milliyetçilik
- 68fransız ihtilali sırasında kuvvetlenen bu akım, 19. yüzyılda avrupa'da yaygın hale gelmiştir.
- 67Milliyetçilik kavramı her ne kadar fransız ihtilaliyle birlikte çıkmış olsa da ben şahsen daha önceden de var olduğunu düşünüyorum. Özellikle Endülüs tarihine baktığımızda çıkan isyanların hepsi müslüman ispanyollar tarafından çıkarılmıştır. Yine cesur yürek filminin konusunda her ne kadar özgürlük olsa da ben yine o isyanın özgürlük kadar en az milliyetçilik için çıktığını da düşünüyorum.
- 6615 temmuz soslu türk-islam 2.0 versiyonundan ölümüne tiksiniyorum.
Siktirin gidin başka yerde ümmetçilik yapın amk çomarları. - 65son yıllarda ırkçılık ile karıştırılıyor diye korkarken, şimdi de ümmetçilik ile karıştırılıyor diye korkmaya başladığımız kavram.
nasıl ki laiklik ile dinsizlik eş görülmeye başlandıysa, milliyetçilik ile ırkçılık da birbirine harman edilmeye çalışılıyor. - Aslında eleştirdiğim ve nefret ettiğim şey de bu, milliyetçilik adı altında ırkçılık yapılması...
Ve evet, bir müslüman, İslami çevrelerde yetişmiş (hatta hala yetişiyorum, lise bire gidiyorum.) biri olarak hz. Muhammed'in sadece ibadet yapan birisi olarak gösterilmesine karşıyım. - 64Eğer milliyetçilikten kasıt kendi milletine olan sevgi ve saygıysa her türlü kabülümdür.
Ama bu işi romantikliğe gömüp, kürtler bölücü, almanlar faşist, ruslar zalim diye ırkçılık yapılırsa bir dur denmesi lazım.
İnsan kendi elinde olmayan bir şeyle nasıl övünür hiç anlamıyorum, kürt doğmanın gurur verici bir yanı yoktur, aynı şekilde türk doğmanın da...
İnsanlar keşke seçemedikleri şeylerden dolayı değil, karakterleri, başarıları ve insanlıklarıyla övünse... - 63Üretmektir. Bizde üreten şahıslar rol modeli alınmaz 140 karaktere dökülür.
- 62ülkemizde maalesef bağırarak yapılanı makbul olandır.
bu bağıran itlerin yanında vatanına faydalı olan insanlar yanıyor. ona üzülüyorum. - 61hasan cemal'in hakkında çok güzel bir alıntı yaptığı kavram.
fransa cumhurbaşkanı mitterrand 14 yıllık görev süresinin sonunda, avrupa konseyi'ndeki veda konuşmasında demişti ki: milliyetçilik savaş demektir!
ve mitterrand, avrupa’nın milliyetçilikten sakınmasını istemişti. bütün siyasal kariyeri milliyetçilik ve savaşlarla geçmiş olan mitterrand, yirminci yüzyılın ilk yarısındaki iki dünya savaşı, holokost ve diktatörlükler aklında olduğu içindir ki, milliyetçilikten uzak
durulmasını istiyordu. milliyetçiliğin avrupa’da demokrasinin, güvenliğin ve barışın
düşmanı olduğunun altını kalın olarak çiziyordu. - 60ideal kız. keşke bütün kızlar öyle olsa.
(bkz: kapitalizmin kadınları makyaja teşvik etmesi) - 59turk kelekom'un hakkında çok güzel bir söz paylaştığı seviye.
thomas paine'in "my country is the world." sözünü paylaşmış. çok güzel bir söz. daha önceden duymamıştım. öğrenmeme vesile olduğunuz için teşekkürler.
sözün tam hali ise şu:
"the world is my country, all mankind are my brethren, and to do good is my religion." - 58Her şeyin yanlış anlaşıldığı bir ülkede milliyetçiliğin gözden kaçması imkansızdı. Nasıl laikliği alkol içip her yerde seks yapmak olarak algıladıysak bunu da kürt, Arap ya da Çinli *zannedip koreli dövüp vatanı seviyor sandık yine.
- 57çinli zannedip koreli turist dövmenizi sağlayan bir şey. var gerisini sen hesap et.
- 56(bkz: #1332259)
- 55en değersiz gurur, milli gururdur. bu, onunla gurur duyandaki bireysel özelliklerin yoksunluğunu ele verir çünkü insan neden milyonlarca insanlarla paylaştığı bir özelliğe tutunma gereği duyarbilirki başka türlü? dikkate değer kişisel niteliklere sahip olan, sürekli göz önünde bulundurduğu ülkesinin hatalarını açıkça görebilecektir. ama dünyada gurur duyabilecek hiçbir şeyi olmayan her zavallı aptal gurur duyabilmek için son çare olarak ait olduğu ülkesi ile gurur duyar.
arthur schopenhauer - 54www.exkutupsozluk.com/...
(bkz: #1318598) - 53Sovyetler'de hapis ile tazyik olunan suçtu.
- 52ayıptır.
tatlı su milliyetçileri tarihimizi vatanımızı seviyoruz diye gelecekler lakin sanki biz evde harita yırtıyoz alla alla. ayıp olan hiçbir özelliğin olmadan sırtındaki kıllar gibi doğuştan sahip olduğun bir şeyle övünmektir. daha da ayıbı senin aidiyetine sahip olmayanları küçük görmektir. - 51nasyonalizmin Hepsi de Enisite-kültür-nüfuscüzdanı üçlüsü etrafında döner. Her milliyetçilik: etnisiteye, kültüre veya vatandaşlık sevgisine dayanır, birinin yetmediği yerde diğerleri devreye girer.
tabi, Anti-sömürgeci savaşçılardan hiterciliğe kadar geniş bir skalası var. tutucusu var, özgürlükçüsü var, milleti yeniden inşa etme hatta bazen yeni bir millet inşa etme olarak yorumlayanı-uygulayanı da olabilir.
o halde, ‘’millet’’ teriminden ne anladığımıza bakmak gerekir:
millet yani nation: Belli geçmişe (genelde Etnik ve dinsel geçmişe) ve kültürel ortaklığa dayalı olan, -göreli olarak- ‘’sağlam’’ bir dayanışma içinde olan, -göreli olarak- ortak iktisadi çıkarı olan bir topluluktur, desek yalan olmaz heralde.
Milliyet ise etnisite, halk(sınıfsal anlamdaki deği), ulusal-topluluk, yani kabaca ırk-soy sop ve onun kültürü demektir. milliyet demek milletin küçüğüdür desek yanış olmaz heralde, eh büyük sınırlar ve nüfus büyük etnik çeşitlilik ve ticari-bürokratik gelişimi de getirir. Birkaç milliyet bir milleti oluşturabilir (bunu yaparken o milliyetler benliklerini yitirebilir de yitirmeyebilir de) ama tam tersi birkaç millet bir miliyeti kolay kolay oluşturamaz.
Nationalism, türkçeye millet-çilik, milli-cilik, ya da ulusal-cılık diye değil milliyet-çilik diye geçmiştir. türk etnistesinin(milliyetnin) baskınlığı dolayısıyla nationalism kavramı türkçeleşirken de bilinçli olarak sözcükte etnisiteye de vurgu yapılmıştır, öyle yorumluyorum. ‘’ne mutlu türküm diyene’’dir yani bir bireyin kendini bu kültürel ortaklığın bir parçası olarak adlandırması ‘’türküm demesi’’ türk milliyetçiliğinin önemli bir dayatması. tabi bu sözden türk milliyetinden etnik (hatta kütürel) olarak bambaşka olsan da dahil edici bir kafakağıdı nationalismi de ortaya çıkıyor, nüfuscüzdanı milliyetçiliği. Bu dayatma ernst renan’ı hatırlatır: ona göre millet bir psikolojidir yani İnsan -güya- kendine ne derse yani kendini hangi milletten adlandırırsa o'dur denir ve renan da öyle olmasını savunur. ama Bu sorunlu bir tanımdır, çünkü seçeneklerimiz sınırlıdır her zaman, yani Türkiye yurttaşıyken kendime örneğin İspanyol diyemem çünkü kültürel bir ortaklık içine girmedim bu milletle yani ispanyoluğu benimseyip benimsemeyeceğimi bilmiyorum ve böyle bir ‘’ispanyolum de!’’ dayatması ve ihtiyacı da yok. ama türküm desem sırıtmam. Tc anayasası, devletin ‘’aklı’’ da türküm demeyi dayatır. Bunun gayrıresmi yanısması ise tüm Müslüman yurttaşların türk olarak görülmesi, türk milletinin çimentosu olarak görülmesidir. Çünkü ‘’Türk’’ sermayesinin ortak pazarı açısından, çıkarları açısından makul olan budur.
Tayyip Erdoğan döneminde ise bu milliyetçilikte islam kültürünün rolü daha da artmıştır çünkü türk sermayesi bölgesel güç olma hevesine girdi, yayılmacılığa özendi. Tayyip, her ne kadar İslami ‘’enternayonalizmden’’ yürüse de, hatta zamanında ‘’her türlü millyetçiliği ayaklar altına aldığını’’ söylese de sürekli ‘’tek millet’’ dayatması yapıyor. Bugün tayibin dün başkalarının yaptığı bu ‘’tek millet’’ten olma ‘’seçeneğini’’ benimseyebileceği halde çeşitli nedenlerle benimsemeyen, farklı bir milleti, farklı bir vatanı benimseyen veya hiç bir şeyi benimsemeyen ise ‘’iç düşman’’ olarak, ‘’vatan haini’’ olarak görülür (Burada vatandan aslında kasıt elbette sermaye devletini çıkarlarıdır.) Ben bu ‘’hainlerden’’ biri olarak, kendimi türk milletinin bir parçası olarak tanımamıyorum(ve tayyibin türk eski kemalist milliyetçilikle osmanlı millet sisteminin karışımı olarak inşa ettiği ‘’Tek milletin’’ de parçası değilim) . zaten Müslüm gürses, hakan Peker, sezen aksu da dinlemiyorum. Umut sarıkaya’nın çocukluk tespitleri bana hiçbir şey ifade etmiyor. Yeşilçam benim için nostalji değil. ramazan, kurban bayramları benim eve uğramıyor. Milli takım sikimde değil.bu benim elimden gelen bir şey değil. bununla ilgili üzülmüyorum veya sevinmiyorum ama ben buyum. ama sadece Türkler değil herhangi bir milletin de parçası olarak görmüyorum kendmi çünkü hiç kimseyle benimseyebileceğim kültürel ortaklığım yok, türk sermayedarı istedi diye de kendime yalancıktan türk demem. Bir etnisitem var, rusum. Ama rus etnsistesinden olmam rus milletinin bir parçası olduğum anlamına da gelmiyor, yani Rus milletinden olmak için de yeterince kültürel ortaklığım yok. onu da benimsemiyorum. Türkiyeli derdim eskiden kendime ama hayır, o da değilim. Ve Rusyalı da değilim. Milletlerin hiç olmadığı (veya en azından tekçi-asimilasyoncu dayatmalar, enerji Pazar savaşları olmadan beraber yaşadığı) ortakçı-sosyalist bir toplum olsa ne güzel olurdu.
tabi, Her milliyetçilik: etnisiteye, kültüre veya vatandaşlık sevgisine dayanır dedik, birinin yetmediği yerde diğerleri devreye girer dedik ama en çok etnisite ve kültüre dayanır: işte ‘’teröristler’’ 15 çocuk yapıyor sen de çok çocuk yap diyen tayip. İşte meral akşener dalgası. İşte kürt fenomeni. Her tür milliyetçiik Hep çocukluğa, atalara ve iç güdülere oynar, dolayısıya ırkçılık, mezhepçilik ve cinsiyetçilikle iç içedir. (ezilen ırkçılığı ve ezilen cinsiyetçiliği ve ezilen mezhepçiliği de dahil).
Tekrar Tayyip milliyetçiliğine dönersek yine bir millet inşası görüyoruz burada. O da atatürk gibi -daha ziyade- kültürel miliyetçilik yapıyor. kemalist milliyetçilikten Farkı: kendini islama ve osmanlıya daha çok dayandırıyor. Osmanı’daki ‘’millet sistemi’’ gibi tüm müslümanları tek millet yapmaya, kendi türk-islam kültürüne katmaya çalışıyor. Atatürkle güya barışması da bu amaçta bir köy kurnazığıdır: eski millet projesinin ürünü olan insanları kaybetmek istemiyor, türkler içinde iki milletin (yani biri atatürkün biri rtenin yarattığı veya projesine boyun eğen) oluşmasını istemiyor. Mümkünse, atatürkün milleti, tayyibin milleti içinde asimile olsundur diyor. Bakalım tutar mı.
edit:imla - 50milliyetçilik özellikle türkiye için vazgeçilmezdir. bir ülke düşünün ki yüzde 40'ı ak diyor, yüzde 25'i kara diyor, yüzde 10'u siktir lan apaçık pembe diyor, yüzde 13'ü de ne dediğini bilmiyor.
elde böyle bir ülke varken mevcudiyetin sürdürülebilir olması için mutlak suretle milliyetçilik desteklenmelidir. bazı pembe popişli değişikler hebele hübele diyeceklerdir her zaman da demişlerdir. iplememek gerekir. - 49t.c. anayasası m.54: "Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür."
bu ırkçılık, yok sayma değilir. esasen milliyetçilik bile değil diyebilirim. sahiplenmedir bu ifade.
bir a.b.d vatandaşı, amerikandır. bir fransa vatandaşı fransızdır. türkiye cumhuriyeti vatandaşı da türk'tür. türkiyeli ifadesi, fransalı kadar sunidir, gayrisamimidir. - 48bir ülkeyi insanlarını, toprağını sevmek için milliyet arayan düşünce biçimidir. bu ülkede bir de şu gelişti belki benim yeni dikkatimi çekiyor "bu ülkeyi seviyorsan türksün" hayır türk değilim ülkemi seviyorum.
türkiyeyi sevmek için türk olmaya gerek yok arkadaşlar. - 47bazılarına katılıyorum. mesela ittihat ve terakki'nin , kuva-ı milliye'nin bu topraklarda tutunduğu fikriyat emekçi cocukların hakkını gasp etmek içindi. mustafa kemal paşa narsist idi mesela. papa aftim ise doymak bilmeyen kişinin tekiydi.
ömer seyfettinler falan hep sömürü olanakları artması için mücade etti. gene bomba gibisiniz. tebrikler...
not: das kapital spor. - her olgu kendi tarihsel koşulları içerisinde değerlendirilir. sözünü ettiğin tarihte ne bir ulus devlet, ne de o ulus devletin sınıfsal çıkarlarını koruduğu sermaye sınıfı vardı.
- 46narsist kişilik bozukluğunun ulus düzeyindeki biçimi, ulusal kendini beğenmişlik. "milli çıkarlarımız", "devletimizin bekası", "vatani görev" vb. aldatmacalar altında emekçi çocuklarını sermayenin hırsızlık düzeninin sürmesi, patronların doymak bilmez kar hırsı için daha geniş sömürü olanakları yaratılması adına ölüme göndermenin, devletin her türlü cinayetini, zorbalığını halk nezdinde meşrulaştırmanın ideolojik aracı.
- DAHA ÇOK şey gibi... tatlı su solcusu.
- fikir, fikriyat adamı çıkmayınca böyle oluyor işte. 45 yıllık cümleler, 100 yıllık tema.
- abi dünyayı türkler yarattı ya sen ne dion atatürk ilkelernde milliyetçilik var ya pf
- hayır bu ülkenin vatandaşı olmak türk olmayı gerektirmez arkadaşlar. siz kimsiniz bu arada?
- 45abartılmadıkça pek bir olayı yoktur. evrenselleşen dünyada önemi yoktur.
- 44hüseyin nihal atsız'ın tanımlamasına göre milleti olmayanlar için faşizmdir.
milliyetçilik, birtakım manevi bağlarla bağlanmış insanların yaşadığı kara parçasını refah seviyesine ve üstüne çıkarma ülküsüdür. yani mevzuyu farklı yerlere çekmeye çalışanların anladığı gibi "ben şu ırktan olan insanları sevmiyorum. hepsi ölsün. en güzel ırk türk ırkı." gibi bir kafanın ürünü olan ilke değildir.
bu ilkeden rahatsız olan insanlarda nedense bir artniyet arıyorum. kendini ötekileştirmekten hoşlanan, her lafın altında bir bit yeniği arayan insanlar genellikle alınıyor bu ilkeden. zaten kendini bu milletin bir ferdi olarak görmektense etnik kökeniyle anılmak isteyen insanların alınması o kadar da kötü değil. içi fesat olanın her şeyi kötü görmesi sanırım doğru olan.