1
an'ların toplamıdır. bu yüzden an'ın kıymetini bilmek lazım..
2
düşünülebilen anın adıdır.
3
Mükemmel bir düşbaz şarkısıdır.
www.youtube.com/...
Kendi ellerinden tut yürü
bir korkak gibi saklanma
fırtınalara karşı durmaktır
direnmektir yaşamak..
4
hala nedenini anlayamadığımdır. neden yaşıyoruz biz, amaç ne? kiminin iyi bir meslek sahibi olmak, kiminin çoluk çocuğa karışmak... bu amaçlarımıza ulaşacağız belki ama bunlara ulaşmaya çalışırken hayat çürüyüp gidecek. peki sonunda ne var? öleceksek niye bütün bu sonu olmayan arzularımız, çabamız? aklım ermiyor artık. düşün düşün yok bir sonuç.
korkmasam gider ölürüm ama bir taraflarım yemiyor işte.
5
Yaşamak nefes almak mıdır sadece? Hissetmektir, iliklerine kadar mutluluğu,hüznü,korkuyu. Cesarettir yaşamak,risk almaktır. Hayal etmektir,hayalleri gerçekleştirmektir yaşamak. Anı yaşamak ise yaşamaların en güzelidir.
6
yaşamak görevdir yangın yerinde
yaşamak insan kalarak...
7
iki farklı türü bulunan eylem. fizyolojik açıdan nefes-alış vermeye kadar basite indirgenebilecek bir yanı varken, psikolojik açıdan hiç bir türlü basite indirgenemeyecek türden bir mücadele biçimidir. insanın varoluşsal probleminin peşinde koşması kısaca yaşamak diye adlandırılabilir elbet.
9
varoluşçuların vebasıdır.
10
Durumu Nazım Hikmet zaten gayet net özetlemiş :''Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine...''*
11
yaşamak; yeni günü yeniden yineleme zorunluluğuyla hiç sonu gelmeyen ruhani mağlubiyetleri kalıcısızlaştırmaktır.
bazen ölümden dönmek yaşamın ana teması, bazense ölememekti hayatın buruk anlamı.
yaşam,
ama,
amacıdır nefes alanın.
14
aldığın nefesi geri verebilmektir.
16
heves işidir. yapacağınız şeylere 'geçici bi heves bu' diyenleri siklemeyin. kıskanıyorlar ya da bi boktan anlamıyorlar. allah aşkına yaşamak bir maceraya dönüşmeyecekse niye varız?
öyle ya da böyle, muhtemelen büyük bi çoğunluk hevesi kırılmış olarak sonlandıracak zaten yaşamını. ne kadar geç olursa o kadar iyi. illüzyon olabildiğince devam etmeli.
17
Soluk aldığınız her an yaşıyor oluşunuzun bir belirtisidir. Ama mecazi anlamıyla yaşamak çok daha farklı bir olgu.
18
göğe bakarken korkmamaktır
19
"...nedir; dedim bu yaşamak?
bir düş, dedi; birkaç görüntü.."
(bkz: ömer hayyam)
www.youtube.com/...
20
yemek yemek değildir. doymak değildir. acıkmak, sevmek, sevişmek değildir.
hiçbir şey değildir yaşamak.
eğer bir ''şey'' olsaydı, emin olun biz de onu ''yaşardık''
21
Özgür bir insan kalmış olmak istiyorum son anımda; hayata düşman olana boyun eğmemiş olarak yaşamaya inanıyorum. Özgür kalmak kavgasına, teslim olmamaya, zorbaya boyun eğlemeye inanırım; ama özgürlük sloganı için ölmeye inanmıyorum. Yaşamak yaşayınca güzel.
Yaşamanın en değerli hazinesidir hayat. Hayat vazgeçilmezdir. Hayat umuttur, yani hayat her şeyin mümkün olabilir olmasıdır. Hayat, yaşanmaya değer şeyleri yaşatmak için bile kurban edilmemelidir.
Hayat karpuzun göbeği, soğanın cücüğü, sıcak ekmeğin poççiği, mahallenin kaçığı, çocukların en küçüğüdür. Döndüğün her köşeden yeni bir dünyaya adım atabilecek olmaktır. Hayat, her an on yüz milyon ihtimal, bin yüz milyon potasiyeldir. Kamçatka'ya gitmek, roma'da aşk çeşmesine para atmak, dandanakan var mı görmek, chicago'da Marilyn Monroe heykeli altında poz vermek, metroda yeni bir şarkı duymak, minübüste bir tacizi durdurmak, çingene bir kızdan mülksüz yaşamanın anlamını öğrenmek ihtimalidir.
Bir gün bir cümle okuyunca dünyanın değişmesi, vergi memurunun ebesinin dünyanın en güzel kadını olmasıdır hayat; kahrolsun deyince kahrolmayi hak edenlerin kahrolmasidir. Hayat kabul edilmemiş dualar, değişen dostlar, unutulmayan aşklar, cevaplanmamış sorular, bolca içilmiş biraladir hayat; kirk yıllık hatrı olan kahvedir.
Vatanı, bayrağı, devleti, davayı, mücadeleyi ve inancı bir kırbaç gibi şaklatanların vatan dedikleri güvenli siteleri; bayrak dedikleri iktidarları; devlet dedikleri onların imtiyazlari ve inanç dedikleri, aslında sadece hayatlarından çaldıkları insanları kaderlerine razı ettiği için sevdikleri bir şey. Çünkü gerçekte inansalardı, inanmaya kabiliyetleri olsaydı, sevmeye ve utanmaya da kabiliyetleri olurdu. İnanmak ağızlarından köpükler saçarak bağırdıklari sloganlar olmazdı. Dava ve mücadele ise, davayı tarif edenlerin kayıtsız şartsız itaat istedikleri andan itibaren sadece bir egemenlik savaşıdır. Davası edilen şeye düşmandır o artık. Hayata düşmandır.
Sevdikleri yaşasın diye kendi canını dişine takan insana hürmet ederim, nefret ettikleri ölsün diye hayatını feda edene ise yazık!
Gerçekten sevmeden, gerçekten yaşamadan, gerçekten inanmadan, bir merakla iki büklüm olmadan, hayata değerli bir seyşey katmadan, bir imza atmadan, gerçekten acı çekmeden, gerçekten mutlu ya da mutsuz olmadan yaşanmış bir hayat sadece uzun bir can çekişmedir.
22
her sabah aynanın karşısında yaşamaya çalışan çürümüş bedenimi izliyorum
23
deliliktir. başka bir şey değil.
25
karıya gidip karı zannettiğinin traversiti çıkması gibi ehehe...
↑