kayıt

ziya paşa

  1. 1
    bir dönem Adana valiliği yapan şair ,yazar.
  2. 2
    ikircikli şair.
    halk ve divan şiiri arasında gidip gelmiş, halk şiirini "eşek anırması" olarak nitelendirmiştir.
  3. 3
    "kalkın ey felah-ı vatan dediler, kalktık,
    herkes oturdu biz ayakta kaldık"

    dizelerinin sahibi şair.
  4. 4
    6. Ey müftehir-i devlet-i yek-rûze-i dünya,
    Dünya sana mahsûs u müsellem mi sanırsın?

    7. Hâlî ne zaman kaldı cihân ehl-i tama'dan?
    Sen zâtını bu âleme elzem mi sanırsın?

    8. En ummadığın keşf eder esrâr-ı derûnun,
    Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?

    9. Bir gün gelecek sen de perîşân olacaksın,
    Ey gonca bu cem'iyyeti her dem mi sanırsın?

    günümüz türkçesiyle:

    6. Ey dünyanın gelip geçici nimetleriyle övünen kişi! Dünya sana özel ve senin için yaratılmış mı sanırsın?
    7. Dünyada daima açgözlü insanlar olagelmiştir. Sen, kendini bu dünyaya çok lazım mı sanırsın?
    8. En ummadığın insan keşfedebilir en gizli sırları. Sen herkesi kör, alemi de sersem mi sanırsın?
    9. Bir gün gelecek, sen de perişan olacaksın. Ey gonca(genç ve güzel olan), sen bu dünyayı sonsuz mu sanırsın?
  5. 5
    Güzel şiirleri ulan usta divan edebiyatı şairlerinden.
    Bir tanesini buraya bırakıyorum.

    1. Zâhirde görüp bizleri sanma ukalâyız,
    Biz bir sürü âkil sıfatında budalâyız.

    2. Âkil denilir mi bize, kim hâli bilirken,
    Dildâde-i âlâyiş-i nîreng-i hevâyız.

    3. Yârân-ı vatandan bizi özler bulunursa,
    Düştük sefer-i gurbete muhtâc-ı du'âyız

    4. Terkîb-i 'acîbiz iki hâsiyyetimiz var;
    Ahbâbımızın devletiyiz, hasma belâyız.

    5. Güncîde durur hırkamız altında künûzât,
    Dervişleriz, gerçi nazarda fukarâyız.

    6. Ukbâya yarar bir işimiz yok ise bârî,
    Âzâde-dil-i şâ'ibe-i zerk ü riyâyız.

    7. Devletlülere bizleri tahkîr düşer mi?
    Biz âciz isek de yine mahlûk-ı Hudâ'yız.

    8. Bir âfet-i hûnhâra esîr oldu gönül kim,
    Her nâzına her lâhzada bin kerre fedâyız.

    9. Hatırda durur sohbetinin lezzeti hâlâ,
    Gerçi o şereften nice yıldır ki cüdâyız.

    10. Her cevrine râzılarız, ey şâh-ı melâhat!
    Bizler ki kuluz, mu'tasım-ı bâb-ı rızâyız.

    İster bize lûtf eyle, diler bizden ırağ ol,
    Dünyada hemân sen şeref ü şân ile sağ ol.

    Günümüz Türkçesi:

    1. Bizleri görüp de akıllıyız sanma. Biz, akıllı sıfatında bir sürü budalayız.
    2. Bize akıllı denilir mi? Ki biz, arzu ve heves büyüsünün gösterişine gönül bağlamış kimseleriz.
    3. Vatandaki dostlardan bizi özleyen bulunursa; (onlara söyleyin) düştük gurbet yolculuğuna, duaya muhtacız.
    4. Acayip bir karışımız, iki özelliğimiz var: Dostumuzun uğur ve şans vesilesiyiz, düşmanımızın başına belayız.
    5. Hırkamızın altında hazineler saklı durur. Çünkü biz dervişiz, görünüşte fakiriz.
    6. Öbür dünyaya yarayacak bir işimiz yok ise de, ikiyüzlülük ve riyakarlık kusurlarından gönlünü temizlemiş kişileriz.
    7. Devlet büyüklerine bizleri hor görmek düşer mi? Yakışır mı? Biz aciz olsak da yine Allah'ın yarattığı kullarız.
    8. Gönül, kan içici bir afete esir oldu ki; her nazına her saniyede bin kere feda oluruz.
    9. Sohbetinin lezzeti hatırımızda durur, fakat nice yıldır o şereften uzağız.
    10. Her eziyetine razıyız ey güzellik padişahı! Bizler, senin rıza kapını çalan kullarınız.
    Vasıta Beyti: İster bize yardım et, ister bizden uzak ol. Sen daima dünyada şeref ve şanınla yaşa.
  6. 6
    bence en havalı tanzimatçı.