kayıt

seyahatname

  1. 1
    evliya çelebi'nin gezip gördüğü yerleri anlattığı kitabıdır.
  2. 2
    hoş gelmiş yeni yazarımız. daim olsun seyahatname.
  3. 3
    evliya çelebi'nin 50 yıl gezerek yazmış olduğu 10 ciltlik eseridir.
  4. 4
    özellikle osmanlı sosyal tarihi çalışanlar için baş ucu eseridir. şöyle ki, osmanlı devletine dair elimizde bulunan kaynakların çoğu devletin tarih yazıcıları tarafından yazılmış kaynaklardır. kısacası, padişahın hoş görmeyeceği bir şey yazılmamıştır genelde. bu kaynakların içeriği de genellikle içerideki ve dışarıdaki savaşlardan, taht kavgaları vb. meselelerden ibarettir. dolayısıyla sosyal hayata dair bilgiler edinmek için başvurabileceğimiz kaynakların sayısı bir elin parmaklarını geçmez. bu nedenden ötürü seyahatnamenin yeri başkadır. rüyasında hz. muhammedi gördüğünü ve "şefaat" diyeceği yerde "seyahat ya resulallah" dediğini söyleyen bir adamın görüp geçirdiklerini okuyoruzdur.

    bazen aktardıklarını bizzat görmediğini, işittiğini söyler. kabul, bu haliyle müthiş güvenilirlik veren bir kaynak değildir seyahatname; fakat farklıdır, farklı sesler duymak fırsatı sunar bize. sıradan bir adamdan (her ne kadar annesi melek ahmet paşa ile evli olsa da) halka dair bilgi ediniriz. günlük hayata dair şeyler öğreniriz.

    esprili bir anlatımı vardır. bana kalırsa samimi bir adamdır evliya. seyahatname'sinden yola çıkarak söylüyorum bunu. enteresan hikayeler anlatır. mesela aklımda bir tanesi kalmış. ben de -hatırladığım kadarıyla- evliya'dan aktarayım:

    bir gün, (tabii bir gün olacak) bizim evliya gezisini sürdürmektedir. yerler çamur, ıslak, yer yer bok. karşıdan bir kişi oğlunun kendisine doğru gelmekte olduğunu görür. silahına davranır, adamı alt eder kısacası. tabii o boğuşma sırasında yerde yuvarlandıkları için üstü başı bok olur. tam öldürecekken bir atlı gelip "o baş benim hakkımdır" der. evliya'da adama "ben sana benim küçük efendinin başını vereyim, hakkın odur" diye cevap verir. hikayenin devamını hatırlayamıyorum... üstü başı boklu vaziyette yanlış hatırlamıyorsam melek ahmet paşa'nın huzuruna varır, paşa "evliyam bu ne kokudur bok kokarsın" der. bunlara varana kadar aktarır evliya çelebi yaşadıklarını. nüktelidir. evinde şarap vb. alkollü içkiler bulundurduğunu; fakat kendisi için değil misafirler için bulundurduğunu da eklemeyi unutmaz. zinhar ağzına sürmediğini söyler falan.

    güzeldir yani, enteresandır, okuyunuz, okutturunuz.
  5. 5
    evliya çelebi'ninki eskidiği için şeyma subaşı tekrardan yazıyor aq.
  6. 6
    evliya çelebi ile özümsediğimiz ancak klasik edebiyat döneminde gezilen yerlerin anlatıldığı eserlerdir.
  7. 7
    içinde olağanüstü olayların olduğu evliya çelebi eseridir. Çerkez yurdunda cadıların havada uçuştuğunu anlatır. Bulgaristan ziyaretinde büyücü bir kadını gördüğünü rivayet eder. Hatta yaşayan ölülerin olduğu ve kan içip iyileşen insanları - ki burada vampir mitinin orijinali olabilir- anlatır. Seyahatname osmanlı tarihini birebir anlatan bir eser midir? değil midir? tartışmaları hala daha devam eder. Seyahatnamenin tarihi yansıtmasının yanı sıra bir diğer özelliği distopik ve apokaliptik özellikleri olmasıdır. Özellikle mısır kısımlarında bu anlatım biçimini kullanmıştır.
  8. 8
    az önce göz gezdirirken ege'deki irili ufaklı adalarla ilgili bir kısım özellikle dikkatimi çekti.

    "İstanbulye Adası: Çepçevre büyüklüğü 40 mildir. Limanları ve kaleleri var imiş, görmedim. Ama Allah bilir, Eski İstanbul ola."

    bu da günümüzdeki durumu:
    www.hurriyet.com.tr/...

    bu ismi almasının nedeni, haçlı seferlerinin istanbul ve istanbulya'ya aynı dönemde yapılmasından dolayı olduğu ima ediliyor.
    bir anda oraya ışınlanmak istedim. muhteşem bir görüntüsü var.
    evet tatile çıkmadan önce seyahatname okuyorum.

    ayrıca evliya çelebi'nin asla gittiği yerleri göremeyecek insanları dahi kandırmamak adına "görmedim" diyerek geçmesi günümüzde çok ender rastlanan bir insaniyet. bu kadar gezdikten sonra fantastik bir hikaye ile bitirmek de isteyebilirdi.
  9. 9
    içinde; "Al-i Osman ile Acem mabeyninde bu Kürdistan Seddi olmasa Al-i Osman huzur edemezdi. Acem, hasm-ı kavi, şeciu fetadır." sözlerinin geçtiği Evliya çelebi eseridir.
    belki bilmeyen vardı hatırlatmakta fayda var. burada ki kürdistan ifadesi şimdilerde birilerinin kurmayı hayal ettiği devlet değil kürtlerin yaşadığı bölgeyi ifade eder.
    acem; osmanlının ezeli düşmanıdır.
    hasm yani hısım düşman demek. kavi ise güçlü.
    şeciu feta nın manasını bilmiyorum. google a sordum o da bilmiyormuş. (rumence beyaz peynir demekmiş asdfgds)

    yani evliya çelebi diyor ki " la bu kürtler size ne etti"

    osmanlıcıyız diye gezen faşist tayfa hadi bakalım osmanlıyı mı gömüyorsunuz evliya çelebiyi mi?