kayıt

sen mi desem siz mi desem ikilemi

  1. 1
    iş yeri gibi biraz da olsa resmiyet gerektiren yerlerde sık sık yaşanan ikilemdir.
  2. 2
    hitap etmemeye çalışmak daha elzemdir.
  3. 3
    genelde ilk tanışmalarda meydana gelen ikilem. ben karşı tarafı bekliyorum o ne diyorsa ona göre karşılık veriyorum.
  4. 4
    birçok kişiye hitap edilirken siz demek büyük kolaylık sağlıyor ama tek kişiye hitap ederken bu ikilemde olmak sıkıntı gerçekten
    siz diye hitap etmek karşı tarafa kendinizi uzak hissettiriyor fakat sen deyince de saygısızlık yapmış gibi hissediyorsunuz.

    neyse tek derdimiz bu olsun *
  5. 5
    Merhaba sen nasılsınız?

    (bkz: ben bir davarım )
  6. 6
    "siz" bazen araya anlamsız bir mesafe koyabiliyor. özellikle ast üst durumunun olmadığı, yaşıt kimselerle sizli-bizli hitabı ne kadar uzatırsanız senli-benli hitaba geçmek de bir o kadar zorlaşıyor. kurulan samimiyeti de göz önünde tutarak makul sayıda sohbetten sonra artık senli-benli hitaba geçmek gerek. yoksa bir bakmışsınız aranızda uçurumlar oluşuvermiş.

    onun dışında "xx/xy hanım/bey sen nasılsın?" şeklinde bir hitap da pek bir eğreti, ne olacağını bilememişçesine iki arada bir derede intibası yaratıyor.
  7. 7
    görgü ve ahlak kurallarından birisidir.
    karşı tarafla aranızda herhangi ikili bir muhabbet olmadığı sürece "siz" diye hitap edilmesi gereklidir. mevcut samimiyet durumu arttığında istediğiniz türde anlaşma sağlayabilirsiniz. hadi bak bir tane de bonus niyetine yazayım o da şu; amca/teyze yerine bey amca/hanım teyze denir.
    bunlar henüz yapım aşamasında olan "birüç ile toplumu öğreniyorum" kitabının içinde geçen cümleler.
  8. 8
    Biz diyin arkadaşlar. Yetmedi mi yıllardır sen siz ben diye ayrıldığımız.
    O değilde amma gereksiz duyar kastım lan ://
  9. 9
    varlığı, karşı tarafa sen diye hitap edebilecek kadar samimiyetin hali hazırda var olmadığını gösteren ikilem.

    ilkokuldaki öğretmenim hitabının belirsiz bir sebeple aniden hocam evrimi yaşaması gibi siz, sen'e dönüşmüyorsa şayet üstüne fazla kafa yorulmaması gerektiğine inanıyorum.
  10. 10
    "sana özel kampanya" diye başlayan kampanya fazla samimi mesajlar bile rahatsız ediyor beni. tanımadığım, samimiyetim olmayan herkes sizdir. uzaklık değil, saygı ve nezaket diye düşünüyorum.

    mesleki ayrımı da anlamsız bulanlardanım.
    doktora "hocam, şu ilacı yazabilir misiniz?" diyen vatandaş binadaki görevliye(kapıcıya) "kargo gelecek onu al/alıver" gibi emrivaki konuşuyor. ya da bir çay bahçesinde "2 çay ver" diyebiliyor. oysa herkes işini yapıyor ve herkes ilk karşılaşmada saygıyı hakeder. şayet tomruk ise yapacak bir şey yok.