kayıt

üşenmek

  1. 1
    yapmak istediğin her bir şeyi yaptırtmayan eylem..

    çok lanet bir şeydir.. aha geldim oturuyorum öyle bir sürü işim gücüm var oysa..
  2. 2
    zaman zaman, oturduğumuz yerden kalkmadan kumanda, cep telefonu, şarj aleti ve daha bir çok zımbırtıya ulaşmak adına, yerimizden kalkarak yaptığımız takdirde harcayacağımız enerjiden 2 kat fazla enerji harcamamıza sebep olabilecek eylemdir.


    kimi zamansa sırf bütün ayak işlerimi gördürmek için (ekmek/gazete aldırmak, mutfaktan su getirtmek, ortalığı toplatmak, televizyonun yanındaki kumandayı oturduğum koltuğa getirtmek vb.) çocuk doğurma hissini benliğimde uyandıran eylem.
  3. 3
    ingilizce'de 'Sloth' olan kelime.yedi büyük günahtan biridir.
  4. 4
    Çağın en büyük hastalığı ama aynı zamanda teknolojinin ilerlemesinin yegane destekleyicisi.
  5. 5
    bir işi,eylemi sürekli ertelemek, götünü kaldıramadığın için istememek. 6 yıllık aktif bir sigara bağımlısı olarak lanet markete gidip sigara dahi almaya üşeniyorsam, ben hakkaten tembelim arkadaş.
    your sincerely,
  6. 6
    (bkz: bezgin bekir)
  7. 7
    insana bahşedilen bir lütuf gibi görünse de hayatınızdan bir şeyler çalan eylem. benim gibi sevmediği şeyleri yapmamaya bile üşenme batağına girmeden üşenmeyin vesselam. yapın.
  8. 8
    Tam su anda içinde bulunduğum durum. Biri gelmiş nick altımda zirvalamis ona bile cevap vermeye useniyorum. Neyse biraz oynasın sonra kendi kendine susar herhalde.
  9. 9
    He ya böyle elimi kaldırmaya üşeniyorum öyle bi ruh hali kendimi bildim bileli böyleyim.
  10. 10
    fiziksel olarak engelli olup, istediklerini diledikleri şekilde yapamayan insanları düşününce hiç hissedemediğim duygu.
    İnsan üşenmeye utanır.
  11. 11
    Yapmak istedikleriniz için en büyük engel olan bir duygudur.
  12. 12
    (bkz: ata sporu)

    babamın 90 bin liralık vergi borcu, benim 2 bin liralık bakkal borcumla zirvesine oynadığımız durum.
  13. 13
    hayatımın özeti. hatta hayatımın öznesi.
  14. 14
    su içmemi engelleyen durum. kitap okumamk engelleyen durum. :(
    • okum amk.. küfür koymuşsun benden kaçmaz.
    • nereye gidiyor bu gençliğin hali yossi bey?
    • putuk yossi kohen üstüme gelmeyin susuzum :((
    • çok değerli putuk bey, çok mudaribim gençliğin bu ahvalinden. atiye gitmiyor zira, maziye gidiyor...
  15. 15
    Yazı yazamamanın en büyük nedenlerinden biridir. Bazen aklıma müthiş fikirler geliyor, fakat fakir ve üşengeç olduğum için bu fikirleri terk etmek durumunda kalıyorum. Yaradan kuluna bir sürü dahiyane fikir veriyor ve bunun yanında bir sürü de fakirlik veriyor. Evet, birsürü fakirlik. Ama nasıl fakirlik bunu izah edeyim dostlarım:

    Örneğin yolda beş lira görmüşsündür. O beş lirayı almak ile almamak arasında kararsız kalmışsındır. Çünkü ahlakın sana belki de o düşen paranın, birinin çok ihtiyacı olan bir para olduğunu söyler. Ne bileyim bu ihtiyaç sahibi, son parasıyla çocuğuna simit götürmeye çalışan bir maden işçisinin cüzdanının arasından, bir kelebek misali habersizce uçup giden bir kağıt para olur... Fakat mantığın "alsana be adam! Nasıl olsa geri dönüp arayacak değil ya beş lirayı! Al gitsin!" Der. İşte bu tamamen fakirliğin getirdiği boşvermiş hınzırlıktır. Üç saniyelik bir vicdan çatışması yaşarsın içinde. Ahlakın ve mantığın birbiri ile çatışır. Sonuçta mantığın kazanır. Parayı alırsın. Fakirlik ahlaksızlaştırır insanı, fazla zenginlik de öyle..

    Nitekim bu fakirlik, vizyon fakirliği olduğu zaman daha da kötü oluyor işler. Çoğumuz burnunuzun önündeki fakirliği görmüyoruz. Etrafta birsürü latif doğan'a benzeyen ssk emeklisi dayı var. Türkü dinliyor, kahvehanede batak oynayıp, kızının düğün borcunu nasıl kapatabileceğini düşünüyor. Bu adamların büyük planları yok. Sadece toplumun kendilerinden istediği prosedürleri yerine getirirler ve ölürler. Fakat dahiyane planları olan adamlar, fakirlikle yoğrulmuş fikirlerini bırakıp, topluma ayak uydurmak zorunda kalırlar.

    Kim bilir belki de üşengeç olduğumuz için fakirizdir. Bilemem...

    Bazen rüyamda demet Akalın'ın Türkçe dilbilgisi kurallarına uydurarak twit attığını görüyorum. Uyanıyorum sonra, "şimdi kabus gördüm, gerçekler bunlar değil." Diyerek kendimi çimdikliyorum.

    Bir başka gün rüyamda melih gökçek'in çok bilgili, yurtdışında araştırma yapan bir tarih profesörü olduğunu görüyorum. Yüzünü hiçbir zaman göremedim ama o'nun olduğunu biliyorum. Sonra tekrar uyandırıyorum kendimi. Rüyada olduğumu anladıgım an, Yüksek bir yer hayal edip kendimi oradan atıyorum ve rüyamdan uyanıyorum.

    Konu çok dağıldı. En son Üşenmek diyordum, heh. Kadınlar bilirler, bana da hak verecektirler.

    Misal: bir yere gideceksindir. Bir arkadaş ortamına. Bu ortam sadece kızlardan oluşur. Kız kıza sohbet, kafe sohbeti yani. Kızlarla aynı yaşlardasındır. Yani ne bileyim ortada yaşını başını almış, "abla" diyebileceğiniz bir-birkaç kadın olsaydı onları kendine rakip olarak görmezsin. Ama oradaki kızlar senle yaşıt olduğu için, kimsenin dile getiremediği fakat herkesin bildiği bir rekabet ortamı oluşur. "Kim daha güzel, kim daha eğitimli, kimin erkek arkadaşı daha seksi gibi gibi..." Bu rekabet tamamen yalanlar üzerine kurulu bir rekabet. Aslında "kim daha tutarlı yalan söyleyecek rekabeti".

    Buradaki üşengeçlik durumu; bu psikolojik savaşa hazırlanma üşengeçliği. Makyaj yapmak, diğer kızlardan güzel görünmek sizi yorar, istemeye istemeye yaparsınız. çünkü yapmak zorundasınız, kendinizi daha aşağı göremezsiniz. Bu yüzden üşengeçliğinizi kırarsınız ve süslenip, en güzel takılarınızı takarsınız birbirinize "canıım"lı laflar atarsınız, karşıdaki rakibinizin gardını düşürmek için... Kimi zaman başarılı olursunuz da.

    Çok gevezelik ettim sanırım. "Entry değil destan yazdın birader, az dinlen alüminyum!" Derseniz de "sanane len keko" derim. Ben yazdıkça, içimi döktükçe toplumdan kendimi sıyırıyorum oğlum. Nevrotik karakterimi yazarak eritiyorum. Bu benim stilim anlıcan. Neyse bu da böyle olsun.
  16. 16
    harekete geçememe durumu.
    an itibariyle benimde içinde bulunduğum durum. telefonumun şarjı bitmek üzere. ama ben kalkıp telefonu şarja takmaya üşeniyorum.
  17. 17
    allah belasını versin, kurtulamıyorum bu illetten. her şeye üşeniyorum, her şeye.
  18. 18
    O kadar çok üşenmek hicbir şey yapmak istememek.

    Artık mars retrosunun etkisi midir, bilemem.

    Yıllık izindeyim, sadece yemek yapıyor, arada yiyor ve yatıyorum. Kışlık hazirliklarina yardım ediyorum, annemin. Bi açıp kitap okuyayım, film izleyeyim, iki yüzeyim yok.

    Dün bi arkadaş, dışarı çıkalım dedi, binbir bahane buldum çıkmamak için. Gerçi o arkadaş dışarı çıkmaya değecek birisi değil de. Ama hazırlan, et falan üşendim.