kayıt

ormanda ayna seyretmek

  1. 1
    bir yaşantıyı bazı imgelerle belirgin kılmak istediğim metnim. şöyledir:

    pusula taşımıyordu. ikimiz de yayaydık. bir ormanda içindeki bilgiyle yola koyulan, kendine güvenen bir yolcu, haritalardan daha çok yardımcı olabilir, diye düşündüm. tembelin biri olduğum için ağacın gölgesine uzandım. o, tetikte kalmayı tercih etti. “orman bu, nereden, ne geleceği belli olmaz!”

    haklı olabilir. ama kayıtsız olmanın huzuru, düşüncesizliğin verdiği keyfi göz ardı edemedim. güldü halime. akşam ısınmak için çantamdaki kağıtları çıkardım. çalı çırpı topladık. kağıtları tutuşturdum önce, ispirtoyu ateşe döktüm. çalılar yanmaya başladı. ateşi seyrettik ikimiz de.

    ateşi biraz daha diri tutmak için haritalarımı da yaktım. notlarımı, defterlerimi, yanımdaki tek kitabı da. ilk kez kendime doğrudan bakabildim ormanda. karşımdaki ilk kez beni, bana gösteren bir aynaya dönüştü. kendimi değil aynayı seyrettim.
  2. 2
    dikkat! bu girdi, keloğlan çizgi filminin belirli bir bölümünü izlemeyenler için spoiler içerir.

    trt çocukta yayınlanan keloğlan çizgi filminin de böyle bir bölümü var. 2 yaşındaki yeğenimle beraber izledik. böyle bir ayna var, bu ayna dünyadan kabuslar diyarı gibi karanlık, puslu bir ormana geçmeyi sağlayan bir portal. işte aynanın içine girip ormana geçiyor keloğlan. ama ormanda da bir ayna var, dünyadaki aynadan girip, ormandaki aynadan çıkıyor. orada kötü cadı, entlerimsi ağaçlar ve köpeklerle falan mücadele edip, ormanın içindeki aynadan tekrar gerçek dünyaya dönüyor falan. aynaya iyice yaklaşılırsa diğer tarafı seyredilebiliyor. yani ormanda aynayı seyretmiyor keloğlan tabi ama uzaktan bakan ormanda ayna seyrettiğini düşünür.