kayıt

vejetaryen

  1. 1
    et ve balık yemeyen kişilere denir.bazıları süt ,yumurta ve süt ürünlerini yemeyebilir.meyveli jöle yapımında kullanılan jelatini bile yemeyen insanlar vardır .
  2. 2
    bazı insanların hayvanları öldürerek beslenmenin saçma olduğunu savunmasından kaynaklanan beslenme alışkanlığıdır.
    kimi insanların da et ve et ürünlerinin tadını sevmediğinden dolayı yemediği bir durumdur.

  3. 3
    kırmızı et ile tavuk yemezlerken, balık yiyebilenleri mevcut insan topluluğu ve bu toplulukta bulunan insanlardan her biri.

    et yemeyi canilik olarak görüyorlar. neden? çünkü canlıların öldürülmesine karşılar. bak hele bak. laflara bak. basit bir soru o zaman; bitkiler de canlı değil mi? dur, dur ben cevap vereyim, evet, canlılar. peki hayvanlar ile bitkiler arasında ölüm söz konusu iken, hayvan ölümüne ses çıkarıp, yapmayın etmeyin, işte bu yüzden yemiyoruz diyenler, bitkiler katledilirken ama onlar hissetmiyor diyebiliyorlar. ilginç. çok ilginç gerçekten.

    nereden biliyorsun bitkilerin hissetmediklerini? bilmiyorsun tabi. sadece cool olsun diye takılıyorsun. vejetaryenler cooldur. he amk he. küçük, küçücük bir sır vereyim siz vejetaryenlere, bitkiler canlı ve verdiğiniz zararları hissedebiliyorlar. şu andan itibaren 3 seçeneğiniz var. ve ben çoğu zaman seçenek tanırım insanlara.

    1- hayvansal ürünler tüketmeye başlayacaksınız. böylece normal hayatınıza geri döneceksiniz. olması gerektiği gibi, doğanın emrettiği gibi. insanlığın sağlıklı bir şekilde devamlılığı için.

    2- bitkisel ürünleri de tüketmeyeceksiniz. böylece sadece kendinizi tüketeceksiniz. yerse.

    3- hiçbir şey öğrenmemiş gibi, size hiçbir bilgi aktarılmamış gibi yine vejetaryen olarak kalmaya devam edeceksiniz. ki bu da sizin ot yemekten otlaştığınızı gösterecek.

    sunduğum 3. seçenek ile ilgili bilimsel bir şeyler yazayım; hayvansal ürünlerden elde edebileceğiniz protein, yağ, kalori, karbonhidrat vs. başka gıdalardan temin edemeyeceksiniz. bu da sizin sağlıklı bir vücuda sahip olamayacağınızı gösteriyor. ayrıca mental işlemlerde sıkıntı yaşayacaksınız. hatta hayvansal gıdaları tüketmemeye başladığınızdan beri yaşıyorsunuz fakat beyin işlevini gerçekleştiremediğinden bunu algılayamıyorsunuz.

    bu sadece bir uyarı. ve ben sadece bir kez uyarırım. *
  4. 4
    7 çeşit vejetaryenlik vardır...

    (bkz: Vegan)
    (bkz: Lakto-Ovo Vejeteryan)
    (bkz: Lakto Vejeteryan)
    (bkz: Ovo Vejeteryan)
    (bkz: Pesko Vejeteryan)
    (bkz: Yarı Vejeteryan)
    (bkz: fruitarian)
  5. 5
    (bkz: china study)
  6. 6
    öncelikle bir kaçtane ünlü vejetaryen yazarak vejetaryenlerin otlaşmadığını kanıtlayalım;
    Albert Einstein
    Aldous Huxley
    Bill Clinton
    Benjamin Franklin
    Bob Dylan
    Bob Marley
    Brad Pitt
    Brigitte Bardot
    Franz Kafka
    George Bernard Shaw
    Jiddu Krishnamurti
    J. D. Salinger
    Joan Baez
    John Lennon
    Leo Tolstoy
    Leonard Cohen
    Leonardo da Vinci
    Mark Twain
    Meir Dagan
    Mohandas Karamçand Gandi
    Nikola Tesla
    Natalie Portman
    Paul McCartney
    Penélope Cruz
    Sarah Silverman
    Steve Jobs
    Sting
    Tzipi Livni
    arthur schopenhauer
    abdullah öcalan

    görüldüğü gibi birçok siyasetçi, felsefeci, sanatçı, bilim adamı var. demek ki vejler ot ya da gerizekalı değillermiş.

    daha sonra -bitkilerin de canlı olduğu- klişesi var ki beni en çok yaralayan da budur sevgili dostlar. dünyada canlılar 3'e ayrılır; üreticiler (yani bitkiler), tüketiciler (yani hayvanlar -insan da bir hayvandır-), ayrıştırıcılar (bakteriler, kurtcuklar). şimdi bizler tüketici kategorisinde yer alıyorsak tabiki de cansız toprağı işleyip can veren, dünyadaki hayatın başlangıcını sağlayan fedakar bitkileri yeme hakkına sahibiz. (bitkilerin denildiği gibi hissetme duyuları yoktur. çünkü bir sinir sistemleri yoktur.) duygu olarak, vücut bütünlüğü olarak bize en yakın canlılar olan inekleri, koyunları vs yemek benim vicdanımı acıtıyor. neden acıttığına daha sonra gelicem.

    insanlar yapı olarak etçil değildir! evet çok ciddiyim. hayvanı avlamak için gerekli bir vücuda sahip değilsin. herhangi bir alet yardımı olmadan avlanmak neredeyse imkansızdır insan için. ilk mağara resimlerinde bile av resimlerinde alet de vardır. hayvanı parçalamak için dişlerin uygun değil. azı dişlerin yetersiz. hayvanı sindirmek için gerekli sindirim sistemine sahip değilsin. bağırsaklarının kısa olması gerekirdi ama insan bağırsağı çok uzundur yani lifli bitkileri sindirmeye uygundur. bağırsağın uzun olması nasıl etkiler? et çok çabuk bozulan bir besindir. (işte bu yüzden etçillerin bağırsakları çok kısadır. yerler ve atarlar.) et bağırsağında ne kadar çok kalırsa o kadar sağlığın bozulur. bağırsak kurdu bunların en başında gelir. kolon kanseri, gırtlak kanseri, aşırı zayıflık, aşırı şişmanlık, diş çürümesi vs. hepsinin kökeninde et vardır. (sağlıkla ilgili olsaydı sadece umursamaz yerdim. ama vicdani açıdan reddediyorum)

    gelelim işin duygusal kısmına; hani doğanın kanunu gibi zırvalıkları diyor ya insanlar, bir hayvanı tutsak etmek de doğanın kanunu mudur? bir hayvanın yavrusuna ait olan sütü senin çalman da doğanın kanunu mudur? hatta süt sana kalsın diye 3 günlük süt buzağılarını annelerinin elinden almak da doğanın kanunu mudur? yumurta endüstrisinde yeni yumurta tavukları üretmek için yumurtadan çıkan erkek civcivleri öğütücülerin içine atmak da doğanın kanunu mudur? kısacası bu dünyada en az senin kadar yaşam hakkına sahip olan bir canlıyı endüstrinin bir parçası yapmak, hayvan köleliğine göz yummak hangi vicdanda vardır? doğadaki et yiyen bir hayvan et yemeyi sonuna kadar hakeder. çünkü sadece acıktığında avlanır ve en zayıfı avalar. avın kaçıp kurtulma fırsatı da vardır (insanoğlu malesef bu fırsatı tanımaz) en zayıflar avlandığı için o sürünün gelecek nesilleri daha sağlıklı olur. yani avlanan bi hayvanın doğaya katkısı vardır. kısacası insanoğlu et yemeyi haketmiyor.

    lütfen vaktiniz varsa şu belgesele bir gözatın derim. diyeceklerim bu kadar.
    veg-tv.info/...
  7. 7
    sebze ve meyveleri daha çok seven insandır.önüne salatayı koy 1 büyük kase hemen bitirir.ama yine de kilolarıyla biraz sorunu vardır bu vejeteryan kişinin..
  8. 8
    saygı duysam da hiç samimi bulmuyorum vejeteryanları. insan kebap,döner,köfte,kavurma filan yemeden nasıl yaşar hakaten çok garip değil mi sözlük??
  9. 9
    aslında doğrusu vejetaryen ama kimsenin bilmediğini sandığım kelimedir.
    rica edicem düzgün kullanınız.
  10. 10
    doğrusu vejetaryen olan ama söylerken büyük ünlü uyumuna uymadığından mütevellit vejeteryen dediğim kelimedir.
  11. 11
    çeşitlerine göre tüketilen şey değişir. en yaygını lakto ovo vejetaryenliktir sanırım. hayır sanılanın aksine sadece "otla" beslenmiyoruz. halimizden de fazlasıyla memnunuz.
  12. 12
    vejetaryenler hakkında yorumda bulunmayacaktım ama baktım ki sözlük hepten otobur bireylere karşı biraz saldırgan ve acımasız bir şeyler demek istiyorum.

    ilkin, vejetaryen bireylerin olaya bakış açısı genellikle acı eksenli olduğu için kendisini bilmez bir zırtapoz oradan hemen zıplar ve ''bitkiler de acı çekiyooooorr amoooooo'', der. evrim ağacının son zamanlarda vej ve veganlara karşı cephe alması ve bitkiler ile ilgili araştırmaları çevirirken çarpıtarak vegan kafile üzerine saldırması falan, bütün bunların sebebini vejetaryenler olarak görüyorum.

    vejetaryenlerin et yememe sebebi arasında elbette acı olayı da var ama olaya sadece bu yönden bakılmaz, ele almamız gereken kesim başka. insan ve primat fizyolojisi ve sindirim sistemi ile ilgili geçmişi ve ilerleyen seçilim sürecini göz önüne almak lazım. olayı dramatikleştirmeden yana değil de, özüne inmek, yani acıdan dem vurmak yerine, et yemenin (daha genel tanımı ile hayvan sömürmenin) anlamsızlığından ve gereksizliğinden bahsedilmesi gerekmektedir.

    buradan tüm vej arkadaşları, bu içlerinde bulundukları yaş dolu gözlerle ajitasyon yapma eylemlerinden arınmalarını dileyerek araştırmaya ve okumaya iteklemek istiyorum. ve, vegan olun da bitsin işte beğ!
  13. 13
    bir ileri seviyesini daha samimi bulduğum

    (bkz: vegan)
  14. 14
    Veganlarla birlikte sürekli olarak, " ama bitkiler de canlı, onları neden yiyorsunuz?" sorusuna maruz kalan insanlardır. bu soruyu; amerikalı ünlü hayvan hakları aktivisti gary yourofsky "leş yiyicilere" tarihi ayar vererek şöyle cevaplar (hoş, böylesi saçma bir soruyu soranların, gary'nin cevabını uzun bulup okumaya tenezzül dahi etmeyeceklerini biliyorum; ama yine de bir umut):

    www.facebook.com/...

    öte yandan, "hayvansal proteine de ihtiyacınız var. bu, beyninizi kullanmanız ve düşünebilmeniz için gerekli bir şey. biliyorsunuz, değil mi?" gibilerinden söylemlere de maruz kalırlar; bunun için de:

    gencvefit.com/... (bakın bu kısa!)
  15. 15
    eskiden önemsemediğim, 'o ne lan et yemeden yaşanır mı' filan dediğim. şimdi ise gıpta ile baktığım insan tipi.
  16. 16
    (bkz: ben farklıyım akımı sıçmığı)
  17. 17
    aptallık olduğunu düşündüğüm felsefe/duruş/tutum ne derseniz deyin.

    omnivor grubundaki bir canlının üstelik düşünen bir canlının kendine bu denli acı çektirmesine anlam veremiyorum.

    www.bbc.com/...
  18. 18
    www.evrimagaci.org/...
  19. 19
    i.hizliresim.com/...
  20. 20
    Et yiyen bitki var oğlum kime şekil yapıyorsunuz.
  21. 21
    -- spoiler için tıkla --


    Rüyalar başlamadan önce Yonğhe ve kocasının hayatları gayet sıradandı. Evliliğin tekdüzeliğinde normal bir yaşam sürerlerken, Yonğhe rüyalar görmeye başladı ve vejetaryen olmaya karar verdi. Evdeki tüm etleri bir torbaya doldurdu. Kalamarları. Yumurtaları. O hafta kocası, iş yerine ilk kez ütüsüz bir gömlekle gitti. Bu, korkunç değişimin başlangıcıydı.


    -- spoiler --

    G. Koreli yazar Hang kang tarafindan yazılıp 2007 yılında basilan 3 parçalı romandır. Man Booker ödülü sahibidir. İnsan aklının ve arzularının sürüklediği sınırları çarpıcı bir biçimde anlatır. Uzun sure etkisinde kaldığım bir roman olarak kayda geçmiştir.
  22. 22
    Geliyor gelmekte olan...

    Artık et yedikten sonra başım ağrıyor, kötü hissediyorum zamanla yerken tiksindiğimi fark ettim ve et yemek tercihim olmaktan çıktı denebilir.
    Yıllardır vejetaryen yaşam tarzını politik yönden desteklemiş fakat etik boyutunu içselleştiremediğimden kopuş noktasını yaşayamamıştım. Gerçekleşmesine dair hiçbir bilinçli çaba gütmeden o evreye girdim sanırım.
  23. 23
    isim, Fransızca végétarien
    Etyemez.
    Kaynak: tdk.
  24. 24
    friends'in phoebe buffay'i bundan bahsederken "yüzü olan hiçbir şeyi yemem" demişti.

    Açıkçası şov yapmakla meşgul olmayan vejetaryenlere hayranlık duyuyorum, bu kadar radikal bir karar alıp da sürdürme fikri hoşuma gidiyor.

    Sadece kırmızı et sevmeyip tavuk ve balık etini seven biri olarak bu phoebe buffay alıntısı aklımda yer ettiğinden zaman zaman vicdanen rahatsızlık duyuyorum.
  25. 25
    sanırım kendi sağlığım açısından yakında eti azaltacağım ben de , hepten bırakmayı düşünüyorum ancak zor görünüyor.
    • başarabilirsin, sana güveniyorum. ^^
    • önümüz kurban... bekler belki :(