kutup sözlük yazarlarının rüyaları

rüyada serdar ortaç la bisiklet sürüyordum.

bugunkunu tekrar uyuyup uyandIgImda unuttugum ruyadIr.

babamla kavga ediyodum, ama kendimi o kadar kaptırmışım ki tam ona bağırarak karşılık veriyorken uyandığımı ve hayal meyal rüyadayken söyleyeceklerimi söylüyor olduğumu fark ettim. tabii bunu fark etmemle susmam bir oldu ama umarım duymamıştır yoksa rezil bir durum.

işte bunlar hep magical girl okumaktan. bazen bir bölüm boyunca rüya görüyolar sonra insan kendini gün boyu bir inceptionda gibi hissediyor.

Abim de bana yumruk atıyordu, entarasan.
insan gerçekten hayret ediyor.

bir hastanede çalışıyor olmanın kanaatimce en kötü yanı yolunuzun bazen yoğun bakımlara düşmesi. günümüz türkiye'sinde, sağlık politikalarının tartışılabilecek onlarca yapısal sorunu elbette vardır. fakat günümüz hastanelerindeki strerilizasyon, temizlik, personel kalitesi ve daha bir çok kalite avrupa'da gördüğüm çoğu hastanenin kalitesine ulaştı. konumuz elbette ki bu değil. nedense eklemek istedim işte. buna rağmen gözümde, yoğun bakımda yatan her hastanın durumu ap ayrı bir drammış gibi geliyor. gerçek ve içinde hiç kurgu olmayan bir çaresizliğin dramı.

dün geceki hastane nöbetimde bir sandalyenin üzerinde yarım saat kadar içim geçmiş uyumuşum. bu kısa sürede gördüğüm rüyada bir yoğun bakım çalışanıymışım. ve oradan çıkmama nedense izin verilmiyormuş. personel arkadaşlarım öğlen yemeklerinde cips gönderiyorlardı yemem için. hiç de sevdiğim bir gıda maddesi değildir cips. rüyanın sonraki evrelerinde ben de orada yatan bir hastaya dönüştüm. çaresiz ama her şeyi anlayan gözlerim fakat bir şey anlatmaya dermanı olmayan ağzım vardı. hala o kısa rüyanın olağan dışı etkisindeyim. acaba hayatımın bir evresinde nasıl olduğunu hatırlayamadığım bir kaza falan geçirdim de gerçekte bir yoğun bakım sedyesinde mi yaşıyorum diye içim içimi kemiriyor. fakat hayallerimde kurguladığım boktan yaşama bakar mısınız, tek sosyal hayat düşüm sabah akşam sözlükte yazmak olamaz sanırım.

çok ağır bir ayrılık depresyonu yaşadığım günlerde de, sabah uyanıp yanımda olduğunu sandığım insana ''bir tanem o kadar kötü bir kabus gördüm ki, saçma sapan rüyamda ayrılmışız, acısı hala bedenimin her yerinde'' diye anlatmışlıklarım vardır. fakat şu cevap hiç gelmedi

''gece yorganı ben fazla çektim ondandır, bir tarafların açıkta kalmış olabilir, benden kurtuluşun yok senin. beni böyle aptal rüyalar anlatarak hazırlamaya falan mı çalışıyorsun bir vedaya...''

ahhh ulannn ahh!!!

son zamanlarda hep benzer rüyalar görüyorum. Hepsi de onunla alakalı rüyalarımın. Babasını bile gördüm. Sonumuz hayır olsun.

dünya kupası finallerini izlemeye rusya'ya gitmişim. her şey çok güzeldi. maçlar kıran kırana geçti. finale rusya-arjantin kalıyordu. fakat bende maça gidecek bilet parası kalmamış. içim dağ dağ, tepe tepe eziliyordu. bir yandan ülkeye dönünce ''dünya futbolundaki tekelleşmeyi protesto etmek amaçlı son maçı izlemedim'' der hava atarım diye düşünmekteydim. sonra o günün ayın on beşi yani maaş günüm olduğu aklıma geldi. koşa koşa atm'den para çektim. maça 3-4 dakika kalmış. kendi kullandığım eski püskü yavaş bir trenle maça yetişmeye çalışıyordum. o esnada uyandım. umarım maçı arjantin kazanmıştır.

Ne gördüğümü hatırlamıyorum ama birkaç keredir ağzım kulaklarımda gülerek uyanıyorum rüyadan.

Hatta uyandıktan sonra neye güldüğümü hatırlamadan biraz daha gülüp tekrar uyuyorum.

arabanın bozulması daha ne olsun.çoğunlukla hararet... düşman götüne.

abi ben niye hep rüyamda yemek görüyorum? valla bak ciddiyim. bir mekandayım. 2 tane çikolatalı kek, kurabiye ve kahvemi de alıp mekanın önündeki güzel küçük bir çadır gibi bir yere gidiyorum oturup zıkkımlanıyorum. ha unuttum gece saatleriydi bu arada. mekana bakarken orda çalışan biri mekanı öylece bırakıp yokuşa doğru gitti. ben zıkkımlanmaya devam eder iken yanıma beyefendi geldi. mekan için ''kimse var mı?'' dedi. ''yok'' dedim. teşekkür edip mekanın oraya doğru gitmeye başladı. ben tekrar ''kimse yok'' dedim. içeri girip çıktı. sonra da arkada garip garip şeyler gördüm anlayamadım. evet adam hırsızmış..

gece birkac kez uyandIgImdan tam hatIrlayamIyorum ama sanki biri ayagImdan tutup cekiyodu.

Rüyamda harry potter ve birkaç arkadaşını onları takip eden bir çocuktan korumaya çalışıyordum.
Merdivenlerde çocukla yüz yüze gelince "burda sırt kelebekleri var çok tehlikeliler hemen burdan kaçmalısın." dedim ve çocuk "sırt kelebeği ne aqua?" bile demeden kaçmaya başladı.
Bu bilinçaltı ne tuhaf bir şey...
Sırt kelebeği ne ve bu benim rüyama nasıl girdi?

-cvp

Bence de ne...
-cvp

Rüyamda karınca sahibiydim. Evcil, pet. Tasması falan yoktu ama çok akıllıydı. Böyle uslu bir karınca olamaz. Gratis'e götürmüştüm, yine sekiz bin mesaj attıkları bir gün...

Raflara bakarken birden her taraf karınca doldu, benimkini kaybettim. Şimdiye dek japon balıkların, orkidem ve çim adamım ölmüştü ama karınca acısı gerçekten başkaydı.

gunluk hayatta ugrastIgIm bir seyle ruyamda da ugrasIyodum. ama aniden kalkInca ne oldugu kafamdan silinmis. zaten iyi ki de silinmis.

Çok kiloluydum, hayatımda hiç olmadığım kadar. Dehşet içinde, şu andan itibaren diyetteyim diyerek kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum.
Uyandığımda da o sersem halimle “o neydi bee” dediğimi hatırlıyorum. Korkunç.

Benim rüyalarım çok acayip oluyor. Kocaman kocaman sokaklarda yürüyen örümcekler... Hareket eden, canavar olan binalar... Merdivenlerden çıkarken deprem olup merdivenlerin yok olması ve yalnız kalmam... Eve hırsızın gelip beni öldürmeye çalışması... Daha sayamam...

Ama bugün, serenay sarıkayayı gördüm. Hayatımda gördüğüm en normal rüya bu oldu. Boyu daha kısaydı, zayıftı. Ufak tefek bir şeydi. Sarıldığımızda resmen kayboldu kadın :d yine de güzeldi. Teşekkürler sarıkaya. Teşekkürler kutup sözlük halkı.

her gün bir rüya görüp gün içinde unutuyorum.

nasıl bir bilinçaltı baskılaması ise artık.

En son gördüğüm rüya gerçekleşirse hayatım bir yıldız gibi kayar. Rüya, rüya olarak kalırsa sevinirim.

2 gündür sabaha karşı aksiyon filmi çekiyorum resmen, hatta öyle ki tom cruise aşkımın görevimiz tehlike filmleri gibi sağlam. böyle varya ufffff adrenalin tavan uyanıyorum

öncelikle hayır olsundur. dün gece babamın beni otogardan almaya geldiğini gördüm. bavulumu yere bırakıp sarılıyorum ona. hangi otogardayım hiç bilmiyorum çünkü daha önce görmediğim bir şehirdeyiz.

özledim zaar.
ağlarken sümükleri akan emoji var mıydı sizde?

ya galiba pazartesiydi. ruyamda halamIn ogluyla kavga etmisim. sonra o ben sana gosteririm falan dedi. babannemlerin salonuna gittik o misafirlere cay dokerken caydanlIgI uzerime attI. benim sakin olmama sasirdi dedi e senin yanman lazIm? dedim yoo hicbir sey olmadI.

uyanmasaydIm kim bilir daha neler gelecekti basima.

Rüyamda İstiklal marşı söylüyorduk bir grupla. Koca koca insanlar var etrafımda hep. Önümüze bir tane kız geçmiş ilkokuldaki gibi, o da bize bakarak söylüyordu. Kız her defasında yanlış söylüyordu. Sinir oldum ben de. Gittim kızı ittirdim “ben söyleyeceğim” dedim. Ben de gençlik marşı’nı söyledim. Nasıl oldu anlamıyorum. Daha sonra sikerim böyle işi ben bu marşı söylemeden uyanmayacağım dedim. Besmele çektim baştan başladım. Bu defa doğru söyledim. Güç bendeydi artık.
Sonra kendi sesime uyandım. Dışımdan da söylemeye başlamışım. Ahskldşf.

şeytanla yüz yüzeyiz. belirgin bir suratı yok, daha çok korkunun soyut hali gibi. kızıl renkler ve biçimler var ama tanımlayamıyorum, zaten o kadar hatırlamıyorum. alev alev gibi ama her yer.

oldukça yakınımda ve göz gözeyiz, rüyayı daha da korkutucu hale getirmeye çalışıyor ben de korkmamakta ısrar ediyorum.

testislerimi tutup sıkıyor, alevler coşuyor, askerde ranzada yatar biçimde uyanıyorum.

en sevdiğim; rüyada olduğunu biliyor olmam ve (bunu çocukken çok yapardım) kıymetli veya sevdiğim eşyaları rüyadayken eve getirmek ve sabah uyanınca da acaba orada mı diye gidip bakmak.

Senaryo yapsam Hollywood köpek olur lan peşimde.

not: tek dersten kalan öğrenci

arkadaş dersten kaldığı için rüya süresinin 20 saniyeyi geçmediğini kaçırmış işte :)

Havada bir kuş misali süzülüyor ve uçuyordum. uçuyorum esra hanım şahitlerim var.

100

iki leoparla aynı evde yaşıyordum ve olmayan kız kardeşimin omzu parçalanmıştı
akşam hangi hayvan bozdu lan benim psikolojimi çabuk ortaya çıksın.

tümünü gör

↑