey değil oy verme yetisi.

    bunun için atıyorum 1 ay gibi bir sürede, siyaset eğitimi, yönetim bilimi, siyasi sorumluklar, toplumsal olgular, sosyolojik değişkenler gibi konular herkesin anlayabileceği şekilde bütün halka anlatılabilir. kimsenin profesör olmasına gerek yok bu eğitimden sonra, az çok ülke en iyi nasıl yönetilir, kim yönetebilir, hangi etmenler ülkenin ileri gitmesini sağlar hangileri geriletir gibi bilimsel bir bilgiye sahip olur ve kandırılmaya daha kapalı bir halk bilinci oluşur bu yolla. sınavı başarı ile tamamlayanlar oy verebilme sertifikası ile ödüllendirilir ve oy verme hakkına sahip olur. bunu geçemeyen oy veremez, bir daha eğitime tabi olur. tıpkı sürücü belgesi gibi, oy verme belgesi olmak zorunda olur oy vermek için.

    bu eğitim ve sertifikasyon tamamen bilimsel yollarla objektif bir biçimde yapılmalı ve denetimi sağlanmalı. bu uygulama ile bence bir çok kötü seçimin önüne geçilebilir, halk daha sağlıklı kararlar verebilir.

    aynı şekilde uygulanması gereken bir diğer eğitim de şu bana göre:
    (bkz: çocuk yetiştirmek için eğitim alma şartı)