türk dizilerindeki klişeler

*

Genellikle çoğu türk dizisinde görülen ayrıntılar. Aklıma ilk gelen aynı tasarıma sahip cam ofis ve esas kızla oğlanın iş yerinde tanışması.

heyecanlı (!) bir şey olmadan önce köklenen müzik.

sonra hiç bir heyecanı kalmıyor zaten.

portakal suyundan sadece bir yudum içmek.

and olsun yapacağım bir gün.
kellogs kellogs nereye kadar lan.
aşırı zengin imajı yaratacağım.

bu portakal suyu olayını her gün birileri yazıyor sanki. kullanıcı adına dikkat etmiyorum ama sürekli gördüğümden eminim. hepsini sen mi yazıyorsun? doğru söyle. :D
evet hep ben yazıyorum.
çünkü portakal suyu ve zenginlik benim nazarımda ters orantılı.
ne kadar zenginsen o kadar az portakal suyu içiyorsun.

bak düşün; fakfakirsin hasta olmamak için anangil tarhana ve portakal suyunu dayar da dayar.
neden çünkü ilaç pahalı.
şimdi düşün zenginsin; holdinge gidip mal mal oturman lazım ama kahvaltı da etmen lazım. bir kuş sütünün eksik olduğu masadan sadece bir yudum portakal suyu alıp şoförü bekletmemek için çıkarsın.

oğlum bana portakal suyu getirin allah aşkına dayanamıyorum vitaminsizliğe.

Türk dizileri komple klişe zaten, detay yazmaya hacet yok.

(bkz: olum o senin yengen)

#895570

türk dizilerindeki klişeler değil, klişelerdeki türk dizileri demek lazım. özellikle şu son birkaç yılda çıkan dizilerin çoğu birbirinin kopyası. kabarık ve yanlara taranmış saçları, geniş omuzları, uzun boyu, ve kısık gözleriyle izleyeni etkilemeye çalışan genç zengin iş adamımız; ya evine ya da ofisine hizmetli olarak alınmış, suratı estetikten bir hâle gelmiş saf kızımız ve bunların arasında yaşanan aşk. aşk dediğime bakmayın ha. ortada öyle romantik bir şeyler de yok. aşk dizisi mi yapalım, komedi dizisi mi yapalım derken arada kalıyorlar; bir süre sonra hem duygulandırmadığını hem güldürmediğini fark edince komik yan karakterler sokuyorlar ama yine olmuyor. sonuç? 13. bölümde final. tüh amk boşa kiraladınız o villayı ve ofisi.

birisi yengesini düdükler, birisi aptal olur kendisini düdükletir. gelen gidene kendini düdükletiyor amk her dizi de mutlaka olmazsa olmazlardan birisi sevgili olur akşam soluğu yatakta alırlar .d
ayrıca hastaneye zorunlu şartlardan dolayı düşen kişinin haberini alan kişi yaralının yanında soluğu alır. hele bir soluklan yiğenim nereden bildin hastaneyi.
o yüzden türk dizileri leş.

anlamsız yakınlaşmalar.

reytingler düşmeye başlamışsa mutlaka bir hastane mevzusu eklenir senaryoya.
ya birisi kaza geçirir, ya birisi düşük yapar ya da birisi kalp krizi geçirir.
hiç bir şey bulamazlarsa bile birisi mutlaka bir sebeple hastaneye düşer.
sonra da bir sonraki bölüme saklanır sonucun ne olduğu öldü mü sağ mı kaldı diye?
güya amaç seyirciyi merakta bırakmaktır.
çok nadir istisnaları da olsa ulan salaklar biz bilmiyor muyuz başroldeki adam ölse diziyi kim izler? biz bilmiyor muyuz sen o adamla 13 bölümlük anlaşmışsın 3.bölümde o adamın ölmeyeceğini.
azıcık amerikan dizisi izleyin bari.
40-60 dk maksimum
haftada 2.5 saatlik dizi çekmek nedir ?
ondan sonra anlamsız bakışmalar, uzayıp giden sahneler. yeter ki süre dolsun.
2 ay diziyi izlemiyorsun, 3. ay bir bakıyorsun dizide hala herşey aynı,değişen hiçbir şey olmamış.

Necati bey ne yapıyorsun, siz benim patronumsunuz üstelik evlisiniz de.

Sadece bir bölüm sonra,

Hadi necati, ayh, oyş.

*

Kişisel hayatındaki problemler yüzünden diziden çıkmak zorunda kalan oyuncu, ölür, 5 bölüm sonra dirilir.

Bir sezon boyunca başlarına gelmeyen kalmıyor ama hala tüm aile mütevazi bir mutluluk yaşıyor.

Ben onların bir bölümde yaşadığı dramı yaşasam saçlarım geceden sabaha kadar bembeyaz olur.

sanırım yeni klişelerden biri hazal kaya . her yerde amk hobiti.

geri kalanı için bu entry hiç bir noktayı atlamamış.

seksüel gerilime değinmiş mesela, bir numara budur. hep bir yiyişme öncesi anı.
full özellik erkek. kaslı, yakışıklı, zengin, mütevazi, kültürlü, yeri gelince atarını yapan, eğlenmeyi bilen, komik vs.
ne fonksiyonu olduğunu anlamadığımız bir kız. biraz güzel ama çok da değil. başrol erkeğin eski sevgilisinden daha çirkin.

Düşman olduğu kişinin babası çıkması.

(bkz: hamile kalmak)

alakalI alakasIz herkes bir hamile kalIyor. yatak sahnesi gorunce anlIyorum genelde bunu.

Zengin patron fakir çalışan ilişkisi. Oyuncuları bile gözümde canlandı bak şimdi.

Deus ex machina triplerindeki şoför.

Holding sahibi aşırı seksi kaslı müthiş kültürlü ve ikizler burcu çapkın erkek patronun yılış yılış avel ve saf her bölüm farklı ve marka kıyafet giyip kirayı çıkaramayan bir de elinden hiçbir iş gelmeyen çalışanına aşık olması, asansörde öpmesi bir de kirasını ödemesi.

Başroller arasındaki bakışmanın gıy gıy bi müzik eşliğinde yarım saat sürmesi. Cinnet geçirtir adama cinnet.

Birbirini çok sevip asla kavuşamayan salak ikili. Bir türlü konuşamazlar ve yanlış anlaşılmalar da hep araya girer..

x kişisi: Eğer çocuğuma bir şey olursa seni öldürürüm.
Çocuk için yapması gerekeni yapar ve anlaşma sağlanır. O sırada bir telefon çalar. Anlaşma bozuldu.
y kişisi: Eğer kızıma bir şey olursa seni öldürürüm.

aynı senaryo sırayla yer değişiyor la bari 2-3 bölüm bekleyin hemen nasıl oldu bu? Nasıl kaçırdılar, elinizdekini nasıl aldılar? İnsanları burada nasıl diye sormamaya alıştırıyorlar. sonra ortadan uf puf olanı merak etmeyen insanlar...

işlerin tamamen rating üzerinden yürümesi. tutmazsa 2. bölümü görmeden kaldırılması, tutarsa 13 bölümlük senaryonun (13 haftalık) 10 yılı devirebilmesi.

tümünü gör

↑