51
1 aydır sırf espresso için makinesini alsam mı almasam mı diye düşünüyorum. filtre kahve ve nescafe gold kesmiyor bi süre sonra ve ayık tutmada en başarılı espresso. ne yapsam bilemiyorum sözlük...
52
sağlığa etkisini tam 16,5 yıldır araştırıyorlarmış ve utanmadan 16,5 yazmışlar ciddi ciddi. 17 veya 16 yazsanıza şerefsizler ya. www.ntv.com.tr/...
53
bu içeceğe o kadar önem vermişiz ki, günün en önemli öğününe altlık muamelesi yapmışız.
54
dişleri sarı hale getiren şey değil mi bu. aman sık sık içeyim deme. kahve kitap huzur diye bir şey var ama siz bunu her kitap okuduğunuzda yapmayın. huzur sokakta.
55
kahve hakkında brezilyalılar şöyle demişler:
"kahveyi gece kadar karanlık, cehennem kadar sıcak, kadın kadar tatlı içeceksin."
56
Etimolojik olarak Araplardan türklere, oradan da 1580'lerde avrupalılara geçmiş.
Qahwa - kahve - koffie - coffee
57
Sabah uyanınca, gün içinde fırsat buldukça içtiğim bir bakıma parçam olmuş içecek.
Ayrıca bu resimde biraz kendimi gördüm sanki: i.hizliresim.com/...
58
Çokça sevdiğim bir içecek.
Özellikle kışın her gece içerim. Yazın sıcak havada pek gitmiyor ama yine de arayı çok açmam.
59
Edebiyatının çok fazla yapıldığını düşündüğüm sıradan bir içecek.
60
türkiye'nin yeni nesillerindeki popülaritesini tamamen ama tamamen özentiliğe borçlu olan içecek. bu özentiliğin mimarı da hollywood aracılığıyla abd.
61
ay şekerim uyanır uyanmaz hemen içerim.
Aynen kanka aynen sabahın köründe kahve içiyorsun çok coolsun. Umarım bozulmuş domates yersin.
62
İnsanı kafein manyağı yapan içecek. Makul olabilecek bir yanı yok ama buzlu kahve çeşitleri yoklukta gider.
63
kimse, kimseyi su içtiği için özenti diye yaftalamadı. kahve ve çayda da aynı şey geçerli.
adam ingiliz değilse, sütlü çay içmesin mi? italyan değilse, cortado sevmesin mi? mekandan çıkınca binalara uçak çarpmıyor diye starbucks'a da mı gitmesin?
64
43 yaşında olsanız da ya da 35 yaşında olsanızda sade kahve ya da sütlü kahve için 43 yaşında olsanızda kahve içmeyi terketmeyin ne kahve içmeyi terketmesi deli misiniz sütlü kahve içip sağlıklı olun:
65
Futbol ve kitap ile beraber dünya üzerinde icat edilmiş en önemli şey.
Şu üçlü olmasa dünyada sıkıntıdan mahvolurdum.
66
kuzenim bana bir kahve makinesi hediye etmişti,
kahveyle çok fazla aram olmadığından aylardır paketi dahi açılmadan bir köşede durur öylece,
geçenlerde kullanmaya karar verdim.
starbucks'tan Colombia Narino çektirdim,
bir de almanya'dan gelen arkadaşım bear brand konsantre süt getirmişti,
mal gibi düz nescafe'nin içine katıyordum.
neyse bunları bir güzel harmanladım, kahveyi makinede yaptım konsantre sütten kattım biraz ve müptela oldum,
içtiğim ilk günden beri "bir an önce akşam olsa da eve gitsem hemen içsem" diye dakikaları sayıyorum.
böyle kahve bağımlısı değildim ama artık bağımlıyım.
ince ince detayları da yazdım ki bu karışımı bir araya getirebilirseniz siz de deneyin diye.
entrym bitti, beğenip abone olmayı unutmayın.
67
BAZEN GÜNDE dört beş bardak içiyorum ve herhangi bir uyku problemim olmuyor. sevdiğim bir içecek.
68
tiryakileri evlerine makinesini alarak kendi damak tadına göre kahve üretimi yapmaktadır.
yg724.com/...
69
asla vazgeçemeyeceğim birkaç şeyden biri.
sabah onu içmeden elim ayağım tutmuyor. içme saatini azıcık geçireyim migrenim hemen baş gösteriyor. bir gece önce ne kadar sinirli yatarsam yatayım, sabah kaldığımda aynı sinirim ne kadar devam ederse etsin ilk yudumdan sonra sakinleşmeye başlıyorum.
seni çok seviyorum kahve, yalvarırım beni sakın bırakma.
70
Şu sıralar yalnızca kendisini içmek, görmek ve okumak istediğim.
71
Yemin ediyorum içmedikçe hiçbir şey istemiyorum. Ne yemek ne başka bir şey. Sadece kahve istiyorum lan.
72
farketmeden bağımlısı olabilirsiniz.
gecenin bu saatinde bir tane daha gider mi acaba ?
73
kolanın üzerine içilmemesi gereken.
74
hayatımda beni bu kadar yoran başka bir içecek olmamıştı.
bunu içen geri zekalıdır dediğim rakıya alıştım, tipi sidik gibi tadı da ondan beterdir dediğim biraları artık şişe şişe geceleri ara sokaklarda deviriyorum ama bu arkadaşa bir türlü alışamadım. az önce bir bardak yaptım mesela kendime, yarısında gittim lavaboya döktüm. o kadar da para verdik, kim içecek bunu?
süt, nescafe ve güzel anılarımla beraber bu tatsızlığı yatıştırdık, evde kola ya da içki olmaması için bu çözümü bulmuştum ama sanırım olmayacak. bunu nasıl seviyordu acaba, ben niye hallederim dedim ki, dediklerimle yaptıklarım uyuşmuyor yine bu nasıl rahat bırakmak.. bakın bu onun gözlerini nitelemek için kullanılabilecek kadar güzel bir şey de değil. bardağına on lira verilen masalarda üniversite arkadaşlarımla oturmaktan rahatsız olduğum için de söylemiyorum bunu sadece. hatta en sevdiğim şeyden yüz bulmaya çalışıyorum tadını kabullenmek için ama olmuyor. saat 05.19 olmasa şu an çıkar kola alır biraz da yağan yağmurla konuşurdum. o beni yargılamaz. onun altında sert esen rüzgarda kim durup zevk almaya bakar ki? soğuktan ve ıslanmaktan deli gibi kaçan bu hissiz kalabalıktanmışım gibi davranmaz bana yağmur. gerçi bu kalabalıkta artık anlamsızlaşmaya başlayan sevgim için de maruz kalacaklarına dair böyle iyi niyetli öngörülerim vardı. ahmet kaya'nın ''oy benim canım yaralı ceylanım, henüz yolun başında solup giden baharım'' dediği yere geldik galiba. evet kahveden geldik buraya. türkçe yüzünden oldu, kahverengi göz? bu nitelemenin değindiği şeyler nitelediği şeye değer değilse bunu anlatmak benim suçum değildi. kahve güzel değil işte, o gözlere de kahverengiden çok daha farklı şeyler söylemek lazımdı. keşke yazacağım şiirlerin anlamı olsaydı.
saat 05.28 olmuş. nescafe de bitti.
75
bugün gratiste bir sürü kadın ürününün içeriğinde karşılaştığım mucize. Kahve kokulu bin bir çeşit kremler, losyonlar şunlar bunlar. Şunlar bunlar dediklerimin aslında adları olan önemli şeyler ama unuttum. Daha doğrusu dinlememiştim yanımdaki hanımefendiyi koklamaktan. Böyle böyle bağımlısı yapıyor bu kadınlar bizi...
↑