1
Yine uzun hela düşüncelerinin birindeyim. Birkaç gün önce katıldığım bir eğitim toplantısını düşünüyordum. Eğitim toplantısının sonunda eğitim aldığımız konular içinde şirket prosedürlerine dahil etmek için bir yöntem seçmemizi istemişlerdi. Herkes, aynı yöntemin seçim sırası geldiğinde parmak kaldırdığı halde ben başka bir yöntem için parmak kaldırmıştım, başka muhalif parmak yoktu. Doğal bir merakla eğitmen neden diye sordu. Eğitimi öğlen almaya başlamıştık ve artık akşam olmuştu, ben aklımda kaldığı ve dilim döndüğü kadarıyla üç tane neden söyledim. Aslında tartışma bittikten sonra eğitmen dışında beni anlayan kimsenin olmadığını anlamıştım, sanırım kimseye kendimi anlatmayı beceremedim. Diğerlerinin seçtiği yöntem onaylanmıştı. Bu yöntemin ne olduğu, hangi konuda eğitim verildiği, benim hangi nedenlerle ve nasıl fikrimi savunduğumu bilmek istiyor musunuz; aslında bu hikayenin en önemsiz kısmı. Zaten bende ne toplantı olurken, ne olduktan sonra neler olduğunu ve ne yaptığımı o kadar önemsemedim. Peki, ben hela düşüncesi sırasında ne düşünüyordum? O toplantı sırasında diğerlerinin fikirlerini değiştirebilecek bir savunmayı nasıl yapabileceğimi, ilk önce fikirlerimi tekrar değerlendirdim sonra bunları tekrar ve daha derin bir şekilde temellendirmeye başladım, geleceğe yönelik kehanetlerde bulunuyor sonra bunlar gerçekleştiğinde benim tavsiye ettiğim yöntemi kullanmanın sonuçlarının, buralarda nasıl daha faydalı olacağını, bunları nasıl anlatabileceğimi düşünmeye başladım. Olaylar, sebepler ve sonuçlar birbirlerine bağlanıyor daha da derinlere gidiyordum. Torunun torununun torununa varmıştım ki; birdenbire konudan çok fazla uzaklaştığımı fark ettim hala aynı konudan bahsediyordum ama çok alakasız bir yerdeydim; insan kendi kendineyken düşünce düşünceyi açıyor. Sonra bir şeyin farkına vardım "derin ve gereksiz düşünceler üzerine fazla uzatılmış yorumlar" yapıyordum, üstelik bu ilk defa değildi ben sürekli olarak önemli, önemsiz tüm olaylar ve düşünceler üzerine bunu yapıyordum.
Olabilir, ne olmuş herkes bazen bunu yapabilir, peki bunu bu kitaba veya metne yazmanın ne anlamı var ?
İşte bende tam onu söyleyecektim, ben bu anlamlı anlamsızlıkları bir kitapta toplamaya karar verdim ya da sadece zevk için bir yerlere kaydediyorum, senin eline bir şekilde geçmiş ve okuyorsun. Eğer elinde dahası varsa büyük ihtimalle yine aynı şekilde bilinçli ve bilinçsiz bir şekilde düşünmek ve diğer şeyler üzerine yazılmış metinler. Ne anlatmak istediğim ne anlamak istediğinle ilgili, en son ne zaman girdiğin bir tartışma üzerine saatlerce düşündün, o an söyleyemediğin ama daha sonra aklına gelen kaç tane fikir oldu, peki ya bu fikirler daha sonra ne işine yarayacak veya yaradı mı?
İşte bu metinde olduğu gibi bundan sonrada "derin ve gereksiz düşünceler üzerine fazla uzatılmış yorumlar" yaptığında ortaya çıkan fikirleri daha faydalı ve daha etkin bir şekilde kullanma yeteneği kazanmayacağız. Sadece bunların var olduğuna dair kanıtlar ortaya koyacağım, bunların varlığı ve doğası hakkında atıp tutacağım...
==============================================================================================================
Yukarıda yer alan metni 2005 yılında yazdım, ilk defa yazar olmak fikri (yazarlık tanımı: yayınlanmış bir kitap sahibi olmak) o zaman bende yer etmişti. Bu heves bunca yıl içinde bazen alevlendi, kurslara gittim, ilgili kitaplar okudum, denemeler ve otobiyografik hikayeler yazdım… bazen söndü, sadece bir hayal olarak arka planda bekledi. Sözlük yazarı olmak, bu hayalin tekrar canlanmasına vesile oldu. Hayatımı yine ve yeniden organize ettiğim bir dönemdeyim, muhtemelen burdan sonrası ferahlık ve tekrar hayallerime odaklanmak için zamanım olacak diye umut ediyorum.
Sözlükte açtığım ilk başlığı bu hayale atıfta bulunarak ve özünde önemsiz şeylerin çok büyük değişimlere, kaosa neden olması dileğiyle kapatıyorum.
↑