1
türkiye'ye gelmiş en iyi yabancı futbolcu. galatasaray'ın kazandığı avrupa kupalarında büyük rol oynamış, türk futbolunun çehresini değiştirmiştir. hem real madrid hem barcelona forması giymiş bir efsanedir. karpatların maradonası lakabıyla anılan gheorghe hagi teknik direktörlük kariyerinde ise futbolculuğundaki başarıyı ne yazık ki yakalayamamıştır. (bkz: commandante hagi)
2
efsane Türkiye'nin en iyi 10 numarası olarak gösterilen eski Galatasaray futbolcusu ve teknik direktörü
3
abi ben çok uzaklarda sarı- kırmızı düşler kuran bir çocuktum...
o zamanlar abilerimizin kurduğu düşler gerçekleşmişti...
aylardan mayıstı ve 20'si falandı önüme formalar açıldı 2'den 11'e kadar... 10'u aldım ben. sarı bir forma, kırmızı bir şort ve kırmızı tozluklar
tozu dumana kattığımız zamanlar hani.. sonra giydim o formayı. hatta hatırlıyorum, aldığımız adam beni görüp gülümsemişti mahalleden bisikletiyle geçerken...
o zamanlar güzel zamanlardı abi..
resimlerini ancak gazetelerden kesiyorduk şimdi ise yüzünün geçtiği her resmi sağ tıklayıp kopyalıyorum bulunsun diye..
bakmıyorum bazen affet.
uzun bir hikaye yazdın abi yalındı, yüreklere dokundun.. senden davacıyız ama bir hakim nasıl suç işler...
pazar banyolarını hatırlıyorum, sıcak su tepemden dökülürken hissetiğim şeyler... belki sende deplasmanın birinde o saatlerde maç sonrası duştaydın aynı saat diliminde başımızdan aşağı su dökülüyordu gurura bak...
abi resim ödevlerini harita metod defterlerine çizdiğim zamanlardı frikik atışlarını ok çizerek 90'a yapıştırdığını belitirdim ve altına eklerdim:
haftanın golü diye..
o zamanlar zor zamanlardı abi..
mahallelerde hagi'ler hakan'lar taffarel'ler olurdu mesela rüştü'lere gol atarlardı şifo'lara baliç'leri geride bırakarak...
ayın 15'i gelirdi abi evlere maddi sevinç hakim olurdu. bazen maddi sevincin veremediği huzur verirdin evlere öyle adamdın hani..
devlet kurmuştun tek başına yüreklere... yolu bedava yapmıştın, elektrik hiç kesilmiyordu ışıktın be abi.. karanlık zamanlardı..
beyaz bir formayla malum takıma bir frikik atmıstın. yaslı amca şapkasını çıkarmıstı sana. öyle avrupai bir havamız vardı
sakat yıllardı abi amca bağkur'dan emekliydi göremedi gidişini.. o gitti sebep akciğer kanseri
ağır yıllardı...
sen sendin abi, hala sensin.. iyisi olur, kötüsü olur, karşılaştırma olur, o olur, bu olur sendin işte abi..
van'da dormund'da karabük'te ankara'da erzurum'da kopenhag'da monaco'da hep aynı tarife..
aynıydın abi...
aynı zamanlar abi...
sanki o zamanlar abi..
sekiz yıldızlı liginde sanki eski tadı yok... yeni yeni juve falan diriliyor biz toparladık...
abi sen kapat sol ayağınla çok yazmasın
ben seni ararım rüyalarda hem sabah 8'e kadar bedava
sami yen abi özlüyorsun değilmi... bizde...
ianis'i benim yerime öp abi
sol ayağına iyi bak
bu arada saçları boyat beyaz sana yakışmıyor be abi o asi zamanlarının siyahı olsun...
4
karpatların maradonası, efsane 10 numara. alex ile karşılaştırılmasına gülüp geçiyorum. evet, alex iyi futbolcuydu ama bu adamdaki yeteneklerle karşılaştırılmaz bile ondakiler. yakından vurur, uzaktan vurur, serbest vuruştan atar, adrese teslim orta açar, çalım yeteneği üst düzeydedir, birebir kaldı mı karşısındakini futboldan soğutur. o, hagi'dir... bir daha gelmez.
5
alex ile ölümüne kıyaslanan futbolcudur.
en sonunda "ikisi de efsane" naralarıyla biter.
6
metin türel tarafından, ersun yanal'a söylenen "hagi sana 40 metreden bir çakar, nereye koyacağını bilemezsin o istatistikleri." cümlesinin baş kahramanıdır.
i love you hagi'dir, 10 numaradır. sahadaki pazubandı olmayan kaptandır. frikik üstadı, futbol maestrosu, karpatların maradonası'dır.
hagi, bu ülkeye gelmiş en yetenekli ve en başarılı futbolcudur. şimdilerde kıyaslandığı bazı kimseler, onun sol bacağı bile olamazlar. onun golleri, spikerleri kendinden geçiren hareketleri, hırsı, agresifliği, futbol topuyla dansı bir daha gelmez, gelmeyecektir.
edit: imla.
7
karpatların maradonası.
2000-2001 sezonu sonunda galatasaray'da taşıdığı 10 numaralı formasıyla 36 yaşında dünya çapında yıldızların oynadığı unutulmaz bir jübile maçı ile yeşil sahalara veda etti. veda ettiği sezon sonunda futbolu bıraktığını açıklamasına rağmen italya'nın inter ve ispanya'nın real madrid kulüplerinden futbola dönmesi için teklif alındığı inter ve madrid yöneticileri tarafından doğrulandı. fakat hagi, tekliflere çok teşekkür ederek galatasaray'da mutlu olduğunu ve futbola burada veda edeceğini söyledi. galatasaray kulübü hagi 'nin taşıdğı 10 numaralı formayı 2002 yılına kadar müzeye kaldırdı.
8
maradona'nın övgüsüne mazhar olmuş, 10 numara mevkisinin gelmiş geçmiş en iyi birkaç futbolcusundan biri.
9
bugün tuttuğum orucu kendisine hediye ettiğim büyük usta.
10
romanyalı olduğu için ulusal olarak uluslararası başarıdan uzak kalmış bir dünya yıldızı
11
sadece sağ ayağı hakkında en az 500 sayfalık roman yazılır. romanın finalinde ise "aslında o solaktı" yazar. öyle bir futbolcu işte.
12
bazen öyle bir mesafeden golü çakardı ki; sevinmek için kendisine daha yakın olan taffarel'i tercih ederdi.
14
ismini görünce galatasaray'a sportif genel koordinatörün başkan yardımcısının dolma kalemi olduğu zannettiğim eski star.
zira galatasaray'da kaç sportif sorumlu var bilinememekte.
15
son zamanlarında sinirli hallerine kızmış bir aslan olsam da, şimdi bakıyorum bir takımda bunun üç beş katı sürüyle adam var. üstelik hagi gerçek bir sanatçıydı, yaratıcı akla zarar kurguları vardı. çocukluğumun yegane şöleniydi attığı attırdığı değil sadece, zeka işte herkesin her futbolcunun sahip olamadığı, fark budur.
kopyalarken ellerim ateşlendi, hala aynı duyguyu yaşıyorum.
www.youtube.com/...
not- farkında olmadan iki yıl önce yine aynı golü paylaşmışım. unutkanlık.
18
bugün (5şb) doğum günü olan sanatçı.
benim için forma üstü bir futbolcu. adını sırtıma geçirdiğim ilk top tepici.
şu pozisyonun her bir saniyesini aklıma kazımıştır.
19
ben hagiyi gol attıktan sonra yüzünde beliren, hafif utangaçlık, hafif gurur, hafif şımarık çocuk edası kokan gülüşü için sevdim..
ben hagiyi vanda 2 gol attığında, trabzona galatasaray adına ilk frikik golünü attığında kapalı tribünün önüne koşup diz çöktüğünde sevdim..
ben hagiyi arkasından gelenin onun bu hareketi yapacağını bildiği halde engelleyemediği topuk pasları için sevdim..
ben hagiyi kolunda pazubandı olmayan gizli kaptan, gerçek lider olduğu için sevdim..
ben hagiyi annesini, babasını galatasarayda oynarken kaybedip, yasını, galatasaray formasıyla sakallı çıktığı maçlarda tuttuğu için sevdim..
ben hagiyi her maç öncesi özenle sargıladığı ayakları için sevdim..
ben hagiyi türkçe öğrenme çabası için sevdim..
ben hagiyi bir samsun maçında ne yapılırsa yapılsın gol girmediği bir anda, sonradan oyuna girip topla ilk bulustuğu anda attığı şutla kazandırdığı gol için sevdim..
ben hagiyi bir başka maçta oyundan çıktıktan sonra kalenin arkasına gidip, bir duran topta arkadaşlarına nereye atmaları konusunda direktif verirken görüp, bir de onun dediği yapılıp gol gelince sevdim..
ben hagiyi her basın toplantısında söze normalll diye başladığı için sevdim..
ben hagiyi erol ersoyun sahasında galatasaraydan şampiyonluğu çalanların hepsinin yüzüne tükürdüğü için sevdim..
ben hagiyi samuel johnsonın kaburgasını kırdığı icin sevdim.. (eğerki fanatizim bazı şeyler gerektiriyosa onuda yaparız.)
ben hagiyi viyanada 20 yaşında delikanlı gibi tüm yarı sahayı geçip attığı golden sonra çocuk gibi sevinip arkadaşlarına elleriyle gelin gelin yaptığı için sevdim.
ben hagiyi sahanın bir ucundan bir ucuna attığı milimetrik paslar için sevdim..
ben hagiyi bacanağı popescu için sevdim..
ben hagiyi spikeri 8 kez hagi! hagi! hagi!..diye bağırttırabildiği için sevdim..
ben hagiyi roberto carlosa attığı çalımdan sonra salladığı el için sevdim..
ben hagiyi allahın sarhoşu tony adamsa caktığı yumruk için sevdim..
ben hagiyi athletic bilbaoya son dakikada attığı gol için sevdim..
ben hagiyi monacoya attığı gol sonrası fransız spikere çığlık attırdığı için sevdim..
ben hagiyi istanbul maçında son dakikada, leedste ilk dakikalarda, öylesine kritik, öylesine zor penaltılar için gözünü kırpmadan penaltı noktasına gittiğinde sevdim..
ben hagiyi topu ayağına aldığında parkendeki, o nasıl da mağrur tüm ingilizlerin soluğunu tuttuğunu gördüğüm için sevdim..
ben hagiyi monacoda süper kupa seremonisinde başına bağladığı bantla çocuk gibi eğlendiği için sevdim..
ben hagiyi sırtında yazan 10 rakamı ona bu derece yakıştığı için sevdim..
ben hagiyi milli marşımızı eli kalbinde dinlediği için sevdim..
ben hagiyi mütevazılığı için sevdim..
ben hagiyi gerçek commandante olduğu için sevdim..
ben hagiyi galatasarayı bu derece sevdiği için sevdim..
ve ben hagiyi üzerindeki forma ona çok yakıştığı için sevdim...
20
Real Madrid ve Barcelona da ilk kez 10 numara giymiş, izledigim en iyi futbolcudur.
21
kendini görevden alan ilk isim.
www.ntv.com.tr/...
23
hagi, arif ortada. hagi, kaleye baktı, bir çalım, nefis bir hareket, hagi, hagi ,hagi, hagi, hagi, hagii. işte muhteşem bir gol. harika bir gol. büyük ustadan viyana'da harika bir resital. hagiiii. perdeyi mi kapatıyor? ama perde böyle muhteşem kapanır mı değerli seyirciler? hagiii hagiii. hagi geliyor. golü yaşıyoruz, tekrar yaşıyoruz. bir çalım, hagi, hagi kaleci çıkıyor, ama kaleci bu topa ne yapsın? hiçbir şey. sadece bakıyor.* üçüncü gol geliyor. galatasaray şampiyonlar ligi'ni yakalıyor. hagi, hagi, hagi.. ali sami yen'de artık bir şov olacak bu ortaya çıkıyor. hagiii. ayakta alkışlanıyor bu gol.
hagi hagi hagi
anlatmak yetmez bu adamı. öyle büyük bir adam. bu gözlerin gördüğü en iyi 10 numara
24
saçlarını sarıya boyatmış olan efsane. i.hizliresim.com/...
25
9 ağustos 1996 yılında tff tarafından çıkarılan lisansının numarası 11447 dir.
sabah sabah aklıma ilk bu geldi.
ben özledim galiba seni.
haklısınız. bu aralar pek iyi değilim sanırım.
↑