kayıt

ali lidar

  1. 22
    doğalgaz faturasının üstündeki maliye bakanlığı logosunu sana benzettiğimde delirdiğimi anladım. ve biraz içim rahatladı. artık kimse bir şey yapamazdı bana, kimse üzemez,kimse zarar veremezdi. kanunun ve tanrının verdiği yeni yetkiye dayanarak bağıra bağıra sevebilirdim artık seni. çünkü deliler ve çocuklar her ne halt ederlerse etsinler bir şekilde bağışlanırlardı. ve ben çocukluk trenini çoktan kaçırdım diye hayıflanmayacaktım.
    ben kurtulmuştum.

    (bkz: filinta)
  2. 23
    ağlamaklı şiir'i ah muhsin'in sanılan şair. severiz.

    "adın üç kere geçti saçma sapan bir filmde
    yalnız olsam çok ağlardım ama annem
    bakıyordu
    otoban dolusu gürültüyü sıkıştırıp beynime
    anne dedim, haydi koy da çay içelim..."
  3. 24
    "Müslümanların bir kısmı, özellikle de zengin olan kısmı Allah’tan gittikçe uzaklaşıyor. Kabe’ye ve civarına bakın mesela. Bilgisayarınızın arama motorunu açın ve görsellerde arayın. Gördünüz mü? Sahabe bu manzarayı görse alayımıza kılıçla saldırırdı herhalde böyle mi sahip çıktınız oğlum Allah’ın emanetine diye. Kabe cahiliye devrinde putlarla doluyken bile bu kadar kirli değildi. Babil Kulesi’ni andıran dev gökdelenlerle çevrili Beytullah, görgüsüz, şımarık zenginlerin gecede on bin dolar verip kaldığı otel odalarına fon olmuş durumda. Petrolden gelen ölçüsüz paranın manyaklaştırdığı Katarlı, Bahreynli, BAE’li, Suudi Arabistanlı binlerce insan altın musluklu odalarda Kabe’yi seyredip zemzem yudumluyor ve bunun adına ibadet diyorlar. Bu mu hacc’ın ruhu? Durumu müsait olan inananlara farz kılınan ibadet bu mu? Suriye’de, Somali’de, Doğu Türkistan’da ve pek çok yerde milyonlarca insan açlığın ve zulmün pençesinde inlerken Business Class uçup, kendilerine özel umre partileri organize eden görgüsüz güruh bunun hesabını Allah’a nasıl verecek? O parayı Cannes’de ya da Vegas’ta falan harcasalar daha iyi lan! En azından ölçüsüzlüklerine Allah’ı karıştırmamış olurlar.

    Aslında her daim gözümüzün önünde olan görgüsüzlük ve izansızlık ramazanlarda daha bir can yakıcı oluyor. Sabah bir otelin iftar menüsü geçti elime. Üşenmedim saydım, tam yirmi altı parça var listede. Adamların başlangıç dediği ve çorbadan önce sundukları iftariyeliklerle bile dört kişilik bir aile doyar. Çorbası ara sıcağı ana yemeği pilavı tatlısı… Fiyatı da kişi başı 75 TL. Yuh ulan diye isyan edesi geliyor insanın. Çünkü o sofralardaki pek çok insan ay sonunda şöyle bir hesap yapacak. Fitre matematiği…

    “Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, bu yılki fıtır sadakası miktarı 11.5 TL olarak belirledi. 2015 yılı Ramazan ayının başlangıcından 2016 yılı Ramazan ayının başlangıcına kadar olan süre için, ülkedeki sosyo-ekonomik hayat şartları ve bir kişinin günlük asgari gıda ihtiyacı göz önünde bulunduran Din İşleri Yüksek Kurulu, en düşük sadaka-i fıtır miktarını 11.5 TL olarak tespit etti.”

    Bir öğün yemeğe 75 TL verip sonra da ihtiyaç sahiplerine 11.5 TL ödeyerek bir emri yerine getirdiğini zannetmenin yalancı huzurundan korusun rabbim hepimizi."

    yazarak gönlümü tekrar fetheden kıvırcık dük.
  4. 25
    lisedeki felsefe öğretmenimdir. tabi o zamanlar daha kitabı falan yoktu.
    zaten herkes şiirlerini yazmış ben sosyal yaşantısından söz edeyim bildiğim ve gördüğüm kadarıyla.
    derse kitabınız olmadan veya geç gelirseniz ağzınıza sıçacağını iddia ederdi. o yüzden biz de ne kitapsız geldik o gün okula ne de geç kaldık dersine. eski öğretmen kadrosu içinde iyi ders anlatan bir kaç kişiden biriydi. eğlenceli geçerdi dersler.
    çoğu zaman sinirli bir ruh hali içinde olsa da son zamanlarda çok daha güleryüzlü bir insana dönüşmüştür.
    ayrıca onu gün içinde eskişehir'de görmek isteyen arkadaşlarımız adımlar kitapevi'nde şanslarını denesinler. imza günü için başka şehirde değilse saat öğlen 3 ile akşam 7 arası o mekânda takılıyor.
    yazmamışım üste şimdi yazayım bari.
    sevdiğim öğretmenimdir efendim.
    • Benim şuan felsefe öğretmenim :)) vay kolejli abim/ablam benimm
  5. 26
    Beni görünce yolunu değiştiren yazar, daha yürümemiştim üstelik
  6. 27
    böyle bazen kendisini sevenlere denk geldikçe seviniyorum. neden? çünkü kendisi öğretmenliğimi yaptı zamanında. bu sevinmem için yeterli mi onu bilmiyorum bak.
    3 ay önce falan gördüm en son, saçları iyice beyazlamıştı. bir ara sigarayı bıraktı, baya da dayandı, sonra tekrar başladı. şimdi hala içiyor mu bilmem. kendi ağzından söyleyeyim adam insan sevmiyor ama beni sever. insana benzeyen pek bir yan göremedi herhalde. ben de onu severim.