kayıt

mühendis olmanın kötü yanları

  1. 1
    yok gibi görünse de aslında var olandır.
    mesela bi bina yıkılmış ''açılın ben mühendisim'' diyemezsin.
    zaten deme bence, dersen sikerler yani ama da sen bilirsin.
  2. 2
    (bkz: İş bulamamak)
  3. 3
    hem kızlar hem erkekler için, (bkz: kız arkadaş bulamama)
    kız yok ki amk bölümde.
  4. 4
    kadınlara hasret bir sınıf ortamıdır.
  5. 5
    (bkz: Hala işsizim)
  6. 6
    iş beğenmemektir. ulan o kadar okudum hayvan gibi dersler gördüm bu paraya mı çalışacağım ? ruh hali sirayet ediyor bir vakitten sonra.
  7. 7
    türkiye'de yaşamaktır, net!

    ulan bir yabancıyla tanıştığın zaman, mühendis olduğunu söylediğinde "waovv, vow, veri nays" diyolar... nesi nays amk? 1 yıldan uzun süredir çalışıp, maaşı yeni 1500 olmuş mühendis arkadaşım var... çok nays amk.
  8. 8
    ülkemiz şartlarında çok fazla kötü yanı vardır. pek çok yeni mezun mühendis genellikle lise mezunu ve hatta ilkokul mezunu patronların yanında ve onun basma kalıp istekleri altında çalışırlar, bu istekler de mühendisliğe çok çok uzaktır. bolca sabretmek kendini geliştirmek gerekir, gelişmenin durduğu yerde ise fırsat da varsa işi değiştirmek en makulü.
  9. 9
    1-) Derslerin fazla zor olmasi
    2-) sosyal hayatın nerdeyse hiç olmaması
    3-) fazlaca teori içinde boğulma
    4-) mezun olduktan sonraki piyasa şartları
    Efenim bunlar bi adet mühendisin sitemidir,bizi Sevin
  10. 10
    önünüzde iki seçenek olmasıdır.

    1) ya okulu 4 senede bitirip iki kelimeyi bir araya getiremeyeceksinizdir
    2) ya da okulu uzatıp sosyal olarak gelişeceksinizdir.

    2 numaralı şık önerilir.
    çünkü ne kadar ciddi yerde çalışan mühendis varsa hepsi en az 5-6 senede okul bitirmiştir. o sosyal yönden gelişmişlik ve insan denen şeyi tanımış olmak size sadece mühendis olma imkanı değil, aynı zamanda yönetici olma imkanı sunar.

    bi de bunun yanında mesleğinize hakim olarak okulu bitirmişseniz önünüzde duracak güç yoktur.
  11. 11
    birazdan odtü kokan bir entry buraya düşecek takipte kalın.
  12. 12
    (bkz: taşak kokusuna giriş 101)
  13. 13
    aksaray üniversitesi 2.öğretim makine mühendisliği mezunu olarak çok moralimi bozan şeylerdir.
  14. 14
    güç bela da olsa okul biter, işsizlik başlar.
    iş bulununca memnuniyetsizlik ve "bunca sene bunun için mi okudum" tadında söylenmeler başlar.
    işteki ağzı köpüre köpüre konuşanlara sinirlenmekler başlar.
  15. 15
    arazide beyaz baretiniz çabuk kirlenir.

    hazır baret demişken, tünele ilk indiğimde çok sıkmıştım, baş ağrısı yapmıştı. bu da ayrı bir zorluktur, az sıkarsın düşer, yazın deli terletir, çok sıkarsanız da baş ağrısı yapıyor işte.
  16. 16
    mühendis olmanın en kötü yanı mühendis olamamaktır. türkiye'de istediğiniz kadar kaliteli eğitim alın, sizi tekniker olarak çalıştırırlar.
  17. 17
    iki seçenek falan yaktur. tembel öğrenci vardır.
    tekniker olarak çalıştırmazlar. tekniker olacak kadar bilginiz vardır.

    bir insan, 4 yıl boyunca okula tee 4 sene sonra alacağı diploma için gidiyorsa kusura bakmayın dangalaktır. yukarıda yazan her şeyin daha ağrını hakediyordur.

    kendini dolduran mühendis adayları daha ikinci üçüncü sınıfta işlerini bulurlar. ikinci stajını yapmadan tekliflerini alırlar. akıllı adam 4 sene dangalak gibi gidip gidip gelmez, kendini geliştirir.

    akıllı adam bilir ki, üniversite ne sıfat fabrikası ne de iş bulma kurumudur. bu yüzdendir ki üniversiteye öğrenmeye gider. öğrenir, çalışır, kendini geliştirir.

    bu akıllı mühendis adaylarının birde müteşebbis ve hırslı olanları vardır. Bunların iş bulma gibi düşünceleri hiç olmamıştır. kendi işlerini kurarlar.

    malesef gerçekler böyle diyerek sözlerimi bitirdiğim hede.
  18. 18
    çoktur. çok yoğundur mühendislik. projeler vizeler bitirir sizi. benim okulum yılda 3 dönem. o yüzden diğer üniversitelere göre 1.5 kat daha yoğun işliyoruz dersleri. sınav haftası yok bizde. dönemler arası tatil 2-3 hafta arası. eğer bütünlemelere kalırsanız bu süre 1-2 haftaya düşüyor. birinci vizelerden sonra 3-4 gün boş kalıyorum ve 2. vizelerim başlıyor. bu süre zarfında ödevler projeler tam gaz devam ediyor tabi.

    ilk sınıf zor değil çok o yüzden saymıyorum, bu yoğunlukta geçen bir 3 yıl düşünün. sürekli proje sürekli ödev. çok ağır matematik. ders anlatamayan hocalar. en kötüsü o zaten. dersler bir insanın kendi kendine anlayabileceği kadar basit değil. eğer hocadan anlamıyorsanız, veya derse gitmiyorsanız, o konuyu bir şekilde öğrenmeniz gerekiyor. yoksa ödevi yapamazsınız. ya da proje bitmez. ya da vize götünüze girer. bu süre boyunca iktisat okuyan arkadaşınız gezip tozabilir ve siz gezmeye onun kadar çok vakit bulamadığınız için asosyal sayılırsınız. o asosyal kavramını da kim çıkardı çok merak ediyorum. evde oturup saatlerce çalışmıyoruz bütün bu zorluklara rağmen. geziyoruz evet, inanır mısın elektrik elektronik-mühendisliğinde okuduğum halde aynı bölümden sevgilim var. inanmazsınız ama çok da güzel kız. insanlar mühendis deyince kızların çirkin olmasını bekliyor nedense. neyse sonuç olarak asosyal damgası yersiniz bazıları tarafından alakası olmadığı halde. çok takmayın. hayatında yemek yiyen arkadaşının üzerine quad uçurmamış adam gelip size asosyal demiş ne yazar.

    henüz mesleğe adım atmadım ama 3 aylık periyotlarla 3 farklı yerde staj yaptım. bu tespitim oradan. işçiler sizi sevmez. size oturduğu yerden para alıyor gözüyle bakarlar. alanı vardır o kadarını bilemem ama bir insan oturduğu yerden de para kazanıyorsa bilgisinden ötürü kazanır. bir sorun çıktığında danışılacak kişi olduğu için kazanır. tabi insanlara bunu düşünmek çok zor geldiği için ana avrad mühendislere sayarlar, çok takılmayın.

    lab dersleri vardır bir de. gider deneyler yaparsınız. sonra rapor yazarsınız o deneylere. ameleliktir rapor kısmı. yeterince uzun olsun laf kalabalığı yaparsınız, gayet açık bir grafiği alta bir kez daha açıklarsınız, ulaştığınız sonucu grafiğe bakarak açıkça görebilmekteyiz yazarsınız. bir deneye girebilmek için 15 sayfa ön hazırlık hazırladım ben. 3 saat süren bu deneye 20 sayfa rapor yazdım. bana ne kattı? uykusuz geçen 8 saat.

    projeler var bir de. az uğraşmazsınız onlarla da. derslerde verilen projeler, topu havada istenilen yükseklikte tutan pid kontrolcü(kontrol projesi), kapıya takılan ve kapının önünden biri geçtiğinde telefona bluetooth ile mesaj yollayan minik bir sistem, (mikroişlemciler projesi) direğe tırmanan robot(bbitirme projesi) ve oturup yazmaya tenezzül etmediğim kod yazmalı bilimum matlab, c projeleri.

    peki niye uğraşıyoruz bütün bunlarla? bir yerde 2 bin tl ile işe başlayıp bir kaç yıl içinde 5000 tl gibi bir gelir edebilelim diye. tabi iş süresince de ömrünüzü vereceksiniz şirkete, çünkü emre bey yarrak isterken, murat bey kürek isteyecek siz de ikisini de tedarik edeceksiniz. şimdi fark ettim de amma nefret kusmuşum, zerre sevmiyormuşum bölümümü amk.
  19. 19
    Dayınızın olmaması. Malesef türkiye'de böyle. İyi bir iş Bulmak için gerekenlerin %50'si dayı faktörü ise %50'si de yukarıdaki girdilerde sayılanlar ve aklınıza gelebilecek diğer etmenlerdir.
  20. 20
    yanımda şimdiye kadar belki 30 tane mühendis çalıştı-çalışıyor, hiç kusura bakmayın bunların en fazla 5 tanesi işini severek yapıyordu, geriye kalanlar ne okulda bir şey öğrenebilmişti ne de çalışırken öğrenmeye niyetliydi. okulların yetersizliği de çok etkili bu konuda.
  21. 21
    her konuda bir söyleycek sözünüzün olmasını milletin çekememesi, mantık yüzünden duygulardan uzaklaşınca kadınlarla anlaşamamaya başlamanız, salaklıklara şımarıklıklara tahammül edememeniz, daha az bilseydim de daha mutlu olsaydım şu hayatta diye düşünmeleriniz dışında iyi meslek.
  22. 22
    severek, isteyerek okuyorsan kötü yanı yoktur.

    edit: ben sevmiyorum bölümümü o ayrı.
  23. 23
    Karısızlık.
  24. 24
    (bkz: her köşe başına üniversite açılması)
    (bkz: her açılan üniversitede mühendislik bölümleri açılması)
  25. 25
    işçilerden tek farkınızın onlardan birkaç sene fazla okuyup, onlardan 200 300 lira fazla maaşınızın olması. Mühendis = diplomalı işçi maalesef.

    Not: mühendisim.