ezik
- 1* *
ezilme işine konu olmuş şey. ing. loser. bir konuda yeteneği olmayan, olan becerisini geliştirememişler kişilere takılan lakaplardan. - 2bir darbe veya sıkışma sonucu her hangi bir nesnede meydana gelen hasar.
- 3ezilmiş olan, adeta pazar arabasının en altında bir domates.
- 4(bkz: eziklemek)
- 5ikili diyaloğa girmekten aciz, kaçan kimse. kendini ifade edemeyen.
- 6üstüne değil de içine basılmıştır belki.
belki sebebi böyle bir şeydir. belki hani anlatmadan duramayacağından değil anlayın diye uğraşıyordur.
belki kaygılanıyordur sizin için sahiden.
nasıl bilirdiniz? ezik.
belki içinde bir göçme vardır, belki oraya doğru kayıyordur kalbi.
çok şey yapmayın bence yani. ya da yapın. ezik nasılsa.
çıkmaz sesi. - 8Selam. Hakkım olan parayı isteyemiyorum. sizce ben ezik miyim?
- evet.
- ezik değilsin de, içinde bulunduğun duygudurum bozukluğu isabetli kararlar almanı engelliyor. bu parayı zamanını ve enerjini kullanarak kazandın. bu paradan feragat etmen demek kişisel değerini hiçe sayıyorsun anlamına gelir. bunu lütfen yapma. çünkü senin hayatındaki en değerli kişi sensin. etraflıca düşünürsen bu değerin sebeplerini bulabilirsin. bulamazsan bana gelebilirsin.